İşin aslı!

Eklenme Tarihi 12 Şubat 2017
Geçen haftanın en çok konuşulan konusu Şamdan, Mehmet Tuna, Seda Sayan ve Sezen Aksu'ydu… Olayın esas kahramanları ise Tuna ve Sayan'dı. 6 yıl önce yatırım amaçlı Etiler'in göbeğinde sosyetenin en sevdiği eğlence mekanı Şamdan'ın bulunduğu villayı Seda Sayan aldı. Sayan, paragöz bir kadın değildir, merhametlidir. Orayı alınca herkes Şamdan'ı çıkaracak filan zannetti. Ama ünlü sanatçı, aksine orada kalmalarını istedi.
Sözleşmeler de ona göre yapıldı.
Gel zaman git zaman, Şamdan'ın yaratıcısı Mehmet Tuna ile Seda Sayan'ın ticari anlaşması bozulmuş. Şunu belirtmek gerekir: Bu işlerle Seda Sayan değil, onun adına oğlu Oğulcan Engin ilgilenir. Dolayısıyla Sayan'ın olaylardan sonradan haberi oluyordur.
Okumuşsunuzdur yazılanları… Seda Sayan, kiraları ödenmiyor diye 40 yıllık Şamdan'ın tahliyesini istedi. Sosyetenin en ünlü isimleri kampanyalar başlatıp ünlü şarkıcıya sosyal medyadan çağrıda bulundular.
Ben gerçekten anlamıyorum. Parayı kazanan Seda Sayan, yatırım yapan Seda Sayan… Neden anlayışlı olacak? Kadının bilmediğim bir vakfı veya derneği mi var?
Almış, yatırımını yapmış ve onun kazanca dönmesini istiyor. Gerekli güzellikleri de yaptığını belgeleriyle anlatıyor.
O sosyal medyadan çağrı yapanları merak ediyorum, kime ne kadar yardım yapmışlar ya da kendileri olsa ne yaparlardı?
Sonra Sezen Aksu'nun yalısını Mehmet Tuna'ya verdiği ve "Gelin burayı Şamdan yapın, para pul da istemiyorum" dediği haberleri çıktı.
Size Sezen Aksu'yu tanıyan biri olarak konunun detaylarını ve olayın nasıl cereyan ettiğini bilmeden durumun nasıl buraya gelmiş olabileceğini anlatayım. Eminim Sezen Aksu, bir yerde anlatacaktır. Siz de Özgür de aynen öyle yazmıştı dersiniz.
Sezen Aksu, evinde ya da stüdyosunda bir koltukta oturuyordur; yanında kedisi, elinde de kalemi kağıdı... Bir telefon çalmıştır ve felaket tellalı biri Şamdan'ı boşaltıyorlar, Mehmet Tuna kalbi durdu yeniden çalıştırıldı demiştir. İşte her şey o anda olmuştur. 40 yıllık dostu hastanede kalbi durmuş ve yeniden çalıştırılmış. Aksu'nun bittiği an.
O anda duyguları devreye girmiştir.
Mehmet Tuna'nın canından değerli mi?
O nerede isterse Şamdan'ı açar. Ona mekan mı yok canından önemli mi yahu bu? "Yalıyı ona vereyim, gelsin burada açsın" demiştir. Bu arada bahsedilen yalıda Sezen Aksu, halen oturuyor… Aksu'nun oturduğu yalıyla bitişik durumda bir yalı daha bulunuyor. Biraz ileride de bir camii var. Tüm bunlar dikkate alındığında orada Şamdan'ın açılması mümkün değil. İnsan dostu için yardım etmek ister. Sezen Aksu da bu cümleyi o yüzden kurmuştur.
Sonra bu konuşmayı yapan başkalarına "Sezen de sağ olsun böyle dedi" diye anlatmıştır. İşte "Sezen de sağ olsun"dan bugüne gelinen nokta bu!
Hem Sezen Aksu yalıdan nereye taşınacak, bu o kadar kolay mı? Seda Sayan da bu konuda ne kadar doldu ve yaşananlara ne kadar üzüldü ki konuşunca malzeme vermiş oldu. Anlattığım inanın ne eksik ne de fazla… Kısacası "İyilikten maraz doğar derler ya" işte bu da aynen öyle bir durum…

***

AYŞE ERSAYIN'IN ARDINDAN
Ayşe Ersayın'ı tam 24 sene önce tanıdım.
O mesleğe başladığım ilk yılların en önemli yönetmeniydi. "Fırtına estiriyor" derler ya işte o misal... Onun çektiği televizyon programına konuk olmak çok önemliydi. O, ünlüleri ekrana öyle bir yansıtırdı ki… O da mesleğimin ilk zamanlarında herkes gibi beni hiç kaale almadı. Ancak yıllar sonra dost, sırdaş, dert ortağı olduk. Beraber ağladık, beraber güldük. Evlerde yemekler yaptık, sabahlara kadar sohbetler ettik.
Stelyo Pipis, Esin Övet, Rahşende Koray Samlı ve ben öyle güzel bir ekiptik ki… Türkiye'nin en ünlü isimleri Ayşe Ersayın'a klipler çektirdi. Ama o en çok Ajda Pekkan'ı sevdi. Yıllar içinde etle tırnak gibi oldular. Ayşe Ersayın, bir kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Nerede vefat etti biliyor musunuz? En sevdiği yerde… Ajda Pekkan'ın evinde… Birini kalpten sevmek… Birini gerçek anlamda dış etkenlerden korumak… Bütün bunlar Pekkan için Ayşe Ersayın'da vardı.
Şimdi artık o yok. Bizim olduğu gibi Ajda Pekkan'ın da bir yanı eksik. Tüm sevenlerine, annesine ve Ajda Pekkan'a baş sağlığı diliyorum. Seni hiç unutmayacağım canım Ayşe Ablam…