Erdoğan: Oyda patlama olacak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başkanlık sistemiyle ilgili, "Benim buradaki arzum, gayretim hep buna yöneliktir ve sürpriz olayı da buradaki oyda olacak bir patlama ve bu konuda da eğer bu işe kendini verecek bir siyasi kadro böyle bir adımı atmaya eğer karar verirse Türkiye bundan çok kazanacaktır. İnanıyorum ki bu değişim, dönüşümü yapacak siyasi kadro da tarih boyunca unutulmayacaktır" dedi.

Giriş Tarihi 26 Mayıs 2015, 00:00 Güncelleme 27 Mayıs 2015, 00:06
Erdoğan: Oyda patlama olacak

İÇİNDEKİLER

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NTV canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:

"YENİ TÜRKİYE, BAŞKANLIK, ANAYASA"

"Bu seçimlerde özellikle yeni Türkiye, yeni anayasa, başkanlık sistemi üzerinde ısrarla duruyorum. Türkiye artık bir değişimi yaşamak durumunda. Parlamenter sistemle idare edilen ülkelere baktığımızda veya bizim geçmişimize baktığımızda gelişmeler bir yere kadar geliyor orada artık patinaj başlıyor. Bunu aşabilmek için idari yapılanmada değişiklik şart. Dünyanın en zengin ülkeleri başkanlık ile yönetiliyor."

"OYDA PATLAMA OLACAK"

"Sürpriz olayı oyda olacak bir patlama ve bu konuda da bu işe (başkanlık) kendini verecek bir siyasi kadro böyle bir adımı atmaya karar verirse Türkiye bundan çok kazanacaktır. Bu değişim dönüşümü yapacak siyasi kadroda tarih boyunca unutulmayacaktır."


Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Dünyada gerek başkanlık sistemi gerekse parlamenter sistemle idare edilen ülkelere veya Türkiye'nin geçmişine baktığımızda, gelişmeler bir yere kadar, orada artık patinaj başlıyor. Patinajı aşabilmek için idari yapılanmada bir değişikliğe gidilmesi şart. Onun için bu seçimlerin milletimiz tarafından gerek benim Cumhurbaşkanlığı seçimimde yaşadığımız gibi bu seçimde böyle bir şeyi yaşamak doğrusu benim beklentilerim içinde. Benim ısrarla sürpriz beklentim diye ifade ettiğim konu bu. Çünkü Türk milleti artık bir karar arifesinde. Bu karar arifesinde de idari bir değişimi dönüşümü ortaya koyacak."

Türkiye'nin bu yıl G20 toplantısına ev sahipliği yapacağını anımsatan Erdoğan, buraya katılan ülkelerin büyük çoğunluğunun başkanlık sistemiyle yönetildiğine dikkati çekti.

Bunun düşünülmesi gereken bir konu olduğunu ifade eden Erdoğan, "Acaba dünyanın en zengin ülkeleri olan ki yüzde 85'ini oluşturuyor bunlar dünya sermayesinin, bu ülkeler olduğuna göre, bunlar başkanlık sistemine bu denli önem verdiklerine göre niçin acaba biz burada böyle bir değişim düşünmeyelim" diye konuştu.

"LİDERLERİN BÜYÜK ÇOĞUNLUĞU SAVUNDU"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin yakın siyasi tarihine bakıldığında liderlerin büyük çoğunluğunun başkanlık sistemini hep savunduğunu dile getirdi.

Bunların bazılarını paylaşan Erdoğan, 1970'te, Kasım Gülek'in cumhurbaşkanını halkın seçmesini istediğini anlattı.

