Richard'a Kardak krizinin tavan yaptığı gecenin çok tehlikeli olduğunu söyleyerek 'Kimse ölmediği için çok mutluyum' dedim.
Richard gülümsedi ve 'Yoo Theodor zaten hiç kimse ölmeyecekti' dedi. Ben de 'Nasıl olur, Türklerle karşı karşıya geldik?' cevabını verdim. Holbrook yine gülümseyerek 'Hayır sizler Amerikan gemileri, mühimmatları ve istihbaratı ile karşı karşıya gelmiştiniz.
Yunanistan ile Türkiye arasındaki iki KÜÇÜK GEMİMİZ sizin teknolojik ve elektronik görüşünüzü bozacaktı.
Fırlatacağınız füzeler sadece balıkları öldürürdü' dedi." 20 yıl öncesine kadar böyle bir ülkeydik. Ordumuzda tüm teknoloji, yazılım, donanım ve kumanda başkalarındaydı.
Bir savaş durumunda adamlar isterse bizi BALIKÇIYA döndürür, KEFAL vurdururdu.
Türkiye şimdi bağımsız hareket edip Rusya'dan S-400 füzeleri alıyor. Dünya ayağa kalktı, bunu konuşuyor. İngiliz BBC'den, Japon Asai Shimbum gazetesine kadar hem de. Fransız Le Monde ile Le Figaro da konuya girdi, uzun analizleri sayfalarına taşıdılar. Amerika Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, Türkiye'nin S-400 planlarına dair endişelerini tekrarladı. Ve derken dün Pentagon da devreye girdi. Savunma Bakanlığı Pentagon Sözcüsü Johnny Michael de S-400'ler konusunda Türk yetkililere kaygılarını ilettiklerini söyledi. Yani adamlardan savunma sistemleri istiyoruz, vermiyorlar. "İhtiyacınız olursa gelir kurarız. Siz ancak balıkçı olabilirsiniz" diyorlar. "Başka yerden alalım" diyoruz, "Sakın ha, bizi kaygılandırmayın" diye bastırıyorlar. Şimdi o ABD Dışişleri Sözcüsü Heather Neuert ve Pentagon Sözcüsü Johnny Michael'e soruyorum. Biir.... "Türkiye SALDIRI SİSTEMLERİ almıyor...
Sadece ve sadece sizin vermediğiniz Savunma Sistemlerini başkasından tedarik ediyor. Haydi gelin harf harf gidelim; S-A-V-U-N-M-A... Bunun farkında mısınız?" İkiii... "Türkiye'nin kendini savunacak güce ulaşması, sizi ve NATO'yu memnun etmesi gerekmiyor mu? Müttefiklerinizin güçlü savunmaya sahip olması sizi neden rahatsız ediyor?" Üüüç... "Aldığımız savunma sistemleri sizi endişelendiriyorsa şöyle bir soru sorma hakkımız doğuyor... Ne o?...
Bize saldırmayı veya TIR'la beslediğiniz birilerini saldırtmayı mı düşünüyorsunuz da bu SAVUNMA füzelerinden endişe duyuyorsunuz?" Siz Suriye'de Türkiye'ye saldıran terörist PKK'ya yüzlerce TIR silah yağdırırken, biz size güvenip armut mu toplayacağız? Siz hoşaftan anlar mısınız? Yok efendim "NATO'ya uyumlu olmalıymış!" teranesiyle sakın gelmeyin... NATO'ya uyumlu olanlarla bizi EGE'de BALIKÇIYA çevirdiğinizi artık biliyoruz. "Müttefikiz" dediğiniz bu ülkeye bırakın füzeyi, bir İHA vermediniz İHA... Size kocaman bir OHA!..
Bu yetmiyormuş gibi başkalarının vermesine de engel oldunuz. Şimdi kendimiz yapıyoruz, YERLİ İHALARIMIZ SAYESİNDE TAM 3 BİN PKK'LI TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ.
Kendi göbeğimizi kendimiz kesince neden sizi PİRELER basıyor? Size güvendik de ne oldu? Bu saatten sonra Suriye'de bize saldıran, askerimizi, polisimizi öldüren, binlerce insanımızı yetim ve dul bırakan TERÖRİST ORDUSUNA KOMUTANLIK ettiğiniz sürece Pentagon sözcünüzün gözümüzde PEMBE PANTERGON sözcüsüne dönüşeceğini göremeyecek kadar saftirik misiniz? Endişelilermiş... Bizim savunmamız, bize darbe yapan NATO'ya uyumlu olmalıymış. Gördük uyumu 15 Temmuz'da...
NATO Generaliniz "Eyvah darbe sonrası bizimkiler tutuklanıyor" diye ağlıyordu.
Onların ağlamasını çok iyi anlıyor, görüyor ve biliyoruz artık. Bizim anlayamadığımız CHP lideri Kemal Bey'in de tıpkı ABD ve NATO gibi konuşması... "Savunma sistemlerimiz NATO'ya uyumlu olmalı" demesi... 3 BİN terörist öldüren İHA'lara karşı çıkanlara destek atan KEMAL BEY de bizim balıkçı motorunda avcı KEFAL BEY olmamızı nasıl istiyor anlamıyorum. Yunanistan battığında Kemal Bey, "Dayan Yorgo, biz geliyoruz" demişti. O Yorgo'nun Pangolus'u ile hiç konuştu mu? Pembe Pantergon sözcüsü bu konularda ne düşünüyor acaba? Müttefiklerin gerçek Pentagon'u olmaktan neden kaçıyorlar?
Neden uyumsuz ve teröristlerimizin hamisi durumundalar? Ne diyorsun Pembe Johnny Michael?
