Şu doğudaki töre cinayetlerini işleyenleri diyorum. Dünkü haberdi; Diyarbakır'da 22 yaşındaki gencecik kızı, küçük kardeşine katlettiriyorlar, sonra da çıkıp 'Kaza ile vurdu' diyorlar.
Yahu bizi hıyar mı sanıyorsunuz? Yani bu pisliğinizi ört bas etmek için, kıvırdığınız yalanları, yutacağımızı mı düşünüyorsunuz? Özellikle de onca yılını bu işe vermiş, yargıçları hakimleri mi kandırıyorsunuz aklınız sıra?
Hem madem bu kadar 'kahramansınız', neden çıkıp itiraf etmiyorsunuz yüreklice? "Evet ben yaptım!" diye... Töreymiş... Ne töresi be...
Sizler önce, 'bir kız çocuğunun namusun hala iki bacak arasında sanan' bir gurup kendini bilmezsiniz.!
Ayrıca kızlarınızı öldürme nedeniniz namus filan değil! Çoğu kendi sevdikleri gençlere kaçan çocuklar bunlar. Oysa siz onları ne güzel satacaktınız zengin yaşlı birine?
Cebiniz para görecekti. Ama kız gitti çulsuza, size de kaldı avucunuzu yalamak.
O halde öldürelim. Ama onu da çoluk çocuğa yaptıralım.
Ahlak bunun neresindeyse?
* * *
AY YAPIM'A SESLENİYORUM!
Başta sevgili Meral Okay olmak üzere tüm Muhteşem Yüzyıl'cılar, eminim dün geceyi uykusuz geçirdiler. Beni bile bu kadar heyecanlandırdığına göre onları düşünemiyorum. Bir de kanal yöneticilerini...
Ve beklenen reyting sonuçları geldi.
Kuzey-Güney 3. olmuş. Ama arada Trabzon maçı var tabii. Bu duruma göre 2. diyebiliriz. Ama bu böyle devam edecek anlamına gelmiyor. Kuzey-Güney mesela öyle bir yerde bırakır ki bölümü, ertesi hafta insanlar ekranlara kilitlenir.
Ondan sonra da alır götürür. Çünkü birinci ve ikinci arasında pek fark yok. Tabii puanların arasında uçurumlar olmadığı sürece.
İşin bu kısmı biraz prestij ve yapımcıları ilgilendiriyor. Bizi ilgilendiren bölümünde ise kusura bakmasınlar biraz serzenişimiz olacak.
Serzeniş dediğime bakmayın akraba kızlarından öyle küfürler geldi ki dün akşam, şaşırdım kaldım. Onu mu izleyeceğiz, bunu mu derken kızların da ağzı bozulmuş demek ki. Çünkü onlar hem Muhteşem Yüzyıl fanatikleri hem de Kuzey-Güney'in Kıvanç'ına ve karşısında oynayan Buğra'ya aşık kızlar. Biri diyor ki, "Arda abi biliyorum şu Ekrem Çatay senin arkadaşın, söyle şunlara diziyi başka güne alsınlar! Canımız çıktı ikisini de aynı anda takip edeceğiz diye!" Diğeri kapıyor telefonu elinden, "Bak abi şurada yemin ediyorum vallahi de tallahi de izlemem Kuzey'i, bağrıma taş basarım, yine de bırakırım haberin olsun!" Tekrarlarını izle diyecek oluyorum, onu sen izle diyerek kapatıyor telefonu suratıma.
Eh elçiye zeval olmaz Ekremciğim...
Kerem'e ilet lütfen bunları, patronluğunu soksun devreye ve başka bir gün bulun kendinize. Çünkü kanallar arasındaki rekabet ve inat hem AY Yapım'a zarar verecek hem Kıvanç Tatlıtuğ'a... Zira bu genç adam muhteşem bir oyuncu olma yolunda. 'Kenan İmirzalıoğlu'nun uykularını kaçırtacak kadar' diyeyim sen anla.
Not; Aynı sorun bu gece yayınlanacak olan 'Kalbim seni seçti' gibi yazlık diziler için de geçerli. Yaz aşkları gibi hepsi. Hani tatile gider sevdalanırsın bir kıza... Mevsim biter sen dönersin eski sevgiliye. Ama bazen o yazlıkçı güzel öyle bir yer eder ki yüreğinde, artık ne mazi kalmıştır ne eski sevgili. 'Kalbim seni seçti' böyle bir dizi işte. En azından bana göre.
* * *
HALKIN SESİ
Apartman kadınlarımıza göre seks; "Hayatım şu dizilerde görüyorum benim gibi yaşını başını almış bir sürü kadın sürekli aşıklar, sürekli sevişiyorlar!" "Ayfer hanım doğru söylüyor, torun torba izliyoruz!" "Ama orada izlediklerin gerçek hayattan alınma ki!" "Öyle deme, geçen gün babaanne kendini hamile sanıyor, evde bir sevinç.
Sonra anlaşılıyor ki kansermiş! "Keşke hamile olsaymış, üzüldüm şimdi!" "Ayfer teyze kocan hayatta olaydı böyle düşünür müydün?" "Aynen böyle düşünürdüm. Bi yaştan sonra olmasa da olur o işler?" "Peki kadın enerjisini nasıl atacak şekerim?" "Yatay debeleneceği yerde, cam silsin dikey debelensin!"