Yazılırken de kolay okunurken de.
Annelere sorun o acıyı babaya, kardeşlere.
Ve sorumsuzluğun adını "kaza" koyan düzene sorun.
Otobüs şirketleri bu acının neresindedir?
Hiçbir sınavdan geçirmedikleri şoförleri direksiyona geçirmek onlar için ne ifade eder?
İnsanların canı gittikten sonra, o canların bedelini ödemek kaç para eder?
***
Ne çok can kaybediyoruz, ne çok sorumsuzluk haberleri okuyoruz.
Çiçekler kuruduktan sonra su vermenin metodunu üretenler, cinayetlere bile kaza süsü verenler için böyle haberler "dramatik bir hayat öyküsünden" başka nedir?
Her şeyin adını kader koyanlar, insanların kaderine temlik koyacak kadar güçlü mü sayıyorlar kendilerini?
***
Kazaları oluşturma sebepleri üzerine çalışan bir sistem biliyor musunuz?
Bilseniz de "Merak etmeyin bir şey olmaz" diyenlerin karşısında gücü olduğunu mu zannediyorsunuz?
Adaletin yerini bulmadığı kaza süslü cinayetlerde, öneriler mi yerini bulacak?
8 öğrenci daha!
Söylemesi ne kadar kolay da, acısı ne kadar derin.
Sorumsuzluğun, boş vermişliğin ve ucuzculuğun önüne geçmek için, daha ne kadar haykırmak gerekiyor?
***
Çocuklarımızın canını alan koşulları üretenler.
O çocukların ölümüyle yüzleşmedikçe...
Daha çok can vereceğiz.
***
Aman ha!
Kazaları bu kadar büyütmek bile eleştiri sebebidir.
Bu kaderci ülkede!
