İyi Parti Cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener, kendisini 90'lı yıllarda başkanlığını yaptığı Zübeyde Hanım Şehit Anaları Vakfı'nda yolsuzluk yapmak ve İçişleri Bakanı olduğu dönemde yeraltı dünyasının ünlü ismi Alaattin Çakıcı'ya polisin yapacağı operasyonu haber vermekle suçlayan gazeteci Uğur Dündar ile sıkı dost oldu. Dündar'ın CHP'ye yakın Halk TV'deki programının daimi konuğu haline gelen Akşener'in, 90'lı yıllarda kendisiyle ilgili yolsuzluk iddialarını gündeme taşıyan ünlü televizyoncu ile kurduğu samimiyet 'geçmişi çabuk unuttular' şeklinde yorumlandı. Uğur Dündar düzenli olarak programına davet ettiği Akşener'i DYP milletvekili olduğu dönemde gazetecileri hedef göstermek ve bazı medya kuruluşlarına yapılan saldırıları organize etmekle de suçlamıştı.
ÜRPERTEN FOTOĞRAF
Dündar, 90'lı yıllarda büyük ses getiren ANAP'lı eski bakanlardan Eyüp Aşık ile yeraltı dünyasının ünlü ismi Alaattin Çakıcı'nın konuşma kasetini televizyonda yayınladıktan sonra yaşananlarla ilgili gazetedeki köşesinde dönemin İçişleri Bakanı Akşener hakkında şu ifadeleri kullanmıştı: "Meral Hanım basın toplantısındaki tavrıyla, bu ürperten fotoğrafı unutmuş gibi görünüyordu. Nitekim Eyüp Aşık'a karşı kullandığı 'Çakıcı silahı' onu da vurmakta gecikmedi. Yine Kanal D'de yayımlanan bir ses bandında, Alaattin Çakıcı, 'Meral Akşener İçişleri Bakanı olduğu dönemde bana yerimi değiştirmemi, aksi halde yakalanacağımı söyledi!..' açıklamasını yaptı."
SOYLU'NUN İDDİASI
Uğur Dündar tarafından dile getirilen bu iddialar sonrası o dönemde DYP İstanbul İl Başkanı sıfatıyla Akşener'i istifaya davet eden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da İyi Parti Cumhurbaşkanı adayı hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Akşener'in parti kararıyla DYP'den uzaklaştırıldığını kaydeden Soylu şunları söyledi: "Meral Akşener'in kim olduğunu toplum bilmiyor. Biz beraber çalıştık. Önemli bir özelliği mesela 6-7 aydan sonraki bir olayı sürdüremez. Bir devamlılık sorunu vardır. Bulunduğu bir çizgi içerisinde istikrarlı değildir. İkincisi Tansu hanım kendisine partide önemli görev vermişti. O bu dönemde aldığı görevlerden birinde istismar ortaya koydu ve parti camiasında herkes bilir. Bu istismar sayesinde Tansu Çiller'i hayal kırıklığına uğrattı. Çiller ve parti yönetimi Akşener'in gitmesi için ortak bir karara vardılar. Hem başkanın hem de partinin güvenini istismar etti."
