Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 16 Ocak 2018

Mesele zihniyette...

Bu durumlarda 'dakika bir, gol bir!' denilir galiba. Daha başkanlığı kutlamaya vakit bulamadan, CHP'nin yeni İstanbul İl Başkanı hakkında soruşturma başlatılmış.
"PKK ve DHKP/C'nin propagandasını yapmak", "Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve kurumlarını alenen aşağılamak" ve "Cumhurbaşkanına hakaret" iddiaları ile başlatılan soruşturmanın gerekçesi, yeni başkanın daha önce Twitter üzerinden attığı mesajlar.
Ermeni meselesinden başlayıp, dini inançlarla ilgili olanına ve bu arada vatandaşı olduğu devleti katilden de öte 'seri katil' ilan edenine kadar bir dizi ilgi çekici mesaj göndermiş yeni başkan.
Bu mesajların gösterdiği temel gerçek şu: Kendisi ile barışık olup olmadığını bilmediğimiz yeni başkan, belli ki içinde yaşadığı insanların değerleri ile kavgalı olduğu gibi, tartışmalı tarihi ve aktüel konularda da genel eğilimden yana değil.
CHP'li birçok ismin ortak özelliğini yansıtıyor gibi gözüken bu durumun tek farkı şu: Yeni başkan marjinal takılma konusunda birçoklarından bir tık hatta daha fazla ileride...
Türkiye'nin ana muhalefet partisinin İstanbul il başkanı olmak, basit bir şey değil aslında. Tabii ki niyet siyaset yapmak ise. Türkiye'nin adeta genişçe bir özeti olan İstanbul, hemen her konunun olduğu gibi siyasetin de belirli ölçüde merkezidir ve partilerin burada gösterecekleri performansın ciddi manada bir değeri vardır.
Söze geldi mi bu ülkenin ekseriyetinin oylarına talip olduğunu söyleyen bir partinin, İstanbul gibi bir ile bu ülkenin büyük çoğunluğunun görüşleri ile taban tabana zıt görüşleri olan birisini başkan olarak getirmesi, ilgi çekici bir durum.
Bu bir anlamda çoğunluğa hitap etme konusunda CHP'nin farklı düşündüğünün göstergesi olabilir. Ama konu galiba daha çok CHP içindeki dengeler ve bazı isimlerin parti içindeki geleceğe yönelik hesapları ile ilgili...

FATURA CHP'YE DÖNER...
Bütün başarısı 'başarısızlık' olan bir genel başkanın ve etrafındakilerin, nasıl olsa iktidara gelebilme diye bir hesapları da olmadığı için, muhalefette olmanın tadını rahat rahat çıkarmak istediklerini düşünebiliriz.
CHP'lilerin yeni İstanbul İl Başkanları hakkında ne düşündüklerini ve memnun olup olmadıklarını, önümüzdeki günlerde öğreniriz. Ancak anlaşıldığı kadarıyla, partilerinin İstanbul teşkilatına başkan olarak seçtikleri isim, parti tabanından ziyade partinin marjinal unsurlarının sözcüsü olmaya daha yatkın...
Önceden gönderdiği mesajları konusunda ne söyleyeceğini ve bu görüşlerini halen muhafaza edip etmediğini, bilmiyoruz. Ancak görüş dediğimiz şeyin öyle akşamdan sabaha değişmeyeceğini ve ne kadar rol yapmaya kalkışırsa kalkışsınlar, insanların davranışları ile kendilerini ele vereceklerini biliyoruz.
CHP'nin yeni İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nun ülke vatandaşı olan başka bazı kişiler tarafından da paylaşılabileceğini bildiğimiz mesajlarının içerikleri ile ilgili çok şey söylenebilir.
Ancak, söylenecek şeylerin bu görüşlere sahip olanlar nezdinde herhangi bir anlamı olmayacağını da biliyoruz tabii.
Ermeni meselesinin uzun uzun ve dikkatle tartışılması gereken bir mesele olduğunu ve birilerinin ortaya çıkıp söylediklerinin herhangi bir anlamı olmadığını, hatırlatalım yine de...
Bu arada gaza gelip devleti 'seri katillikle' itham eden birisinin, bu sözlerin eninde sonunda İstanbul İl Başkanı olduğu partiye döneceğini de hesap etmesi gerekir aslında. Bu hususu genel başkanına sorabilir mesela... Daha çok partisinin marifeti olan hususlarda hesabı başkalarına ödetme derdinde gibi yeni başkan. Genel başkanlarının da yapmaya çalıştığı gibi.. Bütün mesele zihniyette... Ve CHP'nin çelik çekirdeğinin zihniyeti de böyle işte...