Lütfi Albayrak

LÜTFİ ALBAYRAK

Tarihi 17 Ekim 2015

Banka mevzusu

New York Times gazetesinde yayınlanan ve bir müşterinin bankasına yazdığı mektubu ileten bir haber… Sayın banka yetkilisi; Ben 86 yaşında, bankanızda hesabı olan bir müşterinizim.
Geçen gün, tesisatçıma 100 dolarlık bir çek yazdım. Bu çeki kendisi her nasılsa 3 nanosaniyede bankanıza iletmiş olmalı ki, bankanızda değerlendirdiğim fonlardan bu miktar kadarını bozduramadan hesabımdan karşılığı alınmış. Tabii ki hesabımda o an için para olmadığından 30 dolar da faiz ve ceza alınmış. Oysa fonlarımda 1.000.000 dolar vardı. Bu durumu şikayet etmek istediğimde, bankanız telefonunda, kişiliksiz, terbiyesiz, banda kaydedilmiş ve yüzsüz bir hanım sesiyle yarım saate yakın boğuştum. Arada müzikler dinledim ve 28 kere değişik tuşlara basmak zorunda kaldım.
Ama kimseye ulaşamadım.
Bildiğiniz gibi her ay binlerce dolarlık faturalarım, mortgage kesintilerim, kredi kartı ödemelerim var. Bunların hepsinin hesabımdan yapılan otomatik ödemelerini şu andan itibaren İPTAL ediyorum. Bundan böyle sizden, etten kemikten yapılmış, dediğimi anlayan ve İngilizce bilen bir müşteri temsilcisi istiyorum. Anlayışla karşılarsınız ki, karşınızdakine en iyi iltifat, onu taklit etmektir. Ben de sizin gibi yapacağım.
Müşteri temsilciniz her ödeme için beni arayacak ve 28 haneden az olmayan benim vereceğim bir şifreyi tuşlayacak.
Sonra da, eğer 1'i tuşlarsa benden randevu alacak.
2'yi tuşlarsa bir ödeme ile ilgili mesaj bırakabilecek.
3'ü tuşlarsa oturma odama bağlanacak. Oradaysam cevap vereceğim.
4'ü tuşlarsa ve uyumuyorsam yatak odama bağlanacak ve benimle görüşebilecek.
5'i tuşlarsa tuvalete, 6'yı tuşlarsa cep telefonuma ulaşacak.
7'yi tuşlarsa bilgisayarıma bir mesaj bırakabilecek.
8'i tuşlarsa bunları yeniden dinleyebilir.
Arada beklemeler olursa size söz, elimdeki eski plaklardan ve gramofonumdan güzel bir müzik parçası da dinleteceğim ona. Yalnız sizden ricam, bu işlemler için seçeceğiniz personelinizin kimlik bilgisini, anne kızlık soyadını, noterden alınmış imza sirkülerini ve tapuları dahil mali bilgilerini bana iletmeniz. Bir de sizin gibi bir sözleşme hazırladım. 8 sayfa. Sizinki 42 sayfaydı, ben insaflı davrandım. Bu sözleşmeyi de bana atayacağınız müşteri temsilcisi, bankanız şube müdürü ve bankanız yönetim kurulunun imzalaması ve bana iadeli taahhütlü gönderilmesi gerek.
Bu sözleşme elime geçtikten sonra müşteri temsilcinize kendi belirleyeceğim 28 haneli şifreyi göndereceğim.
Bu şifre de her ay değişecek pek tabii ki. Özür dileyerek bu sözleşme ve işlemler için sizden masraf olarak her ay 20 dolar da talep edeceğim. İş bu şartları yerine getirememe durumunuz varsa, lütfen 1.000.000 dolarımı nakit olarak hazırlayın, yarın alıvereyim.
Size hayırlı işler diler, en kısa zamanda bana ulaşmanızı rica ederim.
Saygılarımla, John Smith...
Müşteriniz...

AlkışlıYorum
Kavşaktaki trafik polisini göremeyip kırmızıda geçen talihsiz sürücü, polisi görür görmez son bir hamleyle durup aracın kaputunu açmıştı ama Türk polisinden kurtulmak kolay mı? Anons gecikmedi: "06 SK... boşuna salağa yatma, geçtiğini gördüm oraya geliyorum. Gelene kadar arıza lambasını yakamazsan vay haline."

