Lütfi Albayrak

LÜTFİ ALBAYRAK

Tarihi 26 Haziran 2016

Annelerimizin dizi izlerken kullandığı cümleler

Bu kız ölürse dizi biter: Genelde bahsi geçen kız ölmez, annelerimiz haklıdır. Yılların getirdiği dizi tecrübesi, annelerimize karakterlerin geleceği hakkında çıkarımda bulunma yeteneği kazandırmıştır.
Ben yokken noldu: Genelde tuvalete gitmek veya mutfaktan bir şey almak gibi şeylerle bölünen dizi keyfine, hiçbir şeyi kaçırmadan devam edilmek istenir ki, akabinde bu soru gelir. Siz büyük ihtimalle elinizde telefon veya kucağınızda bilgisayarla takıldığınız için diziyi takip etmemişsinizdir ve bu nedenle annenize umduğu cevabı veremezsiniz.
Dur azcık ya, reklama girsin de koycam yemeği: Eğer dizide bir ölüm-kalım meselesi varsa ve anneniz bu anı kaçırmak istemiyorsa, ondan istediğiniz herhangi bir şey sonrasında alacağınız cevap bu olacaktır. Bu tarz bir durumda en sağlıklısı annelerimizi darlamamak ve dizinin reklama girmesini beklemektir.
Bu kimin kızıydı ya: Haliyle annelerimiz olayları bizim kadar iyi takip edemiyor ve bazı bağlantıları kaçırabiliyor. Böyle durumlarda "Bu kız kimdi?" veya "Bu çocukla kız nerden tanışıyor?" gibi sorularla karşılaşmak mümkün. Onlara yardımcı olalım, dizileri iyi takip edelim!
Bak şu cadaloza bak sen. Korkulur bundan valla: Genelde dizinin kötü ve sinsi karakterleri hakkında bu tarz yorumlar duymak mümkündür. Annelerimiz kendilerini diziye kaptırdığında, karakterlerin gerçek insanlar olduklarından bir saniye bile kuşku duymazlar ve sinsi karakterleri sonuna kadar eleştirirler.
Bu dizinin oyuncu kadrosu çok iyi: Yeni başlayan diziler için sık sık duyduğumuz bir cümledir. Henüz dizinin konusu hakkında net bir fikir sahibi olunamamıştır ama kadronun iyiliği annemizin gözünden kaçmaz. Elbette bu dizi sonuna kadar takip edilecektir.
Reklama girsin de bi' çay koyayım: "Reklama girsin de koycam yemeğini" cümlesinden farklı olarak, "Reklama girsin de bi' çay koyayım" cümlesi, annelerimizin kendi arzularından kaynaklanmaktadır. Siz onlardan istemeseniz bile, onlar için dizi izlerken çay içmek günün en güzel şeyidir.
Ah yavrum ya yazık Gel sen benim oğlum ol: Annelerimiz kendilerini diziye kaptırdıklarında sık sık duygusal anlar yaşarlar. Acı çeken bir kadın veya öksüz kalan bir çocuk, bu noktada annelerimizi en çok üzen şeylerdir. Yapımcılar bunu bildikleri için, sık sık bu iki karakteri kullanırlar.
Annelerimize de üzülmek ve karakterlere yardım eli uzatmak kalır...
Oğlum/kızım hadi bi' su getir bana.Hadi çabuk: Bu tarz bir cümleyi ne zaman duyduğumuzu tahmin etmişsinizdir zaten...
Kaç yaşımıza gelirsek gelelim, annelerimiz bizim açık seçik sahneleri görmemizi istemez, bunu doğru bulmaz. Hele onun yanındayken böyle bir sahneyi izlememiz çok ayıptır. Haliyle ya mutfağa ya odamıza ya da bakkala filan yollanırız böyle anlarda.
Amaaan aşna fişne: Komedi dizileri genelde annelerimize hitap etmez. Ona buna gülen karakterler, tek derdi yüzeysel aşk ilişkileri olan gençler... Annelerimiz böyle şeyleri pek tutmaz.
Bunun yerine ağır dram içeren diziler tercih edilir.
Şunun giydiği elbiseye bak, edepsiz:
Türk toplumunun karakteristik özelliklerinden biri de, geleneklerimize uygun giyinmeyen kişileri (genellikle kadınları) eleştirmektir. Annelerimiz de bunu unutmamıştır; eğer izlenen dizide açık giyinen veya ona buna kur yapan bir kadın varsa, annelerimizin eleştiri okları onlara yönelecektir.
Perdeleri ne güzel evin: İle başlayan bir muhabbet, evin tüm iç mimarisi hakkında yorum yapmakla sonuçlanır. Annelerimiz için evleri her şeyleridir ve bu nedenle kafaları ev ile meşguldür. Her şeyin yerli yerinde olması ve hiçbir şeyin eksik olmaması gerekir. Dizilerde karşılaşılan sahnelerde göze takılan bazı eşyalar, annelerimizden pozitif veya negatif yorum almaya mahkumdur!

Ünlülerin asistanlarına yaptırdığı tuhaf şeyler
Bazı ünlüler en basit işlerini bile kendileri yapmak yerine asistanlarına yaptırmayı tercih ediyor!
Bruno Mars: Çıkacağı televizyon şovundan önce temiz bir havluya burnunu sildiren Bruno Mars, kendi ellerini kirletmek istemiyor olabilir.
Mariah Carey: Mariah Carey son rötüşlarının arasına bıyık aldırmayı da eklemiş.
Bu 'şanslı görev' de asistanına düşmüş.
Justin Bieber: Justin Bieber'in düğme ilikleyicisi bile var. Pantolonunu iliklemeyi kendisi beceremediğinden mi yoksa şımarıklıktan mı kaynaklanıyor bilinmez.
Lena Dunham: 27 yaşındaki aktris yemek yemek için fazla meşgul olacak ki, sandviçini asistanının yedirmesini tercih etmiş.
Lady Gaga: Lady Gaga, yorgun bitirdiği gecelerin sonunda, tuhaf kıyafetlerinin içinde zorlanıyor.
Bu yüzden belki de kendini taşıttıracak bir asistan tutmakla iyi etmiştir.

Dilenci
Adamın biri yolda giderken bir dilenciye rastlar. Dilenciye para verir, "Al bununla bir sigara alırsın" der. Dilenci, "Beyim ben hiç sigara içmem" der. Bunun üzerine adam, "O zaman bir bira içersin" der. Dilenci "Ben ağzıma içki koymam" der. Adam, "Sen de o zaman bir altılı oynarsın." der . Dilenci "Beyim ben hiç kumarda oynamam" deyince adam, "O z--------aman al bu parayı ve bizim eve gel" der. Dilenci neden olduğunu sorar. Adam; "Karım seni bir görsün içki ve sigara içmeyen, kumar oynamayan bir adamın hali ne oluyor."

AlkışlıYorum
Benzini bittiği için bizi yolda bırakan arabamızı benzin istasyonuna kadar iterken bir arabaya çarptık. Var mı daha trafik canavarı olan?