Zeytin Dalı Harekatı'nın ilk günlerinde 'mecburen' destek açıklamaları yapmaya başladıklarında, CHP'lilerin gerçek yüzlerini ne zaman göstermeye başlayacakları merak ediliyordu...
New York Times'ta yer alan CHP Kilis İl Başkanı Mehmet Akif Perker'in Afrin Harekatı ile ilgili: "Savaşa karşı olan bir partiyiz, ancak milliyetçi gururun yüksek olduğu böylesi bir zamanda [Harekata] karşı olmak halktan çok fazla reaksiyon görür" şeklindeki sözleri, meselenin tam olarak izahı.
Dursun Çiçek gibi: "Terör odakları temizlenmez ise Gaziantep, Şanlıurfa ve Hatay da tehdit altına girebilir. Afrin Harekatı Türkiye'nin güvenliği için yapılıyor" diyen isimler var CHP'de.
Ancak Suriye'nin kuzeyinde birilerince oluşturulmaya çalışılan terör koridoruna oldukça sıcak bakan CHP'liler olduğu da bir sır değil.
PKK konusunda ikircikli tavırlar olan CHP'de, PYD/YPG konusuna doğrudan taraf olan ve bu örgüt üzerinden gerçekleştirilmeye çalışılan hedefleri kendi hedefleri gibi görenler de var. Bunlar, 'savaşa karşı olduklarını' söyleseler de, esas olarak Afrin'e yönelik Zeytin Dalı Harekatı'na karşılar.
Zeytin Dalı Harekatı'nı 'gereksiz' gören ve 'Türkiye bu operasyondan bir şey kazanamaz' diyen Tuncay Özkan bir örnek mesela. Yine Eren Erdem, Aykut Erdoğdu ve Aytuğ Atıcı gibi isimler de listeye ilave edilebilir.
Ancak en önemli çıkışlardan birisi, vaktiyle Musul Konsolosluğu yapmış olan bir milletvekilinden geldi. 'Bölge ile alakalı her şeyi herkesten çok daha iyi bilen(!)' eski konsolos, TSK'nin beraberce harekat yürüttüğü Özgür Suriye Ordusu'nun temelinin El Kaide'ye dayandığı yalanını üfürdü.
Eski konsolos, nasıl olup da başında bulunduğu Musul Konsolosluğunun DEAŞ tarafından ele geçirilmesine engel olamadığı sorularına tatmin edici cevap veremeyişi ile tanınan birisi.
ÇAMUR AT İZİ KALSIN...
Konuşmalarını dinlerken, 'bu adam Suriye milletvekili mi acaba' diye merak ettiren bu kişinin, ÖSO'ya yönelik iftirası, aleyhte bir şeyler uydurabilmek kaygısı ile alakalıydı belli ki. Özgür Suriye Ordusu'nun, hedefleri ülkelerini işgalden ve totaliter bir yönetimden kurtarmak olan Suriye'nin her kesimine mensup kişilerden oluştuğunu o da biliyordu çünkü...
Afrin'e yönelik Zeytin Dalı Harekatı'na "sınırlarımızda milli bir sorun var" diyerek açık destek verse de, Harekatı karalayabilmek için aradığı bahaneyi bulduğunu düşünen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da, topa girmekte gecikmedi. Milletvekilinin sözlerini onaylamakla yetinmeyip, lider olmanın gereğini de yerine getirdi ve konuyu biraz daha ileriye taşıdı...
'TSK'nın Zeytin Dalı Harekatı sırasında neden ÖSO ile beraber hareket ettiği' sorusu, Zeytin Dalı Harekatı'nı itibarsızlaştırma gayretiyle sorulmuş bir soru. Fırat Kalkanı Harekatı sırasında da, 'neden Türkiye'deki Suriyeliler gidip cephelerde savaşmıyor?' şeklinde soruyorlardı.
Konsolos eskisi: "Bizim Mehmetimiz El Bab'da, Suriye'de şehit oluyor.
Ama Türkiye'ye gelen Suriyeli erkekler kafelerde, pub'larda geziyor..." dediği sıralarda, TSK ile Fırat Kalkanı Harekatı'nı gerçekleştiren ÖSO'nun 600 civarında şehit verdiğini biliyordu aslında...
Özgür Suriye Ordusu katılmasa, 'neden yok?' diye soracaklardı... Katıldığı için 'neden varlar?' diye soruyorlar...
Kılıçdaroğlu ve diğerleri, Suriye'deki bir bölgeyi teröristlerden temizlemek için yapılan bir harekatın yerel güçlerle beraber yürütülmesinin stratejik önemini biliyorlar aslında.
İşin özeti şu: Aslında çoğu öyle düşünse de, CHP'liler Zeytin Dalı Harekatına doğrudan karşı çıkamıyorlar. Milletimizin bütünüyle benimsediği harekatı karalayabilmek için kullanabilecekleri malzeme bulamadıkları için de, saçmalama yolunu tercih ediyorlar...