Tarihi 14 Aralık 2018

Vicdan ihlali

TELEVİZYONLARDA yemek programları var.
Önlerine konanları "doymamış gibi" yiyenler sözde yemeğin bilimsel yanını gösteriyorlar.
Çığırtkanlıklar da cabası!
Masalardaki yemeklerin ekran başındaki yoksul insanların gözlerine nasıl gözüktüğünü bildiğim için, ya da ortada "vicdan ihlali" sezinlediğim için, "zıkkımın kökünü yesinler" demek geliyor içimden.
*****
Sadece ağızlarını şapırdatmak ve yaygara koparmak için düdüklerin öttürüldüğü bu programlardaki insanların verdikleri bir mesaj var mı?
Ben duymadım duyan var mı?
Onların zengin sofralarını işaret etmek "yoksul edebiyatı" sayılırken, her gün 7 milyon ekmeğin sokağa atılmasını işaret etmek bizlere kalsın!
Onların zengin menülerine ve doymak bilmeyen ihallerine inat, bizler içimizdeki boşluğu hiçbir işe yaramayan böyle notlarla dolduruyorsak kusurumuza bakılmasın!
Bizler televizyonlardaki kanalizasyon "Çukurlarını" da sevmeyiz.
Gözü doymayanları da!
*****
Hey gidi radyolu yıllar!
Ne küresel korkular ne borsa.
Hayat borsasında en değerli forsalar emekçilerdi. Yere düşen ekmeği üç kez öpüp başına koyardı insanlar Yemek tarifiyle bile doyarlardı, kimsenin gözü aç değildi.
Bırakın böyle beleş sofraları, haram kazanca bile yan gözle bakmazlardı.
Bugünün çocukları yarın emanetlerini isteyecek büyüklerden.
Onlara bu çığırtkan ve doyumsuz programları ve ellerine silah tutuşturan televizyon dizilerini mi bırakacağız?
Buzul yalnızlıklar mı?
Cevap verecek olan var mı?
*****
Para çoğaldıkça bir şeyler azaldı!
Gördük ki; para aynı topraklarda ayrı kılar insanı.
Parasızlara ölümü cana yakın kılar.
Eskiden her cümlede sevgi vardı, şimdi paranın kullanılmadığı cümleler beş para etmiyor.
Ne diyelim; insanlığın yokluğu paranın varlığına armağan olsun.
Not: Para ve yemek kardeştir!
*****
Çok merak ediyorum; bu yemek programlarında "para nasıl yenir?" konulu bölüme ne zaman gelecekler?
Helalinden ekmek kırıntılarını yiyerek doyan gönül kuşları, onların muhabbetlerinde beş para etmediğine göre!

BABASININ KIZI
Makamında şehit edilen Rize Emniyet Müdürü Altuğ Verdi'nin cenazesinde ağlayan kızının fotoğrafına baktım.
13 yaşındaki İrem Almira'nın gözlerini kapatıp hıçkırıklara boğulduğu görüntü, sevginin ve acının buluşmasıydı.
Kızların babalarına karşı ayrı bir duygusu vardır.
Herkesin sevdiği bir babayı kızının nasıl sevdiğini anlatmaya gerek yok.
O fotoğraftaki hüzünde!


Mutluluk Takvimi
İçindeki kötü duyguları öldür.
Çocuklara renkli çorap al.
Martılara simit ısmarla.
Sessizlikte huzur bul.
Gönüllü kan ver.
Evine çiçek götür.

Günahımı çektim affet
Ateşimi yeniden yak
Ben sensiz bir hiçim
Ne olur inadı bırak

Her gece düşümde
Seni misafir ettim
Dayanacak gücüm yok
Ben bu hasretten bittim

Bu yürek bu sevdayı
Söyle nasıl terk etsin
Nereye gidersen git
Sen bana emanetsin

İzin ver
Boynuna sarılayım
İzin ver
Yanına kıvrılayım
Senle dargın kalamam
İzin ver
Yine senin olayım

Hakkı YALÇIN