Kuzey Afrika'da bir süredir devam eden karışıklıkların Libya'ya uzanması, petrol ve altın fiyatlarının yukarı doğru hareketinde etkili oldu.
Tunus, Mısır ve Libya bölgenin 3 sınır komşu ülkesi. Mısır'daki gerginliğin Süveyş Kanalı'nın kapanması riskini ortaya çıkarması, geçtiğimiz hafta petrol fiyatlarının yukarı doğru hareketinde etkili olmuştu. Libya ise bölgenin önemli petrol ihraç eden ülkesi. Libya'daki isyan hareketinin büyümesi arz yönündeki kaygıları artırırken, Brent tipi ham petrolün varil fiyatının 105 dolara yükselmesine neden oldu. Böylece Brent tipi petrol Eylül 2008'den bu yana en yüksek seviyeyi görmüş oldu.
Altın fiyatlarındaki yükseliş devam edecek mi?
Son aylarda sadece altında değil, tüm kıymetli maden talebindeki artış dikkat çekici.
Kıymetli madenlerdeki yükselişi sadece Ortadoğu'daki gelişmeler ile ilişkilendirmek yanlış olacaktır. Hafta başında altının onsu 1400 dolardan işlem görürken, gümüş son 31 yılın en yüksek fiyat seviyesinde işlem gördü.
Enflasyonist kaygılar devam ettiği sürece kıymetli madenlerin önümüzdeki aylarda yeni seviyelerde işlem görmesinin beklenmesi şaşırtıcı olmayacaktır. Altında 1400 seviyesinin kalıcı olabilmesi için önümüzdeki haftayı görmek gerekiyor. Altın yine uzun vadeli düşünen yatırımcıların ilk tercihi olacak gibi görünüyor.
Emtia piyasalarında nasıl bir yıl bekleniyor?
İlk 2 aydaki gelişmeler 2011 yılının emtia piyasalarının yılı olacağını gösteriyor. Riskten kaçan tüm yatırımcılar emtia piyasalarına yöneliyor. Ancak emtia piyasalarına yönelik talebin güç kazanması, küresel büyüme sürecini sekteye uğratabilir. Altın, gümüş, paladyum, nikel ve alüminyum gibi kıymetli maden fiyatları zirveye oynuyor. Küresel büyüme kaygılarının devam ediyor olması, emtia tarafında yeni şokları beraberinde getirebilir.
