Tarihi 18 Aralık 2023

Isısrael ve beyinsiz ABD

AMERİKA artık aptal ve ahmaklıktan daha öte bir boyuta geçti. Bir ayağı çukurda bunak ve beyni pörsümüş bir başkanın peşinden giderek uçurumdan atlayan bir beyinsiz moduna geçti. Bunun açılımını yapacağız. Ancak önce beni kahreden ve rüyalarıma girip perişan eden görüntülere geçelim. Bazı fotoğraflar vardı biliyorsunuz.
İsrail ordusu Gazze'de önüne gelen yüzlerce sivili toplayıp çırılçıplak soyarak boş arazilere götürüyor yere diz çöktürüyordu. Arkalarında ellerinde silahlarla İsrail askerleri ayakta poz veriyordu. Tam bir NAZİSREAL kampı görüntüsüydü. O sivillerin akıbeti bilinmiyor.
Sosyal medyada iki ayrı fotoğrafı alt alta yayınlayarak soruyorlardı. "Bir fark var mı?" diye. Üstteki fotoğrafta İsrail askerlerinin boş arazide çırılçıplak soyup, kafalarına silah dayayarak poz verdiği o fotoğraf vardı. Alttaki fotoğrafta ise bizim DEAŞ dediğimiz Batılıların "ISIS" adını taktığı o MOSSAD-CIA tarafından kurulmuş terör örgütü üyelerinin boş arazide diz çöktürüp kafalarına silah dayadığı sivil insanlar vardı. Ben bir fark göremedim iki fotoğrafta da. İsrail tam bir ISISRAEL olmuştu. Yöntemleri, verdikleri pozlar aynıydı.
Zaten DEAŞ yani ISIS İsrail'i destekliyordu.
Gazze katliamları patlak verdikten sonra "Filistinliler mürted yani dinden çıkmışlardır. Onların katli vaciptir" diye bildiri yayınlıyordu. Kaçıp kurtulan ve beyaz bayrak sallayan İsrailli rehineleri bile "Filistinli" niyetine öldürecek kadar gözü dönmüş bir barbar Şeytanyahu Siyonizmi vardı ortada. Bir dostum başka bir video gönderdi. Dehşete kapıldım. Yine DEAŞvari bir manzarayı gösteriyordu. İsrail askerleri gözleri bağlı sivil Filistinlileri bir binadan tek tek çıkarıyordu. Sokakta açılan devasa bir çukurun başına getirip aşağı itiyor ve sonrasında tarıyordu. Bu satırları yazarken bile tüylerim diken diken oluyor. Büyük acı çekiyorum. O çukurda yüzlerce ceset vardı. Belki içlerinden bazıları yaralıydı ve diri diri gömüldüler. Bir kere izledim, bir daha bakamadım o videoya.
Gece rüyalarıma giriyor, kabuslar görüyorum, titreyerek uyanıyorum. "Ya Rabbi bu ne zulüm. Bu ne insanlık dışı katliam" diyerek gözyaşı döküyorum. Gündüz dahi sürekli o görüntüler gözümün önüne geliyor haftalardır. Perişan oluyorum.
Ve tabii ki kadınlar... Çocuklar... Bebekler...
Artık sayamıyoruz kaç bin oldu. İşte beyinsiz Amerika bu dehşet ötesi manzaraya izin verip, destek olup, İsrail ordusunun kullanımına sunmak üzere o bebelerin üzerine atılması için binlerce bombayı Tel-Aviv'e göndererek bu vahşete ortak oldu. Artık tüm dünyada parlamentolarda dahi milletvekilleri, siyasiler kürsüye çıkıp "Ben bu katliama ortak olmadığımı ilan ediyorum" diye konuşma yapmak zorunda kalıyor. Dün İngiltere parlamentosunda bir milletvekili avaz avaz böyle bağırıyordu. Avrupa Parlamentosunda konuşan Belçikalı üye milletvekili Marc Botenga ise İsrail'i destekleyen ve silah yağdıran Avrupa'ya veryansın ediyordu. "7 bin 700'ü aştı Gazze'deki çocuk ölümleri. Size cevap bile vermek istemiyorum. Çünkü sizinle benim aramda siyasi farklılık yok. En basit haliyle İNSANLIK farkı var" diyordu. Artık bu ISISRAEL katliamlarının benzeri olmayan bir noktaya geldiğini, bunu destekleyip, ortak olanların 8 milyarlık dünyada tüm kalplerde "HAYVAN" yerine bile konmayacağını, o yüzden "İnsanlıktan çıkanların" yeryüzünün her köşesinde vicdanlarda mahkum olacağını bilenler hızla artıyordu. Beyinsiz-Bunak Biden yönetimi 15 üyeli BM Güvenlik Konseyi'nde "Gazze'ye insani yardımların erişimi, sivillerin korunması ve İsrailli rehinelerin derhal serbest bırakılması çağrısının"da yer aldığı tasarıyı tek başına veto etti. Bu "İnsani yardım gitmesin, İsrail kadınları, çocukları, bebekleri öldürmeye" devam etsin demekti. ABD, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne 90 ülke tarafından sunulan ve Gazze'de acil ateşkes talep edilen karar tasarısını da tek başına veto ederek tüm dünyayı bir kez daha karşısına aldı. Katil ve barbar ISISRAEL'den kucak dolusu sevgi ve teşekkür gelirken, Beyinsiz Biden yönetiminin verdiği karar yine "Öldürün, önünüze geleni öldürün" demekti. ABD tarihinde hiç bu kadar "ALÇAK ve CANİ" bir katliam ortağı durumuna düşürülmemişti. Artık kimseye "İnsan hakları ve demokrasi" dersi verecek, hukuktan bahsedecek bir ülke değildi. Bundan sonra bu konularda yayınlayacağı her rapora, tüm dünyada en ağır küfürler savrulacak zavallı bir bebekçocuk katili ve savaş suçu ortağı ülkeydi. Tüm yeryüzünde yalnızlaştıklarını, çığ gibi büyüyen öfke ve nefretin başka bir dünya doğurduğunu görüyorlardı. Bu yönde yönetime ağır eleştiriler yapanlar, raporlar gırla gidiyordu. "Süper güç" iddiası, cücük kadar İsrail'e dış politikada esir düşüp, sınırsız teslimiyet nedeniyle "Süper Ahmak"tan evrilip, katillerin ortağı "Süper Beyinsiz"e geçiş yapıyordu.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN