İnsanlar 'gazetede adı çıksın' diye yazıyor ama benimki gerçek sorun. Eşimle görücü usulü evlendirildik. Kayınvalidem çok ısrar etti. Hatta "Bu kızı almazsan seni evlatlıktan reddederiz" diyerek dövmüş bile. Aslında eşimi eskiden beri tanırım, kızlarla evcilik oynayan pısırık bir çocuktu. Annesinin gününde çay kahve ikram ederdi. Bana karşı iyi ama hiç ilgilenmiyor. Ben ise şöyle tuttuğunu koparan sert erkeklerden hoşlanıyorum. Bebek olmadan ayrılsam mı acaba? Rumuz; Ezel
S.U. CEVAP; Dur şimdi hemen ayrılma, önce bir düşünelim. Tarif ettiğin profil benim yıllarca yazdığım 'her akşam elinde fileyle gelen' mahzun koca tipi mi, yoksa bunu cinsel kimlik haline mi getirmiş? Diğer yanda 'tuttuğunu koparan' erkek de insanı yorar unutma. Acayip heyecanlı bir hayatın olur ama bunun getirisi fenadır. İkisinin ortası yok mudur dersen, vardır elbette ama bizde bu şans varken gelip bulmaz şekerim. Yani otur oturduğun yerde.
KÖŞE YAZARI OLMAK İSTİYORUM
Selda abla çocukluğumdan beri bir şeyler karalarım. Çevrem kalemimi beğenir. Bir iki gazeteye yolladım ama ses çıkmadı. Ayrıca kendimi nasıl geliştirebilirim, bu iki konuda lütfen bana yardımcı olur musunuz? Rumuz; Cancana
S.U CEVAP; Önce 'nasıl köşe yazarı olunur?' Hımm... Bildiğim kadarıyla farklı yani özgün, samimi ve dürüst bir tarz şart. Biraz birikim de gerekiyor elbette ama öyle bir hayal dünyan vardır ki buna gerek kalmaz, büyüleyici konular üretebilirsin. Tabii laf cambazlığı yapmadan. Ayrıca çoğumuz beceremese de kusursuz yazı düzeni işin olmazsa olmazı. Sonuç, eller denetlenecek ama ruhları serbest bırakacağız. Gerisi tamamen şans veya üzgünüm "daha yüksek bir mevkiden 'yakinimdir' torpili."