ARDA USKAN

ARDA USKAN

Tarihi 10 Temmuz 2014

Acil ölümün diğer adı;

Son günlerde buna 'BONZAİ' diyorlar.
Diğer isimleri ise Jamaika veya Aroma... Yurt dışında Spice olarak biliniyor. Önceleri benzin istasyonlarında tütsü filan diye satılıyormuş, işe ilk Almanya uyanmış ve derhal yasaklamış.
BONZAİ bildiğiniz esrarın sentetik olanı. Vücutta esrarın kullandığı mekanizmayı kullanarak etki gösteren kimyasal bir madde. Bu kimyasal maddeler seri seri. İlk bulunanı JWH. Sırf bu J serisinin 250-300 çeşidi var. En öldürücü olanı ise birkaç çeşit BONZAİ'nin karıştırılmak suretiyle elde edileni.
BONZAİ ve çeşitleri 90'lı yıllarda aslında bizzat bilim adamları tarafından, insan vücudundaki esrar reseptörlerini (alıcılarını) araştırmak için yapılan bilimsel deneyler sonucunda üretilmişler. JW adamın ismi - soyadı zaten. Vücutta nasıl doğal morfin varsa, esrar benzeri doğal maddeler (endokannabinoid) de bulunmakta. Bunlar; açlık, duygu halimiz, uyku gibi pek çok hayati fonksiyonlarımızı kontrol ediyorlar. Doğalla sentetik arasındaki fark da böyle ortaya çıkıyor; doğal esrar, vücuttaki alıcıları kısmen çalıştırıyor, sentetikler ise tam gaz... Yani esrardan milyon kat daha etkin. Ve sadece fare üzerinde denendiğinden, madde bağımlılarında uzun süredeki etkisinin ne olacağı henüz bilinmiyor.
BONZAİ
'nin Türkiye'de 2006-
2007'den beri satıldığı sanılıyor. Bugün ise neredeyse artık kimse esrar içmiyor. İçine 2-3 içimlik uyuşturucu konmuş, fişek tabir edilen paketin fiyatı sadece 4-5 lira çünkü. İşin ticareti de meşhur 'mahallelerde' yapılmakta veya 'arabalı adamlardan' temin ediliyor. Bazı mahalleler var ki herkes müptela.
Madde aslında, üzerine bir tür kimyasal solüsyon sıkılmış bitki. İşin kötü tarafı eşit miktarda sıkılamadığı için, şansınıza fazla miktarda gelmişse oracıkta ölüyorsunuz. En iyi ihtimalle felç yapıyor.
Damar açıcı etkisi fazla ve beyin kanaması, epilepsi nöbetleri diğer tahribatları. Tüm uyuşturucular gibi veya onlardan çok daha ağır psikotik etkileri var. Bilinç kaybı, mantıksız korkular, çıldırtıcı şüpheler, dil dolaşması, tepkilere ağır reaksiyon verme vs gibi. Bir diğer tehlikesi ise nabız atışını ve tansiyonu yükselttiğinden kalp, spazm geçiriyor.
Daha da önemlisi onarımı mümkün olmayan hasarlar bırakıyor. Az veya çok içmekle alakası yok, her şekilde öldürüyor. Bizdeki ölümlerin fazlalığının nedeni, çoluk çocuğun normal esrar sanıp bol miktarda alması. BONZAİ, genelde sigara ve pipo tütününe karıştırılarak veya pet şişeden, ayran kutularından yapılan düzeneklerle alınıyor. Eroine bile daha zor alışılırken buna ilk içimde alışabiliyorsunuz. Etkisi ise, cinsine göre değişiyor. 20 dakika ve 45 dakika arası başlayıp bitiyor. Daha uzun süreli olanlar var ama çok şükür bunlar ülkemizde yok.
BONZAİ önceleri yurt dışından geliyormuş ama bugün 'merdiven altı' faaliyeti akıl almaz boyutlarda. İşin vahim tarafı; Türkiye'de durumun ne olduğunu henüz hiç kimse bilmiyor.
Bu arada, 'daha pahalı satılan doğal esrarın legal olabilmesi için, BONZAİ'nin bu kadar hızla yaygınlaştırıldığı' iddia edilmekte.

Yazarın günlüğü...

"... daha önce söylemiş miydim, İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ni kuranların arasında babam Dr. İlhami Uskan da var. 1960 tarihinde 560 yatak kapasitesi ile inşa edilmiş. Ve zamanın Cumhurbaşkanı Celal Bayar yapmış açılışını. Ama bugün, bir gün içinde kapısından 700-800 civarı hasta giriyor.
Bir kısmı 'altına hücum' şeklinde Anadolu kentlerinden koşup gelenler. Tabii hastanenin haklı şöhreti de rol oynuyor bunda ama daha çok, 'birden fazla rahatsızlığı bulunan insanları, doktorlarının daha donanımlı olan Samatya'ya yönlendirmesi' sonucunda oluşuyor izdiham... Ne diyelim hoş gelmişler sefalar getirmişler. Neyse gelen biri daha var, elinde koca bir torba kanla Kübra hemşire... Yani bize müsaade."