Beşiktaş adına üzerinde durmamız gereken noktalardan biri Tromsö maçındaki ruh hali... Maçın hemen ardından kaleme aldığımız yazımızda belirttiğimiz gibi ve Norveç ekibinin hocasının da dediği gibi Beşiktaş, futbolda kesinlikle yapılmayacak bir şey yaptı ve rakibini hafife aldı.
Burada teknik direktör Bilic'in de hatasının olduğunu düşünüyorum. Hırvat teknik adamın, oyuncularını yeteri kadar uyarmadığı, rakibi ciddiye almaları gerektiği konusunda takımı psikolojik olarak hazırlayamadığı görüşündeyim. Bu konuda, her takımın Barcelona'yı örnek alması gerektiği görüşündeyim.
Rakip ayrımı yapmadan her maça aynı ciddiyetle çıkıp gerekeni yapıyorlar. Beşiktaş, bu anlamda Barcelona gibi olmak zorunda.
BOŞA ÇEKİLEN KÜREK
Tabii ki buradaki rövanşta her şey çok daha farklı olacaktır. Ancak, bir de işin CAS ayağı var. Oradan çıkacak karar da önemli. Beşiktaş, boşa kürek çekiyormuş gibi duruyor. Beşiktaş da Fenerbahçe de turu geçse de bana kalırsa, "Durun bakalım" diyecekler gibime geliyor. Şu anda Avrupa kupalarındaki macera suni bir macera gibi duruyor. Ancak, ne olacağını kimse kesin olarak bilmiyor.
ERCİYES'İ GEÇERLER!
Lige dönecek olursak Siyah-Beyazlılar, sezona formda Trabzonspor'u yenerek başladı. Erciyes de kapalı kutu... Lige yeni adapte oluyorlar. Sezonun ilk karşılaşmasında Antalyaspor ile deplasmanda yaptıkları karşılaşmadan sahadan 1 puan alarak ayrıldılar. Siyah- Beyazlılar, Tromsö maçında hayal kırıklığı yaratmış olsalar da ligdeki Erciyes maçında kadro kalitelerini ortaya koyarak sahadan 3 puanı alarak ayrılan taraf olurlar.
SAĞ KANAT DA LAZIM
Beşiktaş'ın yenilerinden en çok güven veren ismi kaleci Tolga Zengin. Hutchinson'la Serdar da umut veren isimler arasında...
Sezer Öztürk ve Ömer Şişmanoğlu, büyük umutlarla alındılar ama daha ortada yoklar.
Üstelik, bu oyunculara son derece de iyi paralar ödenerek alındılar.
Siyah-Beyazlı yönetim, sol bek arayışı içinde, ancak bana kalırsa Hilbert'in gidişinden sonra bir sağ kanat da lazım olduğunu düşünüyorum.
OĞUZHAN'IN PSİKOLOJİSİ DÜZELTİLMELİ
Beşiktaş'ta dikkatimi çeken noktalardan birisi de Oğuzhan Özyakup'un durumu...
Trabzonspor maçında da Tromsö maçında da oyuna sonradan giren oyuncu sanki teknik direktör Slaven Bilic'e küs ve tepkili gibi bir tavır içindeydi. Oğuzhan, geçen sezon takımın hücuma kalkmasında en etkili isimler arasındaydı.
Fernandes'ten bile daha etkiliydi. Bence, Oğuzhan'ın durumunun düzeltilmesi gerekli.
Hücum gücü de artırılmalı.