Trabzonspor için olmak ya da olmamak maçıydı...
Çünkü içeride Manisaspor'a yenilmişsiniz ve ardından da Kayserispor ile berabere kalarak son 2 haftada 5 puan kaybetmişsiniz... Yani dün geceki maç derbinin ötesinde Trabzonspor için hayati önem taşıyordu...
Futbolcular da ilk dakikadan itibaren bunun bilincindeydi...
Sezon başında rakibini ısıran Trabzonspor'u izledik dün gece...
Trabzonspor'u Trabzonspor yapan değerler vardır... Coşkulu oynaması...
Rakibini ısırması gibi...
Maçtan önce Şenol Güneş'in sakat olan Glowacki ve cezalı olan Giray'ın yerine Mustafa Yumlu'yu oynatmasına burun kıvıranlar oldu.
Ama aynı Mustafa 3 puanı getiren golün dışında kusursuz futboluyla sahada adeta parladı... Trabzonspor, 2009'da derbi maçları kazanamayan ve özgüveni kaybolmuş bir takımdı... Siz derbi maçları kazanamazsanız bu ligde 'Ben de şampiyonluğa oynuyorum' diyemezseniz...
Bu psikolojik savaşı başarıyla vermiştir Trabzonspor.
KUSURSUZ OYNADILAR
Tekrar maça dönersek... İlk yarıda Burak Yılmaz kaleciyle karşı karşıya kalacakken hakem Kuddusi Müftüoğlu ofsayt gerekçesiyle oyunu durdurdu. Maçın skorunu direkt etkileyecek bir hataydı... Neyse ki Trabzonspor maçı kazandı da hakem de günü kurtarmış oldu.
Trabzonspor, Rapid Wien maçı dolayısıyla ikinci yarıda yorgundu...
Trabzonspor, Beşiktaş savunmasının arkasına gerekli topları da attı ama farkı bir türlü açamadı....
Trabzonspor başka maçlarda üzülmek istemiyorsa, 1-0'ı yakaladığı maçlardan sonra farkı açmalı...
Takımda bu potansiyel var. Bunu başarabilirler ama oyuncular kendi yeteneklerini inkar ediyorlar. Trabzonspor başta da dediğim gibi çok önemli bir 3 puan aldı... Hem de kusursuz oynayarak.