Millet İttifakı’nın ortağı Akşener, Kılıçdaroğlu'nun HDP hamlesine sessiz mi kalacak?

2023 adaylığı için kolları sıvayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile PKK-HDP arasındaki paslaşma, gözleri Meral Akşener’e çevirdi. İP lideri Akşener daha önce, “HDP’yi PKK’nın yanı başında, onun uzantısı olarak görüyoruz” demişti. Peki Akşener HDP'nin ittifakta etkin bir rol oynayacak olmasına sessiz mi kalacak? İttifakın HDP-PKK ile yakınlaşması Millet İttifakı’nda çatlağa neden olacak mı? İşte detaylar...

Giriş Tarihi 24 Eylül 2021, 09:19 Güncelleme 24 Eylül 2021, 09:25
Millet İttifakı’nın ortağı Akşener, Kılıçdaroğlu’nun HDP hamlesine sessiz mi kalacak?

İÇİNDEKİLER

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 2023 seçimleri yaklaşırken adaylık hamlelerini ardı ardına yapıyor. Belediye başkanı olan rakiplerini adaylık yarışında saf dışı bırakmaya çalışan Kılıçdaroğlu, bir yandan da gerek FETÖ gerekse HDPKK kanadıyla yakınlaşıyor.

Gazeteci Abdulkadir Selvi, Millet İttifakı'nda yaşanan HDP-PKK yakınlaşmasına ve İP lideri Akşener'in çelişkili tutumuna ilişkin çarpıcı bir yazı kaleme aldı. İşte Selvi'nin o yazısı...

Kılıçdaroğlu, 2023 seçimine giden süreci ilmik ilmik dokuyor. Cumhurbaşkanlığı adaylığına giden süreçte üst üste kritik hamleler yapıyor. Şu ana kadar istediklerini elde etmiş gözüküyor ama HDP-PKK üzerinden İYİ Parti'yi ürkütüp Millet İttifakı'nı çatlatır mı? Orası meçhul.

Kılıçdaroğlu'nun, Kürt sorununun çözümünde HDP'yi meşru muhatap kabul ettiği yönündeki açıklaması, HDP cephesindeki güç savaşını da ortaya çıkardı.

PKK-HDP cephesinde güç odakları var:

Öcalancılar

Kandilciler

Selahattin Demirtaşçılar

Avrupa'daki PKK yapılanmasının gücünü hafife aldığım düşünülmesin. Çözüm sürecinde Öcalan'ın mektupları üç adrese giderdi. Bunlardan biri de Avrupa'ydı.

Kılıçdaroğlu'nun hamlesiyle PKK-HDP ekseninde fay hatları harekete geçti.

Sezai Temelli, "Çözümün muhatabı İmralı" deyip diyeceğine pişman edildi ama Öcalan'ın avukatlarından oluşan Asrın Hukuk Bürosu, "En önemli muhatap Öcalan" dedi. Kılıçdaroğlu'nun açıklaması hakkında görüş beyan etmeyen, Kandil kaldı. Karayılan ve Cemil Bayık'ın politika belirlemeye çalıştıkları ifade ediliyor.

KILIÇDAROĞLU'NUN HAMLELERİ

1- Kılıçdaroğlu, son dönemde üst üste önemli hamleler yaptı. Meral Akşener'in, Ekrem İmamoğlu'nu "İkinci Fatih" ilan ederek neredeyse ortak cumhurbaşkanı adayını ilan etmesi üzerine Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı'nın çok sayıda adayının olabileceği kartını açtı.

2- Cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili anketlerde Erdoğan'dan sonra ikinci sırada yer alan Mansur Yavaş'ın, cumhurbaşkanı adayı olmayacağını açıklaması sağlandı.

3- Seçildiği günden bu yana cumhurbaşkanı adaylığıyla ilgili sorulara olumsuz yanıt vermeyen Ekrem İmamoğlu, Kılıçdar-
oğlu'nun kararlılığı karşısında geri adım atmak zorunda kaldı. Hedefinin İstanbul'a hizmet etmek olduğunu açıklamak zorunda kaldı.

4- Kılıçdaroğlu, son hamlesini ise HDP konusunda yaptı.

HDP, İmamoğlu'nu istiyor. Kılıçdaroğlu aday olursa HDP'lilerin oyunu alamaz tezini çökertmek için, "Kürt sorununu HDP ile çözebiliriz" dedi.

HDP'Yİ SİYASİ AKTÖR YAPTI

5- Kılıçdaroğlu, bu hamlesiyle hakkında kapatma davası açılan HDP'ye hayat öpücüğü kondurmuş oldu. HDP, tekrar siyasi bir aktör haline dönüştü.

6- Kılıçdaroğlu, bu hamlesiyle hem cumhurbaşkanı adaylığı konusunda elini güçlendirdi hem de 2023 seçimlerine giderken HDP'yi Millet İttifakı'nın doğal üyesi haline dönüştürdü.

AKŞENER NE DİYECEK?

Kılıçdaroğlu ile PKK-HDP arasındaki paslaşma, gözleri Meral Akşener'e çevirdi.

Çünkü Akşener daha önce, "HDP'yi PKK'nın yanı başında, onun uzantısı olarak görüyoruz" demişti. "HDP'yi PKK'nın yanına konumlandırıyoruz" diye konuşmuştu.