Alparslan Türkeş'in görüşlerini de aktaran Erdoğan, "Rahmetli Türkeş, 'Güçlü iktidar, güçlü idare için başkanlık sistemini savunuyoruz. İcrayı ikiye bölemeyiz, tek bir başkan tarafından yönetilmelidir. Her konuda olduğu gibi icranın başında da bütünleşmeci olmalıyız.' Tarih 1978. Ve iki ifade, 'Güçlü iktidar, güçlü idare.' Burada tabi bu Milli Doktrin Dokuz Işık kitabında, sayfa 262. Birçok siyasetçi de bunu zaten kullandılar, ifade ettiler" dedi.

"Başkanlık için iki aday yarışacak. Başkalık sistemi raporu hükümetin önünde", "Başkanlar başkanlık istiyor" şeklindeki 1990'lı yıllarda atılan gazete başlıklarını da okuyan Erdoğan, Muhsin Yazıcıoğlu'nun 2002'de "Başkanlık sistemi şart" ifadesini kullandığını hatırlattı.

Kendisinin "Türk usulü başkanlık sistemi" sözlerinin zaman zaman eleştirildiğini ifade eden Erdoğan, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in 2003'te gazetelere yansıyan "Başkanlık sistemine geçmeye mecburuz, Türk usulü başkanlık" sözlerini anımsattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bu mevzular dikkat edilirse yeni değil. Yani 15-20 yıldır tartışılan konuşulan mevzular. Fakat bunu tabi biz dillendirdiğimizde ki ben belediye başkanlığımdan itibaren dillendirdiğim bir konudur, biz dillendirince farklı bir yaklaşım ortaya konuluyor. Biz bu işleri ülkemizin menfaati neyi gerektiriyorsa buradan bakmamız lazım, böyle ele almamız lazım. Bunların hiçbirisi benim kişisel arzum veya geleceğimle alakalı bir şey değil. Ülkemin menfaati neyi gerektiriyorsa şu ana kadar edindiğim tecrübelerle ki bunun 4,5 yılı belediye başkanlığıdır, 12 yılı başbakanlıktır, 9 aydır da cumhurbaşkanlığı yapıyorum. Nereden baksanız 17-18 yıllık bir olay. Nereye gelmek istiyorum? Bizim derdimiz faniler değil. Biz en ideal sistem hangisidir bunun üzerinde durmamız lazım. En ideal sistemi de belirleyebilmek için dünyada bunu kimler en iyi başarmış bunlara bakmamız lazım."

"RAHATSIZLIĞININ GEREKÇESİ NE"

G20 ülkeleri içerisinde ABD'nin bu konuda dünya ekonomisinde en ileri ülke olduğuna işaret eden Erdoğan, Arjantin, Brezilya, Çin, Endonezya, Güney Afrika, Fransa, Güney Kore, Japonya, Meksika, Rusya üzerinden örnekler verdi. Erdoğan, Avustralya'nın valilik üzerinden bir yönetim anlayışı olduğunu ancak İngiltere uluslar topluluğuna bakıldığında da sonunda işin Kraliçe'ye dayandığını anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bütün bunlarla birlikte biz hala diyoruz ki 'Öyle olmaz, böyle olur.' Eğer Türkiye'nin böyle bir sisteme geçmesinden bu kadar rahatsız oluyorsanız rahatsızlığının gerekçesi ne? Efendim 'denetim.' Burada denetim yok mu? İster çift kamaralı sistemle denetle ister tek kamaralı sistemle denetle, ikisinde de ciddi manada denetlerler ve başkan oralar, yani temsilciler meclisi veya senato müsaade etmediği sürece Obama adım atamaz. Aynı şeyi gelelim Fransa'da da öyle, Rusya'ya gidelim orada da öyle. Benim buradaki arzum, gayretim hep buna yöneliktir ve sürpriz olayı da buradaki oyda olacak bir patlama ve bu konuda da eğer bu işe kendini verecek bir siyasi kadro böyle bir adımı atmaya eğer karar verirse Türkiye bundan çok kazanacaktır. İnanıyorum ki bu değişim, dönüşümü yapacak siyasi kadro da tarih boyunca unutulmayacaktır."