Zaman zaman "araştırmacı-yazar" kimliğiyle gazetelere, televizyonlara çıkıp iddialı açıklamalar yapar. "Derin devlet" yapısı ve istihbarat örgütleri gibi konularda ilginç fikirleri var. Aziz Nesin için ölüm fermanı çıkarıldığını, Madımak olayından 28 gün önce basına açıklamıştı.
Erbakan Hükümeti döneminde PKK'nın silah bırakması için "arabuluculuk" yaptı.
CIA eski Ortadoğu Şefi Graham Füller'in "Türkiye'nin Kürt Meselesi" isimli kitabında da onun bu girişiminden söz edilir.
Uğur Mumcu suikastı, PKK ve yabancı istihbarat örgütleri konusunda İsmail Nacar'la uzun sayılabilecek bir görüşme yaptık.
İşte o görüşmede anlattıklarından özetler:
"Uğur Mumcu'yu ortadan kaldıran odaklar hala faal. Şu anda PKK'nın silah bırakmasını önlemek için çalışıyorlar.
1970'lerden itibaren bütün faili meçhul cinayetlerde MOSSAD ve CIA parmağı var.
Bu örgütler Türk istihbaratına da sızdı.
"Erbakan Hoca PKK meselesini halletmek istiyordu. Bunu engellemek için MOSSAD ve CIA aktif olarak devreye girmişti.
Görüşmenin başarıyla sonuçlanmasını engellediler. Bizzat Graham Füller'in bilgisi dahilinde olan şeyler. Zaten bunu kendi kitabında yazmıştır."
"SAVAK şahın istihbarat örgütüydü.
Humeyni SAVAK'ı lağvedince, yeni istihbarat örgütü SAVAMA'yı organize edebilmek için 'dindar biridir' diye bir tümgenerali görevlendirdiler. Türkiye'de Hizbullah, İslami Hareket, Kudüs Ordusu gibi örgütleri de SAVAMA'nın içerisindeki SAVAK kalıntıları kurdu. Hepsinin MOSSAD ile bağlantısı var. Ben Türkiye'deki dini grupları iyi biliyorum. Bütün bu grupların böylesine profesyonel bir suikastı (Uğur Mumcu) yapmalarına imkan yok. Olayın arkasında İran olduğu iddia ediliyor.
Hizbullah taşeron olarak kullanılmış olabilir. Çünkü İran yönetimi SAVAMA'ya hakim değildir. O kişiler de CIA ve MOSSAD tarafından kullanılıyor."
Bizdeki istihbarat örgütleri içerisinde CIA ve MOSSAD'la bağlantılı yapılar bazen İslamcıları tehdit olarak gösteriyor, bazen komünistleri. 12 Eylül öncesi biz zannediyorduk ki, komünistleri KGB yönlendiriyor. Oysa hiç alakası yok.
Tamamen Batı istihbarat örgütleri yönlendiriyormuş. Merhum Sabancı suikastının arkasında KGB mi var? Hayır.
Tamamen batı örgütlerinin yönlendirmesiyle yapılan bir suikast..."
...Ve bu bilgiler ışığında güncel bir analiz yapıyor İsmail Nacar: Mumcu'yu ortadan kaldıran odaklarla PKK'yı yönlendiren, barış olmaması için, silah bırakmamaları için çalışan odaklar aynı. Hepsi CIA ve MOSSAD tarafından yönlendiriliyor. Bizdeki 'derin' çevreleri yönlendiren de onlar. Çünkü Türkiye'nin büyümesi ve güçlenmesi işlerine gelmiyor. MOSSAD da onlar adına iş yapıyor. Çünkü İsrail kurulduğu günden beri bu bölgenin karışmasını istiyor. Şu anda da etnik bir çatışma için çaba gösteriyor. Hem İran'ı hem Türkiye'yi kaşıyorlar. Mezhep çatışması ne kadar güçlü olursa, İsrail kendisini o kadar güvende hissedecek."
Nacar, mevcut hükümeti yıpratacak tek şeyin PKK sorunu olduğuna dikkat çekiyor:
Kandil'le dolaylı yoldan görüşüyorum.
PKK'nın içerisinde de Suriye ve MOSSAD'la irtibatlı olanlar var. Onlar barış istemiyor.
Şunu aklımızdan çıkarmayalım: Türkiye'deki ve bölgemizdeki hiçbir olayı tek başına bir terör örgütü veya bir ülke ile izah edilemez..."
...Ve son olarak Uğur Mumcu ile Atatürk Bulvarı üzerinde ayak üstü yaptığı sohbeti aktarıyor İsmail Nacar: Uğur Mumcu ile karşılaştık. Suikastten 10 gün önceydi.
Kendisini endişeli gördüm. Zannettim ki, tarikatçı çevrelerden çekiniyor. 'Ben onları yakından tanırım. Sana bir zararları gelmez.
Onlar için ağır şeyler yazıyorum. Bir şey yapsalar şimdiye kadar bana yaparlardı' dedim. 'Yok Sayın Nacar benim endişem onlarla ilgili değil. PKK ile MİT arasındaki irtibatı araştırıyorum. MOSSAD'ın da Öcalan'a para verdiği yolunda bilgi var elimde. Bir tehlike gelirse oradan gelir' dedi."