Şimdi Kılıçdaroğlu, HDP'yi Millet İttifakı'nın doğal uzantısı haline getirdi. Akşener, HDP'yi PKK'nın yanında konumlandırırken Kılıçdaroğlu, HDP'yi Millet İttifakı'nın yanında konumlandırdı. HDP ile birlikte Kürt sorununu çözebileceklerini söyledi.
Bu durumda Akşener'in bir şey söylemesi gerekmiyor mu?

İYİ PARTİ'DE HDP KIRILMASI

HDP'yi PKK'nın uzantısı olarak gördüklerini ifade eden Akşener, HDP'nin randevu talebine de olumlu yanıt vermemişti. Ama görünen o ki, bu tavır geride kalmış. Demirel'in, "Dün dündür, bugün bugündür" dediği gibi, dünkü tavırla bugünkü yaklaşım arasında 180 derece fark var. Kılıçdaroğlu, iktidar olduklarında Türk dış politikasını 180 derece değiştireceklerini açıklamıştı. İYİ Parti'deki de öyle bir duruma benziyor.

Çünkü Akşener'in başdanışmanı Aytun Çıray, HDP'nin PKK üzerinden şeytanlaştırıldığını açıklayalı 44 gün oldu. Ama Akşener'den ses yok. İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, HDP'nin meşru bir muhatap olduğunu söyleyeli 3 gün oldu. Ne Akşener'den ne de İYİ Parti'den çıt çıkmadı.

Sükût, ikrardan gelir...

SORULAR

HDP, Müsavat Dervişoğlu tarafından meşru ilan edilince şu soruları sormak vacip oldu:

Müsavat Bey, Sayın Akşener'in, "PKK'nın uzantısı olarak görüyorum" demesi de bu meşruiyet tanımı içinde yer alıyor mu? Akşener, HDP'nin PKK'nın uzantısı okduğunu söylediği zaman da HDP Meclis'teydi. Meclisi HDP'li Meclis Başkan Vekili yönetiyordu. Genel Başkanınız Akşener'in, HDP'yi PKK'nın yanına konumlandırması da meşruiyet kılıfının altına giriyor mu?

HDP İŞİ, İTTİFAKI ÇATLATIR MI?

Kılıçdaroğlu'nun HDP çıkışıyla ilgili en önemli soru, buna İYİ Parti'nin nasıl bir tavır takınacağıydı. HDP'nin, Millet İttifakı'nda bir çatlağa yol açıp açmayacağıydı. Bu soru hâlâ geçerliliğini koruyor. Ama Meral Akşener'in, Aytun Çıray ve Müsavat Dervişoğlu'nun HDP'yi şirinleştiren açıklamaları üzerine sessiz kalması, bu işi krize dönüştürmeyeceğini gösteriyor. Hatta Akşener, Aytun Çıray ve Müsavat Dervişoğlu üzerinden İYİ Parti tabanını HDP'ye hazırlıyor diyebiliriz.

Peki "Asena" lakaplı Meral Akşener'in, MHP genel başkanlığı için mücadele etmiş bir milliyetçi geçmişe sahip olan Müsavat Dervişoğlu'nun, HDP konusundaki ılımlı yaklaşımını nasıl yorumlaması gerekiyor?

Erdoğan'ı tasfiye etmek için bir plan devrede. Balkan savaşlarındaki gibi, "Edirne'ye Enver gireceğine Bulgar girsin" motivasyonuyla hareket ediyorlar. Erdoğan'ı tasfiye etmek için Türk milliyetçiliği iddiasındaki İYİ Parti, PKK'nın yanına konumlandırdığı HDP ile işbirliğine hazır.

2023 HESAPLARI

Bu işin bir de matematiği var.

İYİ Parti'deki kıpırdanmaya rağmen muhalefetin oyları yetmiyor. Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan da ellerinde patlayınca rotayı HDP'ye çevirdiler. Çünkü HDP'siz seçim kazanmaları mümkün değil.

Ahmet Türk, "Yerel seçimlerde bizim desteğimiz olmasaydı 11-12 yerde seçimleri kazanamazlardı" dedi.

İSTANBUL MODELİ

2023 seçimlerine giderken aynı model gündemde. "İstanbul modeli" diyoruz buna. HDP, yerel seçimlerde AK Parti'nin kaybetmesi için Batı'da aday çıkarmamış Millet İttifakı'nın adaylarına destek vermişti. CHP böylece 25 yıl sonra İstanbul ve Ankara'yı kazandı. 2023 seçimlerinde de HDP'nin desteğiyle cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak için bu tür manevraları yapıyorlar.

AK PARTİ VE KÜRT SEÇMEN

AK Parti, HDP ile birlikte en fazla Kürt seçmenin oyuna sahip olan parti. Geçmişte çözüm süreçlerini yönetmiş, Kürt sorunu üzerindeki yasakları kaldırmış bir parti. Bugün Kürt sorunu dediğinizde bunun temelinde CHP yer alıyor. Dersim'den, Şark Islahat Planı'na kadar uzanmak istemiyorum. En son çözüm sürecine karşı çıkmışlardı. Ama 2023 seçimini kazanma adına CHP ve Türk milliyetçiliği iddiasındaki İYİ Parti, HDP-PKK'ya göz kırparken, AK Parti'nin de Kürt seçmenini kaybetmemesi gerekiyor. AK Parti, Kürtler olmadan seçim kazanamayacağını İstanbul seçimlerinde gördü. Onun için Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Diyarbakır'da başlattığı "Kavilleşme" sürecinin yeni bir politikaya dönüştürülmesi gerekiyor. Tabii MHP'yi tedirgin etmeden.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN