Gazetecilik

Gazeteciliğin temiz bir Türkçe'yle karnı doyardı da, önce şarap mahzenlerindeki aç gözlü yayın yönetmenleriyle yol ayrımına girdi.
Sonra kompleksli cahillerle kalite deniz seviyesinin altına indi.
Bataklık ağızlı adamlarla medyanın içinde çeteler kuruldu, değerler vuruldu.
Televizyonlarda her role müsait soytarılarla da ahlaksızlık tavan yaptı.
***
Ayıplarından utanmayan yüzsüzler ülkesinde her türlü kötülüğe arka çıkma modeli oluştu da, adına reyting dediler.
Reyting uğruna onurlu bir mesleği maskara ettiler.
Oysa bu mesleğin kitabında ahlaktır anlamlı olan, reyting değil.
Ahlak güvercindir. Reyting yarasa.
Ahlak iyilik ve güzellik biriktiren gönül kumbarası.
Reyting toplumun ruhunu bozan yazar kasa.
***
İnsanların yıllarca çalışarak elde edemediği köşelerin popüler edepsizlere sebil edildiğini görünce kahroluyorum.
Soytarı sahnelerinde peydahlanan imitasyon starların lüks villalarda oturduğu bir ülkede, temiz Türkçe'yle karnını doyuran o namuslu gazetecileri özlüyorum.
***
Çocuklar; dünyadaki yalnız yolculuğumuza anlam katmamız için en değerli gerçeklerdir.
Ama çocukları sadece taciz ederek katletmiyorlar. Bu mesleğin zehirli şırıngalarını onlara enjekte ettiriyoruz.
Ettirenlere izin veriyoruz.
O yüzden gazetecilik mesleğinin bir devrime ihtiyacı var.
***
Dünyaca ünlü sinema sanatçısı Morgan Freeman'ın unutulmaz sözü.
"Ne zamanki Afrikalı anneler çocuklarına, 'tabağınızdaki bitirin' diyecek. İşte o zaman dünya gerçekten yaşanır hale gelecek." Bu da bizim sözümüz olsun.
"Ne zaman ki gazetelerde, televizyonlarda ahlaksızlığın, züppeliğin ve cehalet çetelerinin beli kırılacak.
O zaman bu meslek yeniden ceket ilikleten saygıya kavuşacak."
BAKIRKÖY BELEDİYESİ
Bakırköy'de çocuklara ait tek spor tesisini yıkarak başı göğe eren belediye başkanı Bülent Kerimoğlu'nun bir açıklamasını okudum.
"Menfaat gruplarının yarasına bastık hedef olduk!" Yıllardır kendi yönetimleri altında tutulan bir ilçede spor tesisini yerle bir etmenin nasıl bir menfaat grubuyla ilişkisi olabilir? Madem öyle o menfaat grubuna kim yol verdi?
Ayrıca Bülent Bey söylesin de, Bakırköy halkı bu kadar kolay kebapçı ve kafe ruhsatı dağıtılmanın sırrını da öğrensin. Menfaatlerine mahsuben!
MUTLULUK TAKVİMİ
Dökülen yaprakların resmini çek.
Popüler değil saygın ol.
Tuzu ve şekeri az kullan.
İsimsiz mektuplar
Gibi bakardık
Hatıra defteri
Hasretin dili
Aşka açılırdı
Bütün perdeler
İçinden ağlardı
Sevda mendili
Bir sevda treninden
Zamansız indik
Ömürlük şarkıların
Nağmesi bizdik
Maziyi özleyen
Aşk yolcuları
O trene binmek için
Neler vermezdik
Hakkı YALÇIN