Tarihi 25 Ekim 2015

Dolandırıcılar Şâhı!

Bu topraklar, başlıktaki unvana aday

nice sahtekâr görmüştür…

Eskilere şöyle bir göz atalım;

...

Eyüplü Halit;

Kayıtlara geçen ilk dolandırıcıdır!

İstanbul'un işgalinin son günlerinde

eski-metruk bir bina kiralayıp 'kendi

karakolunu' kurmuştu!

Zaten kargaşa içindeki o günlerin

İstanbul'unda, bu iş kimsenin

dikkatini bile çekmemişti...

Kendisini 'komiser' olarak tanıtmış,

arkadaşı Arap Abdullah'ı da 'bekçi'

olarak yutturup, özellikle Rumlardan

büyük paralar sızdırmıştı!

...

Sülün Osman;

Galata Kulesi'ni bile satmış, Beyazıt

Meydanı'ndaki saat kulesine bakarak

saatlerini ayarlayanlardan da, 'ayar

parası' toplamış namlı bir uyanıktı!

...

Güney Zobu;

'Raki' diye bilinirdi! Bavullar dolusu

sahte doları, karaborsacı geçinenlere

yuttururdu! Dolandırdığı kişilere,

'enayi' anlamında 'Kunduzi' derdi!

...

Ayşe Benli;

Kurduğu kumar çetesi, Las Vegas'ın

ünlü Venetino Casino'sunda hile ile

milyonlarca dolar kazandı!

Hala yakalanmış değiller ve yaptıkları

'poker hilesi' de hala çözülemedi!

...

Selçuk Parsadan;

Başbakan Çiller'i telefonda kandırıp

örtülü ödenekten 'beş-buçuk milyar'

kapmayı başarmıştı!

...

Peki, yakın geçmişte ve günümüzde...

'Bu ünlü dolandırıcıları bile

gölgede bırakacak başka birileri

var mı?' derseniz;

'Var!'…

...

Hem de, yukarıda saydıklarımızın

ceddine rahmet okutacak cinsten

birileri...

'Dolandırıcılar Şâhı' var!

Ancak, bu kişiyi belirlemek için önce

bir liste yapmak gerekiyor...

...

Bu noktada öncelikle...

Geçmiş dönemlerdeki her seçimde

memleketi ileriye götüreceğini, şaha

kaldıracağını söyleyip durmuş, milleti

kendisine inandırmış, ancak işbaşına

gelince tamamen fos çıkmış, seçmene;

'Ellerim kırılsaydı da bunlara oy

vermeseydim' dedirtmiş politikacıları

saymak lâzım!

Geçmişe dair azıcık bilgisi olanlar,

kimlerin kastedildiğini iyi anlarlar...

...

Toplumu vaatlerle kandırıp sonra

hüsrana uğratmak-insanların ömründen

çalmak-memlekete ihanet kadar büyük

bir dolandırıcılık olmasa gerektir!

...

Alnı hiç secde görmediği hâlde dindar

geçinen, hainlerle işbirliği içinde olan,

iktidarı ele geçirmek için türlü iftiraya

başvuran siyasileri-partileri-dernekleri

de listeye eklemek gerekir!

Memleketi bölmeyi amaçlayan bebek

katillerinin kuyruğu olmasına rağmen

bu gerçeği kamufle etmeye çalışarak

halka çok farklı bir kimliği yutturma

çabasına girenler ve bunlara aracılık

eden 'medyayı' anmamak da olmaz...

...

Bırak birkaç milyonu-milyarı,

devletin tüm bekasını 'lüp etmeye'

kalkmış, takkeli, koyu dindar geçinen

birini ise belki de liste başı yapmak

gerekmektedir!

'Devlette yer edinebilmek için

gerekirse başınızı açın, gerekirse

içki için' takiyesini bile tavsiye etmiş

birini dolandırıcılıkta kim geçebilir ki?

...

Neyse, sonuç olarak...

En büyük dolandırıcılığın, tüm topluma

verdiği büyük zarar itibariyle 'siyaset'

kullanılarak yapılan olduğu bellidir!

Bu tip siyasetçilerin yanında 'Eyüplü

Halit' de, 'Sülün Osman' da son

derece 'masum' kalır!

...

Bugünkü yazımız kapsamında...

'Dolandırıcılar Şâhı' olarak, bu

hainler listesinde yer alanlar arasından

hangisini seçerseniz seçin fark etmez!

Yeter ki, 1 Kasım'da önünüze konacak

olan listede mührü bunlardan birine

vurup dolandırıcılığa ortak olmayın...