REUTERS haber ajansı ilk kurulduğunda borsa işlerine ağırlık veriyordu. Kurucusu dünyanın en zengin Siyonist ailesi Rotschild hanedanıydı. Avrupa başkentlerinden güvercinlerle borsalardaki iniş çıkışları Londra'ya bildiriyordu. Kağıttan para kazanan tefeci sahibi de ona göre gardını alarak yatırım yapıyordu. Fransızlar, İngilizlerin üzerine yürüdüğünde bu aile Londra'daydı.
Waterloo Savaşı üç günlük mesafede yapıldı. Kazanan kimdi? Bunu Londra'da kimse bilmiyordu. Çünkü haber 3 gün sonra gelecekti. Londralı işadamları "Reuters'in sahibinin güvercinleri var.
O birkaç saatte öğrenir savaşı kimin kazandığını. Eğer hisselerini satıyorsa Fransa kazanmış demektir. Hisse topluyorsa galip İngiltere'dir. Onu takip edelim. Anlarız sonucu ve ona göre hareket ederiz" dediler. Takip ettiler.
Baktılar Reuters'ın sahibi hisselerini satıyor "Eyvah, haberi almış. İngiltere mağlup ki, hisselerini satıyor" diye paniğe kapılarak bütün işadamları hisselerini üç kuruşa elden çıkardı. Tüm ülkede şirketlerin tamamının hisseleri dibe vurunca, Reuters'ın sahibi ertesi gün tümünü üç kuruşa satın alarak topladı. Aslında ters köşe yapmış, tüm işadamlarının kendini takip ettiğini görerek bundan yararlanmıştı. Neredeyse İngiltere'nin sahibi olmuştu. Bugün o Reuters'ın dünya çapında ajans olmasının ardından işte böyle sahtekarlıkla kurulan Para İmparatorluğu'nun gücü vardır.
Üçkağıtçılıkla büyüyen zengin ailenin kurucusu olduğu, gazetecilik şerefi yoksunu Reuters seçim öncesinde iş ilanı veriyordu.
"Erdoğan hakkında hikayeler uyduracak Türk gazeteci" aradıklarını belirtiyordu o ilanda. Erdoğan'a yalan dolanla saldıracak paralı lejyoner ve sahtekar kalem arıyorlardı bu topraklarda. O iş ilanında açık açık Erdoğan'ın suçunu da açıklıyorlardı.
"Erdoğan Türkiye'yi Güney Kafkasya'dan Kuzey Kafkasya'ya uzanan yelpazede iddialı bir diplomatik ve askeri güce dönüştürdü" diye yazarak hem de.
Her fırsatta Türkiye aleyhine yalan haber yayınlamaktan bıkmayan, yayınladıkları iş ilanıyla Türkiye düşmanlığı deşifre olan Reuters yeni bir alçaklığa daha imza attı.
Başkan Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan aleyhinde iftira dolu yalan bir habere utanmaz, arlanmazca sarıldı. Haberin içinde bile kendini yalanlayacak "Aslında böyle bir şey olmamış" diyecek kadar yüzsüz ve şeref yoksunuydu bu ajans. Başkan Erdoğan NATO zirvesine katılacaktı.
Gündemin birinci maddesi Türkiye'nin, İsveç'e NATO üyeliği konusunda koyduğu vetoydu. Reuters çakalları bu zirvede güya yerlerde sürünen pespaye akıllarıyla Erdoğan'ı köşeye sıkıştıracaktı. Besbelli ki, bu küresel sermayenin tetikçiliğine soyunan Reuters'a yalan haberin kurgulanma emrini, küreselcilerin desteklediği Biden hükümeti sipariş vermişti. Onlar da hemen servis edecek kadar alçaklaşmışlardı.
Biden Amerikan Yahudi Kongresi'nde açık açık "Ben Siyonistim" demişti.
Siyonist bir Başkan'dan, Siyonist ajansa gelen rica aslında emirdi. Hemen tetiği çektiler.
Böylece habercilik adı altında bir kez daha sahtekarlık yaparak tarihe geçtiler.
Reuters ve onu yolunda giden Siyonist medya el ele Türkiye'deki son seçimlerde taraf olarak muhalefeti desteklediler. Hep birlikte "2023'te yapılacak en önemli seçimler Türkiye'de gerçekleşecek.
Tüm dünyayı etkileyecek bir seçim" diye ilan ettiler. Haklıydılar. Erdoğan'a yalan haberler üretecek satılık kalem aradıkları iş ilanında boşuna "Erdoğan Türkiye'yi Güney Kafkasya'dan Kuzey Kafkasya'ya uzanan yelpazede iddialı bir diplomatik ve askeri güce dönüştürdü" diyerek suçlamıyorlardı.
Seçimi muhalefet gibi bu zibidi küresel medya da kaybetti. Şimdi Erdoğan'ın bu ülkeye kazandırdığı gücün "Türkiye Yüzyılı"nı başlatacağını onlar da biliyor. Kahırlarından ölmeyi bir kenara bırakın kafalarını duvarlara vurarak geberiyorlar. O yüzden böyle aptalca hatalar yaparak kendilerini dahi içinde yalanladıkları iftira dolu haberlerle saldırıyorlar. NATO zirvesinde gündem belirleyici yine Türkiye olacak. Geçmişte medya yalanları üfleyerek Türkiye'de iktidarları yıkan bu ahmaklar hala uyanamadı.
Eski Türkiye artık yok. Yalan ve dolanlar bu ülkede artık yaprak kımıldatmıyor. Geçti o günler. Ne yaparlarsa yapsınlar, eski alışkanlıklarına, sahtekarlıklarına ne kadar sarılırlarsa sarılsınlar önemli değil. Türkiye ile yaşamayı ve kendi itiraf ettikleri gücü kabullenmek zorundalar. Bu boynu bükük zavallılara, her daim ecdad tokadı atacak güçte bir Türkiye var artık.
Bayramınız mübarek olsun. Hep birlikte, GÜÇLÜ TÜRKİYE ile nice bayramlara...
