Tarihi 29 Ekim 2015

Aydın Bey bizi Rodos'a götür!!!

Allah Allah!.. Hayırdır İnşallah!..
Şaşkınım, çaresizim, anlayamıyorum bir türlü. Çözemiyorum, "Nedir bu 180 derece" olayını...
Aydın Doğan Bey, benim bir türlü çözemediğim olayın merkezindeki kişi. Nereden nereye... Devlet tarafından terör örgütü ilan edilen malum yapının en büyük finansörü olarak gösterilen bir şirkete kayyum atandı önceki gün.
Medya şirketlerine de girildi. Malum yapıyı sevenler geldi şirket önünde gösteri yaptı. CHP milletvekilleri de geldi. Malum yapı tarafından yazarları içeri atılan Cumhuriyet Gazetesi bile "180 derece"likler içinde yer aldı. "Malum" takıldılar, Devletin terör listesine aldığı örgütün yandaşı oldular.
Sanırım Cumhuriyet'te de Aydın Doğan Bey'in hisseleri vardı. Hürriyet'e bakınca Cumhuriyet'i çok iyi anlıyorum. Peki ne yaptı Hürriyet? Dün birinci sayfasından "Kaygı verici müdahale" diye bir başlıkla mektup yayınladı. Aydın Doğan Bey, Malum Yapı'nın finansörü olarak gösterilen kişinin şirketlerine el konmasından dolayı "KAYGI" duyuyormuş anlaşılan. Aynen şöyle yazıyordu Hürriyet'in birinci sayfasında: "Türkiye'nin bilinen bir holdingine terör örgütünü desteklediği ve muhtelif işlemlerinde usulsüzlük yaptığı iddialarıyla kayyum atanması ve ardından bu holdingin bünyesindeki 22 şirketin yönetimine el konulması ülkemizde demokrasi, hukuk devleti ve ekonominin geleceği açısından pek çok vahim problemi barındıran bir tasarruf olarak tarihe geçecektir." Demokrasimiz tehlikedeymiş...
Hukuk Devleti ve ekonominin durumu vahim olacakmış. "Eyvah" diyor Aydın Bey'in gazetesi. Gördüğüm kadarıyla tövbekar olmuşlar. Çünkü dünkü bu yazıyı birinci sayfada görünce aklım 28 Şubat dönemine gitti. "İrtica, PKK'dan daha tehlikeli" diye yazıyordu Hürriyet. Ve çarşaf çarşaf İrticai şirketleri yazıyordu. En başta da Malum Yapı'nın ABD'deki liderini gösteriyordu. Şirketlerini hedef tahtasına koyuyordu. O çarşaf çarşaf "DEVLETİ TEHDİT EDENLER" listesinde bugünün meşhur KEBAPÇISI bile vardı. Hatta daha da ötesi ŞİRİBOM ÇİKLETLERİ'ni bile bu ülkeye tehdit olarak gösteriyordu Aydın Bey'in gazeteleri. Asker bu şirketlerden rahatsızmış falan diyorlardı. Ama o tehlikeli şirketlerin altına "Aman el konmasın" demiyorlardı. "Aman Demokrasi, Hukuk, Ekonominin geleceği açısından pek çok VAHİM problemi barındırır, dokunmayın" diye hiç yazmıyorlardı.
Tam tersine bırakın Malum Yapı'yı, ÇİKLETÇİLERİ bile hedef tahtasına oturtuyorlardı. Nereden nereye geldik...
Ben hiç çözemedim Aydın Doğan Bey'i...
Dünkü o mektubu yayınlarken, 28 Şubat'ta da aynı yapıyı "EN BÜYÜK TEHLİKE" diye gösterdiklerini hiç mi hatırlamadılar...
Hatırlasalardı "Yahu biz geçmişte tam tersini yaptık, şimdi bu mektup ayıp olur" diye düşünürlerdi sanırım. Ben de onlara hatırlatıp, yaptıkları hatayı görmelerini istedim. Çünkü bu memlekette ÇİKLET üreticisini bile "TEHDİT" listesine koyan bir gazetenin, bugün "Demokrasi, Hukuk, Ekonomi... Aman ha vahim" gibi sözlerle mektup yazacak son medyacı olması gerekir. Malum Yapı'nın lideri, yayınlanan o "İRTİCAİ ŞİRKETLER" listesini gördükten sonra nefes nefese ABD'ye kaçtı. Şimdi tehdit gördükleri için yanıp tutuşan ve koruyup kollayan bir Hürriyet var ortada. Onlara gökten vahiy de gelmeyeceğine göre nasıl bu noktaya geldiler çok merak ediyorum. Aydın Bey, bizi teknesiyle bir Rodos'a götürse de bu Hidayet'e nasıl erdiğini anlatıp aydınlatsa ne güzel olur. Bir zamanlar "İRTİCA, PKK'dan daha tehlikeli" diyen gazete bugün tuhaf şeyler yapıyor. İrtica listesinin en başında yayınladığı kişiyi savunuyor, bir öpüp koklamadığı kalıyor. PKK'nın siyasi kolu HDP'ye çaldırdığı sazlar buradan Kelkit'e yol olur. Nasıl bir dönüşüm bu? Vallahi merak ediyorum. Üstelik o İrtica listelerini Atatürkçülük adı altında yazdılar. Malum yapıyı DEVLET, CUMHURİYET ve REJİM düşmanı gösterdiler... Köşe yazarları ile öyle bir rüzgar estirdiler ki, birilerinin TANK yürütesi geldi. O dönemde 300 milyar dolar da bu ülkeden uçtu gitti. Devleti, Rejimi ve Cumhuriyeti koruma adı altında 300 milyar doların uçması uğuruna sayfalarından gaz verenler nasıl bu hale geldi? Bugün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı?.. Dönüşümün bu topluma izah edileceği en uygun gün... Bekliyoruz!!!