ŞÜPHELİ, ADIYAMAN GRUBU
Kavşaktaki kameralar trafik ışıklarına fokuslandığı için patlama alanlarını tam göremediği saptandı. Ortada yer alan 360 derece açılı kameranın da ağaçlara takıldığı için somut bir görüntüye ulaşılamadı. Diyarbakır ve Suruç'taki saldırıyı yapan DAEŞ'a bağlı "Adıyaman" grubu mercek altına alındı. Bombacıların trenle, otomobille ya da yaya gelme ihtimalleri değerlendirilerek kameraya takılan herkese tek tek bakıldığı belirtildi. Bombacıların Suruç ve Diyarbakır'da olduğu gibi elektronik istihbarat ağına takılmamak için cep telefonu, bilgisayar, internet ve kredi kartı kullanmadıkları değerlendirildi. Ancak günlük hat alıp iletişim kurmak için Ulus ve Sıhhiye bölgesinde bulunan telefonculara gidip gitmedikleri de araştırıldı. Bombacıların Türkiye'ye yasa dışı yollardan sahte kimliklerle sızdığı değerlendirilirken, güvenlik güçlerine takılmamak için de "Mobil Tim" olarak kendilerini izole ettikleri belirtildi. Sürekli adres değiştirerek, istihbarat birimlerinin takibinden kurtulmaya çalıştıkları anlaşıldı.
CANLI BOMBALAR ERKEK ÇIKTI
Olay yerinde "A" ve "B" olarak ayrılan bölümlerden içinde ceset parçaları, bilye, fünye, metal ve delil niteliğindeki 500'e yakın bulgu testlere sokuldu. Tren Garı'nın çatısında bulunan bir uzuv parçasının canlı bombaya ait olma ihtimali güç kazanırken, eşkalleri ve patlayıcıda kullanılan bilyeler ve hazırlanma şekline ilişkin önemli ipuçlarına ulaşıldı. Canlı bombalardan ikisinin de 30- 35 yaşlarında erkek olduğu tespit edildi. Başbakanlık Koordinasyon Merkezi, "Teröristlere ait cesetler üzerinde kimlik çalışmaları sürdürülüyor" dedi.
SURUÇ'LA AYNI MALZEMELER
Patlayıcıya dair ilk bulgulara göre bombalarda 8 ve 9 mm'lik, "domdom kurşunu" olarak tabir edilen bilyeler ağırlıkla kullanıldı. Ayrıca daha uzun mesafeye gidebilen 3 ve 4 mm'lik daha küçük bilyelerin de kullanılmasına dikkat çekildi. Malzemenin Suruç'ta patlatılan bombada kullanılan bilyelerle çap olarak da aynı olması dikkat çekti. Ankara'daki her iki patlayıcının güçlendirme şeklinin de Suruç'taki ile benzerlik taşıdığı sonucuna da varıldı.
Ankara Başsavcılığı, 6 başsavcıvekili ve 13 savcı olmak üzere 19 kişilik bir ekibin saldırıyı soruşturduğunu açıkladı. Başsavcılık, terör kurbanlarından 89'unun cenazesinin ise ailelerine teslim edildiğini belirtti.
KARDEŞİ DE TERÖRİST
Suruç'ta 20 Temmuz'da 32 kişiyi öldüren canlı bomba Abdurrahman Alagöz'ün kullandığı düzeneğin aynısının Ankara'daki çifte saldırıda kullanıldığı belirlendi. Alagöz ile birlikte Suriye'de DAEŞ kamplarında bomba eğitimi alan kardeşi Yunus Emre Alagöz ve bir arkadaşının canlı bomba eylemini gerçekleştiren kişiler olduğu ihtimali üzerinde duruluyor.