Haberler


Ekrem Kızıltaş

Biz ve onlar…

Sırbistan ve Kosova arasında ABD'de imzalanan 'ekonomik normalleşme' anlaşmasında ülkesinin İsrail büyükelçiliğini Kudüs'e taşımaya da imza attığını öğrenen Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic'in şaşkın tavrı, düşündürücü idi.

İki ülke arasında normalleşme sağlayan ABD'nin, Kosova Başbakanı Avdullah Hoti'ye sürprizlerini henüz bilmiyoruz…

Ancak, uluslararası ilişkilerde kurallardan çok güçten doğan baskının egemen olduğunu yansıtan bu tablo, her şeyin yolunda olduğu masalları anlatanları açıkça yalanlıyor.

Güç işin bir yönü. Sömürü mantığının hiç değişmeyen tabiatı ise işin esası…

SSCB'nin dağılmasıyla serbest piyasa ekonomisine geçişlerin başladığı 90'ların başında uğradığımız Macaristan'ın durumu, sömürücülerin kar dışında kutsal tanımadıklarını gösteriyordu.

Fabrikaları kapanan Macaristan, yatırımlarıyla bunları çalıştıracak Batılı sermayedarları bekliyordu. Ama, sosyalizmin pençesinden kurtulmuş kardeşlerine yardım için gelmesi beklenenler gelmek bilmezken, müşteri bekleyen tesislerin fiyatı da sürekli düşüyordu…

O günlerde uluslararası bir basın grubunun Macaristan'ın önemli gazetelerinden birisi olan Magyar Nemzet'e ortak olup yatırım yapması, dikkat çekici bir gelişmeydi. Görüştüğümüz bakanlardan birisi bunu, 'medyaya fabrikalarımızı daha ucuza kapatmak için yatırım yapıyorlar' şeklinde açıklamıştı.

Aynı dönemde müracaat ettiğimiz halde bizden önce Avrupa Birliği'ne alınan Yunanistan'ın içine düştüğü durum da, sömürücülerin din, dil, ırk ya da başka bir ayrım yapmadıklarının açık delillerinden…

Bugün bize efelenmeye çalışan ve adeta iflas etmiş bir durumda bulunan Yunanistan'ın durumunu gösteren ilgi çekici fıkralardan birisinin, 'Yunanlılar plajlarının da satıldığının henüz farkında değil' olduğunu hatırlatmak, meseleyi kavramak için yeterli.

Macaristan ve Yunanistan'ın yaşadıklarının benzerlerini yaşayan çok ülke var. Yaşananlar, muhataplarının 'kara kaşına kara gözüne' aldırmayan Batılıların, kimsenin gözünün yaşına bakmadıklarının da ispatı.

Değişmeyenler…

Son dönemlerde yaşadıklarımızla kendinden olmayana sırtlanlar gibi davrandığına şahit olduğumuz Batı, kendinden olduğu düşünülenlere de çok farklı davranmıyor yani.

Osmanlı'nın yıkılış sebepleri babından sayılabilecek çok şey vardır. Bunlara, Osmanlı Devleti'nin idaresi altındaki coğrafyayı sömürmemesinin, Batılı emperyalistlerce 'kötü örnek' olarak görülmesini de ilave edebiliriz.

Egemen olduğu bölgelere, vergi ya da başka şekilde aldıklarından çok daha fazlasını harcayan ve insanların memnuniyetini esas alan Osmanlı'ya husumet duymaları normaldi. Onlar, ele geçirdikleri coğrafyaların zenginliklerini kendi ülkelerine aktarıyor ve insanlara da olmadık zulümler yapıyorlardı çünkü.

Bu durumun çöküşün sebeplerinden birisi olup olmadığı tarihçilerin araştırması gereken bir konu. Ancak benzer durumun artık Türkiye için de söz konusu olduğunun altını kuvvetlice çizmek gerek…

Özellikle son yıllardaki gelişmeler, kendi ayaklarımız üzerinde durma kararlılığımız sebebiyle birilerinin husumetini çektiğimizi gösteriyor. Türkiye'nin temasta bulunduğu diğer ülkelere de kendi ayakları üzerinde durmalarını tavsiye etmesi ve bunu teşviki, husumeti daha artırıyor.

Bizim gibi onlar da değişmemiş belli ki…

'Madem sömürmüyorsun, bizim sömürümüze mani olma' diyenlerin, kurum ya da kural tanımadan bastırıp durmaları biraz da bundan.

Yaşanabilir bir dünyanın tesisi için doğru olanı yapmaya çalışan ülkemizin temel sıkıntısı ise sömürü zihniyetinin içimizdeki uzantıları…

DİĞER YAZILAR İLERİ
DİĞER
Güzel oyuncu ile ünlü yönetmenin 11 yıllık evliliği meğer geçen yıl sessiz sedasız bitmiş! "Evlenmek kadar boşanmak da zor"
Hazal Kaya'nın annesi kiracısıyla birbirine girdi! Herkes pencereye koştu! "Ya15 bin lira yatır ya da çık"
Bahar dizisinde Evren Hoca'ya kısmet çıktı! Kadroyu şenlendirecek yeni transfer açıklandı
A101'de haftalık indirim başladı! 5-9 Mayıs aktüel ürünler FİYAT LİSTESİ! 607 TL'den 399'a düştü
Türkiye’nin gezilecek en güzel yerleri! Bu mekanları ölmeden önce mutlaka ziyaret edin
Hangi filmde Münir Özkul'un canlandırdığı karakterin adı Mahmut değildir?
Kuran-ı Kerim'de adı geçen tek ay hangisidir?
GÜNÜN MANŞETLERİ
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.