Cem’e tepkiler

Gerçek bir müzik adamını daha kaybettik… Firuze, Sevda, Hasret, Yara, Eskidendi, Çok Eskiden… Sözün bittiği yerde, hepimizin hayatına usulca sızmış şarkılar öksüz kaldı. O kötü hastalık aldı Attila Özdemiroğlu'nu. Çok savaştı, hiç yenilmeye niyeti yoktu ama Allah bu kadar nefes vermiş. Usta müzik adamı Attila Özdemiroğlu, geçen günlerde Levent Camisi'nden uğurlandı son yolculuğuna. Kimler yoktu ki cenazede.... Halit Kıvanç, Gonca Vuslateri, Müjdat Gezen, Kerem Görsev, Bilgen Bengü, Suat Suna, Özdemir Erdoğan, Teoman, İpek Açar, Zülfü Livaneli, Nilüfer, Mehtap Ar ve Nil Burak ilk aklıma gelen isimler… Cem Yılmaz da katıldı cenaze törenine… Yazımı yazarken sosyal medyada gördüm… Zülfü Livaneli'nin omzuna kapanarak gülen bir karesi var Cem Yılmaz'ın. Sevdiği birini görmüş, insanlık adına yanına gitmiş ve o anın duygusu ile gülümsemiş. Bana geçen oydu fotoğraftan. Cem Yılmaz'ın bu görüntüsü, sosyal medyada o kadar eleştirilmiş ki… Ünlü komedyen bu eleştirilere Twitter hesabından, "Bi kare fotoğrafla 'gülmek' ve cenaze merasiminde saygı temalı magazini gördüm ve anladım ki insanlar gerçekten kalpsiz. İnsan insana gülümser" notuyla cevap vermiş. O kadar haklı ki verdiği cevabında. İnsani durum bu. Cenazeye gittiğimizde somurtalım, ağlayalım, kendimizi yerden yere mi atalım diye bekliyorlar! Kim ne yaşarsa içinde yaşar… *** VIP doğum günü
Rahmi Koç, Çiğdem Simavi ile olan evliliğinden sonra bir daha hiç nikah kıymadı. Fakat kendi gönlüne, gustosuna, hayat görüşüne uygun kadınlarla birliktelikler yaşadı. Hatta öyle ki bir ara herkesin birbirini bildiği rivayet ediliyordu. Zerrin Arbaş, Jale Yılmabaş, Suzi Taylan, Barbara ve Tahire Demircan aklıma ilk gelen kadın arkadaşları arasındaydı. Geçen hafta Tahire Demircan için Rahmi Koç 50 kişilik kapalı bir doğum günü partisi düzenlemiş Divan'da. Berna Erten, Atıl Kutoğlu, Gülbin Semercioğlu gibi yakın çevreleri katılmış partiye. Hatırlarsanız Tahire Demircan'ın bir televizyon programı var. Kendisi programın yapımcısı aynı zamanda sunucusu. *** İnsani bir duygu
Murat Boz ile Aslı Enver aşkı son günlerin en çok konuşulan konularından. Her gün bir haber okuyoruz onlarla ilgili. Bazıları doğru, bazıları abartılı, bazıları da asılsız. Geçen hafta bir akşam arkadaşlarıyla yemek yemiş İstinyePark'ta Murat Boz. Yemek çıkışında yine sıkıştırmış muhabir arkadaşlar kendisini. Doğal olarak gündem aşk hayatı. Ama bu defa aşk hayatının bir tık ötesine gidilmiş. Kendisine Aslı Enver'le eski eşi Birkan Sokullu'nun aynı menajerlik şirketinde olmasını istemediği yönünde çıkan haberlerle ilgili sorular sormuşlar. Murat Boz, 'Bu konu hakkında konuşmak istemiyorum' cevabı vermiş. Yahu eski, eskide kalmış. Bir insana neden eski sevgilisi ya da eski eşi sorulur. Şöyle bir düşünün sonra Murat Boz'a eğer Aslı Enver'le eski eşi Birkan Sokullu'nun aynı menajerlik şirketinde olmasını istemediği haberleri doğruysa hak vereceksiniz. Önce iğneyi kendinize batırın sonra da başkasına… Eski sevgili ya da eş, belki dünyanın en iyi insanıydı… Peki neden şimdi ayrısınız? Hiç düşündünüz mü? Çünkü dünyanın en iyi ilişkisi, sevgilisi veya eşi değildi veya değildiniz. Birlikteyken o kadar da umursamadığınız kişi, ayrıldıktan sonra "eski sevgili, eski eş" sıfatını alınca neden birden hayatı merak konusu olur… Nerede? Nasıl? Ne yapıyor? Bu, çok insani bir duygu. Hepimiz yaşamışızdır. Eski olduğunu bilmek insanın duygusunu değiştirmez. Günlerini, haftalarını, aylarını hatta yıllarını geçirdiğin insan için bunları düşünmek doğal. Ve tabii iki insan arasında neler yaşandı ne nasıl bitti bilmek de imkansız. İnsanın içini kemiren bir şeyler hep olur. Bu kemirme hali olunca da insan sevdiğini kıskanır. Çok doğaldır bu dürtü. Eski ile bir bağı olsun istemez kimse. Ne kadar kendine güveni olsa da...