Başkan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Burada sadece kısa hatırlatmalarla yetinerek, asıl işi hep birlikte evlerde, sokaklarda, mahallelerde insanımızla ruberu, yüz yüze yapacağımız çalışmalara bırakmak istiyorum. Bugüne kadar milletimize yapmayacağımız, yapamayacağımız hiçbir şeyi söylemedik, söylediğimiz hiçbir şeyden de geri dönmedik. Meydanlarda ağzına geleni söyleyip, iş başına gelince hepsini unutanların, inkar edenlerin, tersini yapanların, vaatlerinin üzerine beton dökenlerin ülkemize ne büyük zararlar verdiğini biliyoruz. Biz ne kendimizi, ne milletimizi asla böyle bir zelil duruma düşürmedik, düşürmeyiz. Bunun için verdiğimiz her sözü, beyannamemize yazdığımız her maddeyi uzun hazırlıklar sonunda ortaya çıkardık.
Önümüzdeki dönemde önceliğimiz elbette, 6 Şubat depremlerinin yıktığı şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmak olacaktır. Allah'ın izniyle, 319 bini bir yılda teslim edilecek şekilde, toplam 650 bin yeni konut yaparak, afetin 11 ilimizde ve mücavirinde açtığı yaraları tamamen saracağız. Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeli ile ülkemizin 81 ilinin tamamını, afetlere dirençli şehirler haline dönüştüreceğiz. Vatandaşımızın can ve mal güvenliği bizim için her şeyin önünde gelir. Bütüncül risk yönetimiyle, ülkemizi sadece depreme karşı değil, her türlü afete, felakete, tehdide karşı, tüm boyutlarıyla hazırlayacağız."
Erdoğan, 2002'de iktidara gelirken Türkiye'yi eğitim, sağlık, emniyet ve adalet üzerinde yükselteceklerini söylediklerini hatırlatarak, eğitimde, okulundan öğretmenine, üniversitesinden yurduna tüm unsurlarıyla güçlü bir altyapı kurduklarını ifade etti.
Eğitim sisteminde kurulan altyapı üzerinde değerler eğitiminin esas olduğu bir anlayışla kaliteyi artıracak çalışmalara yöneldiklerini vurgulayan Erdoğan, "Çocuklarımızın yeteneklerinin, eğitimin ilk kademelerinden itibaren keşfedilerek, becerilerine uygun yönlendirmeyi sağlayacak bir sistem kuracağız." diye konuştu.
"İLAÇ VE TIBBİ SEKTÖRLERDE SAVUNMA SANAYİNDEKİNE BENZER BİR ATILIMI HAYATA GEÇİRECEĞİZ"
Sağlıkta hastaneleriyle personeliyle genel sağlık sigortasıyla hizmete erişimin kolaylığıyla dünyaya örnek olan bir seviyeye gelindiğini belirten Erdoğan, salgın ve deprem döneminde, güçlü sağlık sisteminin işlerliğinin hep beraber tecrübe edilerek, hakkının verildiğini aktardı.
Erdoğan, İstanbul'a Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi, Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi ve Prof. Dr. Feriha Öz Acil Durum Hastanesi'nin kurulduğunu anımsatarak, "Bay bay Kemal, biz bunları yaparken sen neredeydin? Ne yaptınız siz? Hani sizin büyükşehir belediyeleriniz vardı, tuttunuz çadırların içerisinde güya sahra hastaneleri kurdunuz. Kimi aldatıyorsunuz? Araştırdık, gördük böyle bir hastane yok. Biz ise bu hastanelerimizle de yetinmedik. Ankara'da Bilkent'i kurduk, yetmez dedik ve hemen ikinci bir şehir hastanesini kurduk. Bütün bunlar halkımız, insanımız için." diye konuştu.
Kocaeli ve İzmir'de de şehir hastanelerinin açılacağını belirten Erdoğan, yeni dönemde ülkenin ilaç ve tıbbi sektörlerdeki geliştirme ve üretim kapasitesini artırarak, savunma sanayindekine benzer bir atılımı hayata geçireceklerini, aile sağlığı, aile diş hekimliği, evde bakım, palyatif bakım gibi hizmetleri ülke sathında güçlendireceklerini, sağlık turizminde, dönem sonunda 3 milyon misafir ve 10 milyar dolar gelir hedeflediklerini ifade etti.
Erdoğan, iktidarları döneminde Türkiye'ye sağladıkları kazanımların başında, her vatandaşın huzurla evinde oturacağı, işini yapacağı, çocuğunu okuluna göndereceği güvenli Türkiye ikliminin geldiğini dile getirerek, "Terör örgütlerinin başını sınırlarımız dışında bile ezerek, suç çetelerine göz açtırmayarak, asayişten taviz vermeyerek, insanlarımızın geleceklerine güvenle bakabilmelerini temin ettik. Dünyanın ve bölgemizin yaşadığı sınamaların giderek ağırlaştığı bir dönemde, önleyici güvenlik çalışmalarıyla Türkiye'nin huzur ve güven adası olarak istikrarla yoluna devam etmesini sağlayacağız." dedi.
"KAPSAMLI BİR YASAMA REFORMU İÇİN UZLAŞMA ZEMİNİ ARAYACAĞIZ"
Erdoğan, adaletin partilerinin adında da bulunduğunu anımsattı. Adaletin tüm kurum ve kurallarıyla, vicdanları mutmain edecek şekilde tecellisi için çok büyük mücadele verdiklerini vurgulayan Erdoğan, "Vesayetin ve FETÖ'cü hainlerin tasallutundan kurtardığımız adalet sistemimizin fiziki imkanlarını ve insan kaynağını geliştirdik. Türkiye Yüzyılı'nın anahtarı olarak gördüğümüz yeni sivil anayasa sözümüzü tutmak için çalışmayı sürdüreceğiz. Hukuk devletimizi güçlendirecek reformları kesintisiz devam ettirecek, kapsamlı bir yasama reformu için uzlaşma zemini arayacağız." diye konuştu.
Yüksek standartlı demokrasi için dönüştürücü ve koruyucu reformlar döneminden tamamlayıcı reformlar dönemine geçileceğini bildiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da toplumumuzun hiçbir kesimine hayat biçimi ve kimlik dayatılmasına asla izin vermeyeceğiz. Demokratik siyasetin önündeki engelleri kaldırmaya devam ederken, terör örgütlerinin ve vesayet odaklarının siyasete müdahalesine de göz yummayacağız. Bilhassa Kürt kardeşlerimizi ne CHP faşizminin ne HDP sapkınlığının ne PKK zulmünün ne de geçmişte acı örnekleri yaşanan baskı düzeninin karanlığına asla ve asla teslim etmeyeceğiz."
"GELİR TAMAMLAYICI AİLE DESTEK SİSTEMİ"
Erdoğan, aile yapısını sapkın akımlardan korumanın yanında, her türlü maddi ve manevi destekle güçlendireceklerini vurgulayarak, "Hayata geçireceğimiz gelir tamamlayıcı aile destek sistemiyle hiçbir hanenin gelirinin belirli bir seviyenin altına düşmemesini temin edeceğiz. Aile Koruma Kalkanı Programı'yla, ev hanımlarının emekliliğine destek vermekten, her ailede en az bir çalışan olmasını sağlamaya kadar pek çok uygulamayı başlatacağız." diye konuştu.
Gençleri aile kurmaya teşvik için eğitimden istihdama, evlilikten çocuk bakımına kadar her alanda maddi katkı verileceğini belirten Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
"Bu hedeflere ulaşmak için kaynağı ülkemizin kendi ürettiği doğal gaz ve petrol gelirlerinden sağlanacak bir Aile ve Gençlik Bankası kuracağız. Yükseköğrenimdeki gençlerimize bir defaya mahsus olmak üzere cep telefonu ve bilgisayar ediniminde vergi muafiyeti sağlayacağız, ayrıca aylık 10 gigabayt ücretsiz internet vereceğiz. Sosyal yardımlarımızı, yoksul insanlarımıza destek vermenin ötesinde, insanlarımızın yoksulluk seviyesine düşmesini önleyecek bir yaklaşımla yeniden yapılandıracağız."
"ENFLASYONU YENİDEN TEK HANELİ RAKAMLARA DÜŞÜREREK, ÜLKEMİZİ BU SORUNDAN KURTARACAĞIZ"
Başkan Erdoğan, ekonomiyi yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyütmeyi sürdüreceklerini kaydederek, şöyle devam etti:
"Enflasyonu yeniden tek haneli rakamlara düşürerek, ülkemizi bu sorundan mutlaka kurtaracağız. Memurundan emeklisine ve işçisine kadar çalışanlarımızın ücretlerini daima enflasyonun üzerinde artırarak, refah düzeylerini yükselteceğiz. Turizmde 90 milyon turist ve 100 milyar dolar turizm geliri hedefiyle, yatırımı ve tanıtımı hızlandıracağız. Ülkemizin halen 300 bin civarında olan uluslararası öğrenci sayısını 1 milyonun üzerine çıkartarak, küresel pazarın yüzde 10'unu elde edeceğiz. Bilişim ihracatında 15 milyar dolara ulaşarak, ülkemizi bu alanda küresel bir merkez haline dönüştüreceğiz. Ülkemizi 1 trilyon dolar dış ticaret hacmine ulaştırmaya yönelik hedefimize ulaşana kadar yatırıma, üretime, ihracata yükleneceğiz. Önümüzdeki dönemde yıllık 5,5 büyüme oranıyla, milli gelirimizi bu dönemde 1,5 trilyon dolara, ardından da asıl hedefimiz olan 2 trilyon dolara çıkartacağız."
