Marka düşkünü, moda düşkünü olmak değil; elindekilerle yetinmesini bilmek demektir. Marifetlerini sadece erkekten elde ederken göstermek değil; tüm elinden gelenleri, içinden gelerek, göstermelik olmadan yapabilmektir.
İNANÇLA SOKULMAK...
Dır dır konuşup adamın sinirini bozup, kafasını attırmak değil; kör olası dilini gerektiğinde tutabilmektir. Sadece kendi giyiminden sorumlu olup kendini giydirmek değil; zevki erkeğini giydirecek kadar yerinde olmaktır. Güzel görünebilmek için orasını burasını açmak değil; dekoltesinin dozunu ayarlayabilmektir. Saldırganlaşıp kafesinde kırbaçla eğitilmeye çalışılan bir aslan değil; yumuşak huylu olup erkeğinin dizlerinde tüyleri okşanan bir kedi olabilmektir. "Çağırdım gelmedin, geç kaldın, aramadın, sormadın, kiminleydin, hesap ver" demek değil; sana yüreğiyle güvenmek ve inancıyla sokulmaktır. Sınırları zorlayıp, salya sümük ağlamak, kıytırık nedenlerden olay çıkartmak değil; sözü dinlenir, anlaşılır olmaktır.
SEVDİĞİ İÇİN SEVEBİLMEK...
Ortama göre spor ayakkabı ile topuklu ayakkabının ayrımını bilebilmektir. "Of yoruldum, beni ara, beni al, bunu isterim" demek değil; "Sence de uygunsa yanındayım, ben gelirim, merak etme" diyebilmektir. Yatağa boylu boyunca uzanmak değil; erkeğine aşksız yatmadığını hissettirmektir. Çıtır çerez gibi bir günlük olmak değil; gecelik hiç değil, ömürlük olarak görebilmektir.
Sadece seksi olmak değil; yeri geldiğinde hanım, sultan olarak söz geçirmesini bilmektir. Parası yokken ezik, varken kudurmuş olmak değil; paranın gücünü bilebilmektir. Sarışın, uzun bacaklı, zayıf, ince bilekli dilber olmak değil; sözüne güvenilirliği olmaktır. Sadece ana olabilmek değil; çocuklarından sevgi, saygı görmeyi ana-babaya hürmet etmeyi bilebilmektir. Sevdiği insanı parayla pulla, kariyerle, güçle kimin ne dediğiyle sınırlamak değil; sevdiği için sevebilmek demektir.
Ben hangisiyim ya da değilim, kime, neye göre ama bildiğim tek şey bunu hissedip yazan kadın ne hissettiyse...