İÇİŞLERİ Bakanı Sayın Ali Yerlikaya'nın uyuşturucuyla mücadelesine bakıyorum, daha önce yapılmayanları yapıyor. Yani görevini layıkıyla yapıyor.
İstanbul'da düzenlenen operasyonlarda 738 kilo Metamfetamin yakalandı 3 şahıs gözaltına alındı.
İstanbul'un her köşesi bu çakallardan geçilmiyor.
***
Sayın Ali Yerlikaya'nın açıklamalarına baktım. "Aydınlık geleceğimiz olan gençlerimizi, toplumumuzu zehirlemeye çalışanlara hayatı zehredeceğiz. Aziz milletimiz bilsin ki; her an enselerindeyiz ve hiçbirine göz açtırmayacağız!" İçişleri Bakanı'nın otoritesi böyle olmalı.
O yüzden kendisine teşekkürlerimi sunuyorum.
***
Bu topraklarda metrekareye uyuşturucu kullanan onlarca çocuk düşüyor ve hepsi de çürüyecekleri bir çukura düşüyor.
Yıllardır bu köşeden haykırdım, duyanlar o kadar azdı ki, o yüzden uyuşturucu çakalları azdıkça azdı. Hatta tam anlamıyla uyuşturucu altın çağını yaşadı.
Bizim doğduğumuz büyüdüğümüz yerlerde uyuşturucu leblebi gibi satılmıyor, okul önlerine çadır kurmuyordu.
***
İnsanların oturdukları mahallelerde cirit atanlara suskun kaldıklarını gördük.
"Başını derde sokmadan yaşamanın gururu herkese nasip olmuyor" dedik.
Uyuşturucuya karşı mücadele etmeyip, kötü alışkanlıkların kendi çocuklarından uzak olduğunu farz edenlerin hepsinin anası babası da aynı şeyleri düşünmüştü.
Yaş küçüldükçe hacim büyüdü.
Satılan maddelerin "uyuşturucu" bir yanı varsa, onlara "mal gibi" bakmanın bedeli ağırdır, çünkü herkesin çocuğu tehlike altında.
***
Parası olmayana fırınlarda ekmek asılan bir ülkede uyuşturucu kaçakçıları lüks otomobilleriyle kasım kasım kasıldılar.
Bunların sonu gelmeli. Yayılan yozlaşmanın damarlarında tedavisi imkansız bir virüsü yayanlar kendilerini hapishanelerde bulsun artık.
***
Kızını uyuşturucuya alıştıran şerefsizlerle televizyonda yüzleşen bir kadının dramını izlemiştim de kahrolmuştum.
O annenin kalbine ha kezzap dökmüşsün ha kızını uyuşturucuya alıştırmışsın, aynı kapıya çıkar.
Kendisine uyuşturucu parası vermeyen annesine defalarca bıçak saplayan ve "sen daha ölmedin mi?" diyen MET kullanıcısı birini hatırlıyorum.
Uyuşturucu beyinleri nemli tuzluk gibi tıkar.
Ne ana bırakır geride ne insanlık!
***
Sayın Ali Yerlikaya! Ben size güveniyor ve yaptıklarınızı yapacaklarınızın teminatı olarak görüyorum.
Evlatlarını uyuşturucuya kurban verenler direncini arttıracak ve asalet katacak değerler sizin gibi insanların verdiği emeklerle şekillenecek.
MUTLULUK TAKVİMİ
Hediyeyi kalbinle ver.
Hapishaneye kitap gönder.
Suyu dikkatli kullan.
Sabahları yürüyüş yap.
Bir kader fırtınası
Aramızdaki savaş
En deli anıları
Siliyor yavaş yavaş
Kendini ele verir
Kalbi kırık sevdalar
Sönmeye çeyrek kala
Yıldızlar böyle parlar
Aşk da yenilir
Zamana karşı
Kal diyemem ki sana
Git hadi git
Bazen alışmak
Kıymaktır aşka
Alıştık ve kaybettik
Hakkı YALÇIN
Çarkı hileli döndürenler yüzünden insanların talihini deneme devri tarihe karıştı.
İnsanlığın eli
Bir görüntü izlemiştim, 80 yaşın üzerindeki adam hastanede gözleri kapalı biçimde serumla besleniyordu.
Sol yanındaki küçük yatakta minicik bir bebek vardı da bebek sol eliyle biberon emerken, sağ elini yaşlı adamın sol eline uzatıyordu.
80 yıllık zaman aralığına rağmen sevgi dolu parmakların harika dansı.
Hep haksızlık etmeyelim, doğası gereği insanlığın elinden tutar hayat.
