Tarihi 11 Ağustos 2019

Gaspçılar işbaşında

PENTAGON, bugün derin Amerika'nın merkezinde yer alıyor. Pentagon'un attığı her adım, derin Amerika'nın kararı... ABD'de her yerde olduğu gibi bu kurum içine de paralel yapılar sızıyor. Şimdi Derin Amerika içindeki bu pararlel sızıntıların hedefinde Türkiye var? Amerikan siyasetine yön veren düşünce kuruluşlarından Centre for Strategic & International Studies (CSIS), şu anda Pentagon'un en güvendiği birim. Bir yıl önce "ABD'nin Doğu Akdeniz'deki stratejik demirleyişini restore etmek" başlığıyla bir rapor yayınladı.
Akdeniz'deki enerji havzasının mutlaka gaspedilmesi gerektiğini açıkça yazdılar. ABD yönetimine de o raporla "En büyük tehlike Türkiye. Mutlaka durdurulmalı ve engellenmeli" çağrısı yaptılar.
CSIS, Pentagon'a sunduğu o raporda, Türkiye'yi Kıbrıs adasından kuşatılmasını, Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarının Ankara'nın elinden mutlaka alınması gerektiğini savundu. Pentagon'un Ortadoğu operasyonlarında adadaki İngiliz üssünün kullanmasını ve Türkiye'nin ekonomik olarak da çökertilmesini istedi. Öyle de oldu. ABD'nin karanlık dehlizlerinden düğmeye basılmasıyla, BAE merkezli başlatılan operasyonda, dolar Türk lirası karşısında yüzde 60 değer kazandı. Şimdi CSIS'ın yeni raporunda yine Türkiye var.
Dolar operasyonuyla Türkiye'ye diz çöktüremediler. Afrin'e girmemiz, Akdeniz'e açılacak PKK koridorunu da toprağa gömdü, sinsi planlara adeta diz çöktürdü. Dolayısıyla Akdeniz'in ABD'nin büyük gölü olması hayalleri tutmadı. Savunma Bakanımız Hulusi Akar'ın KKTC'ye gidip oradan tüm dünyaya sert mesajlar vermesi, "Akdeniz için gereği neyse onu yaparız" demesi bu raporları hazırlayanları deli ediyor. CSIS, Türkiye'ye karşı kurulan DEAŞ'ın tekrar güçlendirilmesi gerektiğini savunuyor. Bu raporun içindeki mesajları doğru okuyan Pentagon da birkaç gün önce, "DEAŞ fiziksel olarak yenilmesinin ardından özellikle Suriye'de isyancı güçler olarak halen büyük bir tehdit. Güçleniyor ve risk oluşturmaya başladı. O nedenle ABD, DEAŞ'la mücadelesine hız kesmeden devam edecek" dedi. Bunun açılımı "DEAŞ'ı ihtiyaç nedeniyle tekrar hortlatıyoruz" demekti. DEAŞ'ın görevi, Suriye'de ele geçirdiği toprakları, sessizce YPG'ye bırakmaktı. Öyle de oldu. DEAŞ'ın Suriye'de ele geçirdiği toprakların yüzde 91'i YPG'ye teslim edildi. Şimdi DEAŞ'ın güçlendiği iddiasıyla, YPG daha da güçlendirilecek ve Türkiye ile çatışma ortamı hazırlanacak. Hedefleri bu!... Ancak YPG'de eğitilmiş PKK'lılar dışında, Amerikan özel kuvvetlerinde görev yapmış askerler de olacak. Yani derin Amerika'daki İsrail yanlısı sızma paraleller, "Türkiye'yi yakın zamanda aslında Amerikan askerleriyle karşı karşıya getirebilir miyiz" diye kirli hesaplar yapıyorlar. Geçtiğimiz hafta New York Times, Trump ile Pentagon ve ABD Dışişleri Bakanlığı arasındaki çatışmaya dikkat çekti. Bakan Pompeo İsrail aşığı ve hizmetçisidir. New York Times, Türkiye'ye yaptırıma karşı çıkan ABD Başkanı Donald Trump'ın, Dışişleri Bakanı Pompeo'nun Ankara ile görüşmelerini kabul etmeyeceğini yazdı. Haberde "Trump, Senatör Lindsey Graham'ı Türkiye için görevlendirdi. Graham da, Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nu aradı. Trump'ın Türkiye konusundaki Dışişleri Bakanı Pompeo değil, Graham" deniyordu. Trump Pompeo'ya güvenmiyor. Büyük ihtimalle onu da bir kenara atıp ekibinden elemek istiyor. Washington'da hergün Ankara çatışması yaşanıyor. Trump ile Pentagon'daki paralel sızma yapıların desteklediği Pompeo arasındaki gerilimin odak noktasında Türkiye'nin olması, CSIS raporunu doğruluyor. O yüzden dikkatli olmalı ve her zaman olduğu gibi tüm hesapları bozacak alternatif planlar yapmalıyız.
Kurban Bayramımız mübarek olsun...