Erkek ne söyler, kadın ne anlar

Venüs, Mars, kedi, köpek möpek bunları geçtim. Bir gerçek var ki değişmez.
Kadın ve erkek beyni farklıdır.
Çoğu zaman söylenmek istenenden çok uzak bir anlama olayı ile biten bir durumdur ki, kadınlarla konuşurken dikkat edilmesi gereken sözcükleri kullanmazsak eğer mesaj yerine gider.
Yani kısacası erkekler ne söylerse söylesin bir kadın sadece anlamak istediğini anlar...
Erkek: Hadi alışverişe gidelim de, biraz kahvaltılık bir şeyler alalım.
Kadın: Alışveriş demişken şu perdeleri de bi yenileyelim, yeni yatak örtüsü falan alalım...
Erkek: Kahvaltılık dedim hayatım yanlış anladın galiba.
Kadın: Tamam balım kahvaltı niyetine alırız bizde...
Kadın: Aşkooom bugün Aysellerle Taksim'e mi çıksak?
Erkek: (2 saat sonra) Çıkarız.
Kadının anladığı: Yanında ilik gibi bi hatun var ondan geç cevap yazdı kesin. Aşkım da dememiş bak sonunda kesin aldatıyo kesin!
Erkek: Nursel çok yorgunum. Bir yere çıkmasak bu akşam. (Erkek cidden yorgundur.) Kadının anladığı: Benden sıkıldı. Artık hiçbir yere gitmek istemiyor.
Erkek: Kankan Selin çok iyi kızmış.
Kadının anladığı:
Selin'e göz koydu. Selin ile görüştürmemek lazım.
Kadın: Nasıl güzel kız değil mi? (Dikkat tuzak soru) Erkek: Hee evet iyi.
Kadın: Sana ne güzelliğinden istersen onu ayarlayım.
Erkek: ????
Erkek: Toplantım var hayatım gecikeceğim.
Kadının anladığı: Aha da başladı kesin beni aldatıyor.
Gelince koklamalıyım.
Ceplerini, telefonlarını karıştırmalıyım. Allahım ne yapacaaam. Eyvah aldatılıyorum.
Erkek: Aşkım bu akşam işten arkadaşlarla bir şeyler içeceğim çok az gecikeceğim.
Kadının anladığı: İşte kızlar sarılıyor buna. İş arkadaşı dedi, erkek arkadaş demedi. Kesin kızlarla takılıyor adii şerefsiz.
Erkek: Aşkım yemeğe çıksak akşam olur mu?
Kadının anladığı: Benim yemeklerimi beğenmiyor mu acaba?
Kadın: Hayatım akşam kızlarla biraz oturacaz.
Erkek: Tamam fazla gecikme hayatım.
Kadının anladığı: Adam bir kıskanmaz mı? Kimle çıkıyorum nereye gidiyorum bir sormaz mı. Sıkıldı benden galiba.
Öküzz.
DOLAP
Kadın, evinde oturuken her otobüs, kamyon geçtiğinde gümbür gümbür sallanan gardroptan oldukça rahatsız olmuş.
Bu sorunu artık çözmek gerekiyor demiş ve hemen tamirciyi aramış.
Tamirci eve gelmiş.
Dolabın altına bakmış, üstüne bakmış arızayı bulamamış.
Demiş ki: Ben isterseniz bir de gardropun içine gireyim. Otobüs falan geçince sorunun nerede olduğunu bulurum.
Kadın da "Usta sensin, sen bilirsin" demiş.
Tamirci gardropun içine girmiş ve beklemeye başlamış.
O sırada kapı çalmış. Kadın kapıyı açıp da karşısında kocasını görünce afallamış.
Aklı gardropta.
Nasıl anlatacağını düşünüyor.
Adam kadının hareketlerinden kıllanıyor.
Bir klasik olduğu için hızlı bir şekilde gardropa yöneliyor. Kapısını açtığında tahmin ettiği manzara ile karşılaşıyor.
Tamirciyi bıçaklamadan önce etik olarak soruyor;
"Ne yapıyorsun lan burda?" Tamirci çaresiz;
"Bu durumun izahı olur mu?" 22 tansiyonla da olsa şunları söylemiş, Abi valla otobüs bekliyorum diyecegim ama sen inanmayacaksın.
ALKIŞLIYORUM
''Hayatım biraz kilo al, seni gören kıtlık var zanneder'' dedi. ''Seni gören de kıtlığın nedenini anlar'' dedim. O hala diyet yapıyor ve ben hala kendimi affettirme turlarındayım.