KAMUDA MÜLAKAT KALDIRILIYOR | VİDEO İZLE
"İŞSİZLİK ORANIMIZI YÜZDE 7 SEVİYESİNE GERİLETECEĞİZ"
Kişi başına düşen milli geliri 3 bin 600 dolardan 10 bin 600 dolara yükselttiklerini anımsatan Erdoğan, gelecek dönemdeki hedeflerinin bunu önce 16 bin dolara, ardından da daha yüksek seviyelere ulaştırmak olduğunu belirtti ve şunları kaydetti:
"Bu büyüme sayesinde 5 yılda 6 milyon yeni istihdam oluşturarak, işsizlik oranımızı yüzde 7 seviyesine gerileteceğiz. Kadın ve genç istihdamına özel önem vermeyi sürdüreceğiz. Kamuya işe alımları, görevin getirdiği zorunluluklar dışında mülakatı kaldırarak, gençlerimizin sınavlardaki başarı sıralamasına göre yapacağız. Girişimcilerimize verdiğimiz destekle ülkemizden en kısa sürede 15 adet milyar dolar ve 5 adet 10 milyar dolar değerinde şirket çıkmasını sağlayacağız. Üretimin tabana yayılmasında çok önemli görev ifa eden KOBİ'lerimizi, büyüyen ekonomimizin lokomotifleri olarak, finansmandan istihdama her alanda daha güçlü şekilde destekleyeceğiz. Bugüne kadar hassasiyetle devam ettirdiğimiz bütçe disiplininden önümüzdeki dönemde de taviz vermeyeceğiz. Tasarım ve kriptoloji altyapısını kurduğumuz yeni nesil Dijital Türk Lirası projemizi hayata geçireceğiz."
Başkan Erdoğan, son 5 yıldaki uygulama tecrübesine ve değişen ihtiyaçlara göre Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni restore ederek, Türkiye Yüzyılı hedeflerine daha fazla katkı verecek şekilde geliştireceklerini bildirdi.
Ankara Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Seçim Beyannamesi ve Milletvekili Aday Tanıtım Toplantısı'nda konuşan Erdoğan, kalkınmanın temel altyapısı olan enerjideki atılımları kesintisiz sürdüreceklerini belirtti.
Erdoğan, yerli ve yenilenebilir enerji yatırımlarıyla gelecek dönemin sonunda enerji ithalatını yarıya düşüreceklerini ifade ederek, "Karadeniz doğal gazının ve Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin tam kapasite devreye girmesi, ülkemizin enerji bağımsızlığında unutmayın bir milat olacaktır. Elektrikte halen 100 gigavat olan kurulu gücümüzü, 136 gigavat'a yükselteceğiz. Doğal gaz kullanamayan ilçemiz kalmamasını temin edeceğiz." diye konuştu.
Millete en çok eser kazandırdıkları alanlardan biri olan ulaşımda, otoyol ve bölünmüş yol projeleri ile havalimanı inşaatlarını tamamlarken yeni dönemde ağırlığı raylı sistemlere vereceklerini aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"2053 vizyonumuz çerçevesinde hızlı tren hattımızı 13 bin 400 kilometreye, toplam demiryolu ağımızı 28 bin 600 kilometreye ulaştırmayı hedefliyoruz. Bu çerçevede önümüzdeki dönemde, halen inşası süren hızlı demiryolu hatlarına ilave olarak yeni projelerin yapımına da başlayacağız. Ankara-Kırıkkale-Yozgat-Sivas hattının da açılmasıyla 11 ili birbirine hızlı tren ağıyla bağlı hale getiriyoruz. İzmir-Ankara hattı başta olmak üzere tüm projelerimizi tamamladığımızda bu sayıyı 52'ye çıkartacağız. Ayrıca Ankara-İstanbul arasında süper hızlı tren hattı kuracağız.
Tekirdağ, Mersin, İskenderun ve Kocaeli'nde yapacağımız yeni limanlarla lojistik gücümüzü artıracağız. Çok modlu kuzey-güney ve doğu-batı ulaşım koridorlarıyla, yatırımın ve üretimin ülkenin her köşesine yayılmasını sağlayacağız. Kanal İstanbul'un bağlantı yolları ve altyapı çalışmalarının yapımını sürdüreceğiz. Önümüzdeki dönem internette 5G teknolojisinin nüfusumuzun tamamı tarafından kullanılabilmesini temin edecek altyapıyı kuracak, 6G teknolojisinin hazırlıklarına başlayacağız."