ŞEYTANIN AVUKATI
Yolda bir kaza olmuş, iki araba birbirine geçirmiş. Neyse, arabaların birinden bir avukat çıkmış, diğerinden ise bir doktor.
Önce avukat, "Geçmiş olsun, bir şeyin var mı?" diye sormuş.
Doktor, "Önemli bir şey yok, ufak tefek sıyrıklar var" demiş. Avukat arabadan bir içki çıkarmış ve doktora:
- Çek bir fırt rahatlarsın...
Doktor, "Sağol" demiş ve biraz içtikten sonra, "Sen de alsana" demiş.
Avukat: - Yok ben polisler geldikten sonra alacağım.



KEDİSİYLE EVLENDİ!
Gün geçmesin ki, dünyada saçma sapan şeyler olmasın! Onlardan biri Almanya'da 39 yaşındaki enterasan postacı. 10 yıldır aynı evde yaşadığı obez ve astım hastası kedisi ile evlendi. Almanya yasalarına göre bir insanın hayvanla evlenmesi yasal değil. Uwe Mitzscherlich, bu yüzden bir televizyon aktrisine 15 yaşındaki kedisi ile nikah kıyması için 400 dolar para verdi. Nikah şahitleri ise postacının ikiz kardeşi Eric oldu. Damat nikahta smokin giydi. Kedi ise boynuna gelin tacına benzer bir tül taktı. Ne diyelim onlar erdi muradına diyecem ama bence biz 'Allah akıl fikir versin' diyelim.

Bir yıl
Bir hayli yaşlı olan Fadime ve Temel'e basın mensupları sormuş: Kaç yaşındasınız?
- Seksen yedi, demiş Fadime.. Yüz yaşıma kadar yaşayacağım...
- Ben de seksen yedi, demiş Temel... Ben yüzbir yaşıma kadar yaşayacağım.
- Neden bir yıl fazla yasamak istiyorsunuz?
- Hiç değilse bir yıl kafamı dinlerim.

YAZILI
TARİH dersinin yazılı sınavında sıfır alan öğrenciye babası nedenini sorduğunda;
"Hoca, yanımdaki arkadaşın kağıdından baktığım gerekçesiyle sıfır vermiş."
"Peki oğlum baktın mı?"
"Hayır baba, kesinlikle bakmadım."
"Peki oğlum, ben yarın okula gelir ve hocanla görüşürüm."
Baba ertesi gün, tarih hocası ile görüşerek, oğluna haksızlık yapıldığını söyleyip, notunun düzeltilmesini ister. Bunun üzerine hoca, "Gelin sınav kağıdına birlikte bakalım.
Arkadaşının kağıdından kopya çektiğini size ispat edeceğim" der.
Kağıdı bulup, okumaya başlar.
"Bakın birinci soru 'İstanbul'u kim hangi tarihte fethetmiştir?' şeklinde. Oğlunuzun arkadaşı 'Fatih Sultan Mehmet, 1453 yılında' diye yazmış. Oğlunuz da aynısını yazmış." "Bunda ne var, ikisi de doğru cevap.
Ayrıca, yanındakinin oğlumun kağıdına bakmadığı ne malum?"
"Bir saniye, devam edelim, göreceksiniz.
İkinci soru 'Osmanlılarda, duraklama devrinin başladığı anlaşmanın adını ve tarihini belirtiniz.'
Oğlunuzun yanındaki 'Karlofça Anlaşması 1699' yazmış. Oğlunuz da aynısını yazmış!"
"Bunda ne var hoca hanım. İkisi de doğru cevap. Ayrıca yanındakinin oğlumun kağıdına bakmadığı ne malum?"
"Bir saniye, devam edelim göreceksiniz.
Üçüncü soru 'Pön Savaşlarının sonuçları nedir?'
Oğlunuzun yanında oturan arkadaşı 'Cevap-3: Bilmiyorum' diye yazmış.
Oğlunuz ne yazmış Cevap-3: Ben de bilmiyorum!.. "