Franchıse veren markalara talep her geçen gün artıyor. Yükselen talep, birçok fırsatı da beraberinde getiriyor. Franchise sayesinde, yerel markalar ulusal pazara girerken, ulusal markalar da yurt dışı pazarlarına yelken açıyor. Franchise sektöründe ilk sırayı gıda ve kafeler alırken, bunu kuru temizleme sektörü takip ediyor. 2017'de
50 milyar dolara ulaşması beklenen franchise sektörü, halihazırda
2 bin 500 zincir işletmenin sahip olduğu
60 bin bayi sayısı ile büyümeyi sürdürüyor. Türkiye'de franchising sektörü son 5 yılda yüzde 180 gibi rekor bir büyüme gösterdi. Bu büyüme
150 binden fazla kişiye yeni istihdam alanı yarattı. Sektörün 2023 hedefi ise
100 milyar dolarlık hacme ulaşmak olarak belirlendi.
Avrupa Franchise Federasyonu istatistiklerine göre;
Türkiye, zincir sayısıyla Avrupa birincisi konumuna yükseldi. Türkiye'yi,
Fransa ve
Almanya izliyor. Bir markanın isim hakkının kullanılması olarak tanımlanan franchising,
marka garantisi sağlaması ve daha önce denenmiş bir iş olması nedeniyle az riskli bir yatırım olarak görülüyor.
700 MARKA PUSUDA
Öte yandan Türkiye'nin yurt dışında da büyüme stratejileri büyük potansiyele sahip. İstatistiklere göre, şu ana kadar dışarıya açılmayı başaran markalarımızın sayısı 100'ü geçti. Ancak araştırmalara göre 700 Türk markası pusuda bekliyor ve kısa süre içerisinde dünyaya açılacak. Türk girişimciler en çok restoran ve gıda alanında franchise veren markaları tercih ediyor.
Ancak son yıllarda kahve ve çay ile tekstil, otomotiv, emlak ve hizmet sektöründe de franchise talepleri artmaya başladı. Franchise bedelleri ortalama 10 bin ile 50 bin dolar arasında, mağaza yatırımı da 20 bin lira ile 150 bin lira arasında değişiyor.