Demirel'in milletvekili "Başbakan'ın Amerika korkusu"nu ahaber'de Yazboz'a açık açık anlatmıştı. Türkiye'de terfi edecek generallerin isimleri Amerika'da belirlenirdi. Haçlı-Siyonist ittifakı Neocon'ların Amerika'daki karargahlarında Genelkurmay'ın 20 yıllık yönetim şemaları yapılırdı. 12 Eylüller, 28 Şubatlar yaşadık. O darbe dönemlerinin tamamında FETÖ bilinir, ancak kimse dokunamazdı. Washington'dan gelen "Dokunma" sinyali çaldığında herkes kafasını kuma gömerdi. Ordumuza ait uçakların ve füzelerin yazılım sistemleri bile Amerika ve İsrail'e aitti. Bir yere füze göndersek, Amerika onu havadayken yakalar, yönünü değiştirirdi. Kardak krizi ilk patladığında zamanın ABD Dışişleri Bakanı, Yunanistan'ın o dönemdeki Dışişleri Bakanı'na "Türkiye veya siz bir füze fırlatsaydınız, Ege'de balıkları öldürürdünüz. Ege'ye gönderdiğimiz küçücük bir gemi ile bunu yapacaktık" demişti.
Örnekleri burada say say bitmez. Adeta gizli bir Amerikan mandasıydık. Daima "Washington ne der" korkusuyla kabuslar görenlerle yönetildik. ABD, 2.Dünya savaşında hurdaya çıkmış silahları hibe edince "Hurra" çeker, asla kendi savaş uçağımızı, tankımızı, silahımızı yapamazdık. Çünkü Sam amca "Yapma" diye parmak sallar, ödümüz kopardı.
Şimdi ABD'nin eski Ankara büyükelçisi James Jeffrey röportaj vermiş, diyor ki;
"Afrin operasyonuyla Türkiye'nin sınırlarının ötesine geçip, başka bir ülkeye gidip, PKK'nın kontrol ettiği, SİLAH YIĞILMIŞ bir alanda konvansiyonel savaş yürütme kapasitesine sahip olduğunu gördük. Bu çok önemli." Evet Amerika'nın koruduğu, "Kara Gücüm" dediği teröristlere yerli silahlarımızla Afrin'i dar ettik, 4 bine yakınını toprağa gömdük.
Artık manda değiliz. Kesinlikle ödümüz patlamıyor. Şimdi korkan başkaları. Bir zamanlar "Londra ne diyecek, Berlin'e ayıp olmaz mı" sualleri ile devleti yöneten, Batı başkentlerine tekmil verenler kaynıyordu ülkemizde. Bakın görevinden daha yeni ayrılan Almanya Dışişleri Bakanı Gabriel yeni yazdığı makalede ne diyor; "Türkiye muhtemel bir PKK devletine asla izin vermeyecektir.
Türkiye, Batı'ya bağımlı olmak istemiyor. Bu sebeple ABD ile muhtemel bir krizin jeopolitik sonuçlarından da korkmuyor." Bravo Gabriel... Bunu sen gördüysen, bütün BATI'nın kulağında küpe, kolunda bilezik, boynunda tasma olmuştur bu farkındalık analizi... Afferim sana... Aynen öyle!