Tarihi 18 Mayıs 2013

Gereği düşünüldü...

Çalışan anneyim ve suçluyum...
Öyle ki çocuğumla gün içerisindeki ayrılık sürem 6 saat. Sosyal hayatım yok. Alışverişim yok. Ayaklarımı uzatıp 10 dakika yalnız kalmışlığım hiç yok!!! Ee niye kendimi suçlu hissediyorum. Günlerdir kafamı yoruyor sürekli kendimi sorguluyorum, kitaplar okuyor, internetten araştırmalar yapıyorum.
Çalışan kadınlar ile konuşmaya başladığımda yalnız olmadığımı anladım ama bu suçu bize kim yüklüyor buldum!!!
İçimdeki MükeMMel kadın...
Herkese, her yere yetişmeliyim, yetmeliyim duygusu önce fark ettirmeden tüketiyor ve ardından insafsızca tüketiyor.
Kocamı mutlu etmeliyim, kayınvalideme iyi bir gelin olmalıyım, arkadaşlarımı evde 4/4 lük bir sofrayla karşılaşmalıyım, kendimi ihmal etmemeliyim, çocuğuma iyi anne olmalıyım, yemeklerini, çamaşırlarını ben yıkamalıyım, her gün parkta 30 kere onunla kaymalıyım, ağlama krizlerine girdiğinde ağlamadan sakin sakin cevap vermeliyim, onu hasta etmemeliyim, evdeki dolapların çekmecelerin düzenini ben oluşturmalıyım, markete ben gitmeliyimvs vs vs...
Okurken yoruldunuz değil mi?
Bütün kadınların içindeki o MükeMMel kadın isteğinin tekeri patlatıyor. Bir anda kendinizi içinden çıkılmaz bir girdabın içinde deli dumrul bir hale getirebiliyor.
Çalışan anneler kadınlar biraz nefes alıp rahatlayın dünyanın en MükeMMel annesi, kadını bile olsanız kimse size madalya takmayacak ve hep o bir yerlere yetişme, herşeyi çarçabuk yetiştirme derdinde yine de çabalarınıza kusur bulunacak.
Tükettiğiniz size varolabilesiniz diye bahşedilen ve özenle bakmanız emredilen bedeniniz, aklınız, ruhunuz olacak. Derin bir nefes alın...
Değerlerinizi keşfedin ve nasıl bir anne olacağınıza karar verin. Nasıl bir anne olacağınıza karar vermek, çocuğunuzun sağlıklı ve mutlu olduğundan nasıl emin olacağınızı sağlar.
Siz mutlu olmazsanız, yeterli uyku, beslenme, egzersiz yapmadan birbirini kovalayan günlerin kölesi olup telaşlarla ömrünüzü heder ederseniz öncelikle hayatın en küçük tatlarından bile keyif almanın zevkini hiç tanıyamayacaksınız. Üstelik hayat denilen bu yazgı zaten o küçük tatlı anlardan ibaret. Nasıl bir toplumun en küçük birimi ailelerden oluşuyorsa hayatın anlamı da anların içinde ne kadar mutlu olduğumuza bağlıdır. Gerçek saadete kavuşmak için öncelikle çekirdek yuvamızda huzur bulmalıyız. Bilin ki sizin mutluluğunuz ailenizin mutluluğudur.
Sürekli düşünüyorum ben çalısırken çoçuğum gelişimi gecikiyor mu? Hayır!
Anne çalışırken çocuk aç mı açıkta mı kalıyor?
Hayır!
Çocuğunu evde bir bakıcı ya da bir aile büyüğü ile bırakmak zorunda kalan, tüm bakımı ile ilgilenemeyen, ona yemek yapamayan bir anne, bir süre sonra sanırım kendini yetersiz hissetmeye başlıyor. "İyi anne" olmayı, ev işleriyle uğraşıp çocuğu ile evde ilgilenmek olarak gören anneler yanlış bir algıya düşebiliyor. Çünkü şayet çalışan anne, çocuğuna dengeli ve yeterli bir şekilde ilgi gösterdiği zaman çocuğunun ruhsal ve bedensel gelişimi için gerekli katkıyı sağlamış oluyor. Ama en mühim gıdanın sevgi ve anlayış olduğu hiç unutulmamalı. Çocukla geçirilen zamanda çocuğunu yakından tanıyıp onun ilgi alanlarını keşfedip o konuya yönelmesi için teşvik etmeyi becerebilmek bir anne için en büyük yetenek.