CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerinin Ankara büyükelçileriyle bir araya geldi. Toplantıya genel başkan yardımcıları Bülent Tezcan, Öztürk Yılmaz ve Selin Sayek Böke de hazır bulundu. AB ülkelerinden 27 büyükelçinin katıldığı toplantıda, Kılıçdaroğlu, CHP'nin referandum konusunda izleyeceği stratejiyi paylaştı. Kılıçdaroğlu, büyükelçilerin, OHAL sürecinde referandumun ne kadar sağlıklı bir şekilde yapılabileceğini sorması üzerine, Türkiye'yi yabancı diplomatlara şikayet etti. Fırat Kalkanı Harekatı'na ilişkin de görüş alışverişinde bulunulan toplantıda, Türkiye-AB ilişkilerinin düzelmesi ve sağlıklı bir şekilde yürümesi vurgusu yapıldı.
DEĞERLENDİRME YAPTIK
Görüşmenin ardından, CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz, benzer bir toplantıyı 1 Haziran 2016'da da yapıp gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunduklarını anımsatarak, "Toplantımızda özellikle anayasa değişikliği, referandum süreci, CHP'nin izleyeceği strateji, Türkiye'nin komşularıyla ve AB ile olan ilişkileri, Suriye, Fırat Kalkanı Harekatı ve Kıbrıs konularına değindik. Çok açık ve kapsamlı bir değerlendirme yaptık" ifadesini kullandı. AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger de "Son derece zor, doğru bir zamanda yapılmış ve gündemdeki bütün mevzuların ele alındığı, oldukça verimli, dürüst ve samimi bir toplantı gerçekleşti" diye konuştu.
ÖNCE SİZ İNANIN
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, parti örgütlerinin referandum sürecinde yapacağı çalışmalara ilişkin 24 maddelik bir yazı hazırladı. Kılıçdaroğlu, yazısında, CHP örgütlerine önce "kazanacağınıza inanın" çağrısında bulunarak, bu inancın halka da hissettirilmesi gerektiğini ifade etti. "Hayır" kampanyasının parti tabanıyla yapılması gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, çalışmalar sırasında, merkez sağ, milliyetçi, liberal ve dini hassasiyetleri olan vatandaşlara da ulaşılarak, değişikliğin neler getirdiğinin anlatılmasını istedi.
HALKI KORKUTUN
Örgütlerden, başta kanaat önderleri olmak üzere, vatandaşlarla bire bir temas kurmalarını isteyen Kılıçdaroğlu, "Başkanlık sisteminin Türkiye'yi böleceğinin" anlatarak halkı korkutmalarını da istendi.