"MİLLİ TEKNOLOJİ HAMLEMİZİ KESİNTİSİZ SÜRDÜRECEĞİZ"
Erdoğan, dünyanın en büyük 10 uydu operatöründen biri haline getirdikleri Türkiye'nin uzaydaki gücünü daha da artıracaklarını, küresel rekabet ve küresel yenilik endekslerindeki yerini daha da yukarılara taşıyacaklarını kaydederek, şunları söyledi:
"Ülkemizi kritik teknolojilerin pazarı değil, üreticisi yapacak Milli Teknoloji Hamlemizi kesintisiz sürdüreceğiz. Milli gururumuz Togg'un üretime ve satışa başlamasıyla duyduğumuz sevinci, önümüzdeki 7 yılda 1 milyon aracı yollarda görmemizi temin ederek, daha da güçlendireceğiz. Elektrikli araç şarj altyapısını ilk etapta 142 megavat gücüne çıkartarak, bu yöndeki yatırımları ülke genelinde destekleyeceğiz. Tarımsal üretimin geliştirilmesini sadece ekonomik değil, milli bir mesele olarak görüyoruz. Bunun için önümüzdeki dönemde bitkisel üretimi 132 milyon tona, su ürünleri üretimini 750 bin tona çıkaracak adımları atacağız. Üretim güvenliği amacıyla sertifikalı tohum, fide ve fidan üretimlerini artıracağız. Ekonomik ömrünü tamamlamış çaylıklarımızı daha nitelikli çeşitlerle yenileyeceğiz.
Arazi toplulaştırma çalışmalarında 100 milyon dekara çıkarak, vakit, enerji, alet ve ekipman kullanımında verimliliği artıracağız. Ülkemizin şartlarına uygun bir üretim planlamasıyla hem verimi hem çiftçilerimizin gelirini yükseltecek bir sistem kuracağız. Su depolama hacmimizi 193 milyar metreküpe çıkartarak, 80 milyon dekar araziyi sulayacak, 37 bin megavat enerji üretecek hale geleceğiz. Mera, yaylak ve kışlak alanları ıslah ederek, hayvancılığımızı destekleyeceğiz. Dönem sonunda büyükbaş hayvan varlığımızı 19 milyona, küçükbaş hayvan varlığımızı 68 milyona çıkartarak, vatandaşlarımızın ekonomik fiyatlarla ete erişimini kolaylaştıracağız. Orman alanlarımızı, topraklarımızın yüzde 30'unun üzerine, verimli orman alanı miktarını da 14,5 milyon hektara ulaştıracağız."
"BÖLGESEL GELİŞME ULUSAL STRATEJİ VE BÖLGE PLANLARINI UYGULAYACAĞIZ"
Yeşil kalkınma hedefleriyle ülkenin doğal kaynaklarını, Türkiye'ye uluslararası alanda da avantaj kazandıracak şekilde sürdürülebilir anlayışla değerlendireceklerini vurgulayan Erdoğan, "Bölgelerimizin sahip oldukları özelliklere ve imkanlara göre farklı alanlarda geliştirilmesini sağlayacak Bölgesel Gelişme Ulusal Strateji ve Bölge Planları'nı uygulamaya koyacağız. Bu yaklaşımla, bölgelerimizi ülke ekonomisi ve sosyal hayatıyla bütünleştirecek şekilde kalkınma planları yapacağız." ifadesini kullandı.
"TÜRKİYE EKSENİNİ İNŞA EDECEĞİZ"
Başkan Erdoğan, dünyaya model olarak sundukları insani ve vicdani dış politikalarını istikrar, denge ve atılım hedefleriyle, girişimci, etkin ve sonuç alıcı şekilde geliştirmeyi sürdüreceklerini dile getirerek, şunları kaydetti:
"Hem ülkemizin hem bölgemizin hem insanlığın huzur ve istikrar bulacağı bir dış politikayla, çok taraflılık, daha fazla işbirliği, barış, istikrar ve insani diplomasiyle Türkiye eksenini inşa edeceğiz. Son 5 yıldaki uygulama tecrübesine ve değişen ihtiyaçlara göre Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini restore ederek, Türkiye Yüzyılı hedeflerimize daha fazla katkı verecek şekilde geliştireceğiz."
"HER VATANDAŞA GEÇMİŞTEN BUGÜNE ASIRLIK HİZMETLER SUNDUK"
Dünü beraber inşa ettiklerini, yarını da birlikte inşa edeceklerini aktaran Erdoğan, "Milletimizin hiçbir kesimi yok ki, AK Partinin hizmet siyaseti hayatına dokunmamış, hayatını olumlu yönde değiştirmemiş olsun. Vatan topraklarının tek bir karışı yok ki, AK Parti'nin eser siyasetinden nasibini almamış olsun." dedi.
Erdoğan, kadını ve erkeğiyle, genci ve yaşlısıyla her vatandaşa geçmişten bugüne asırlık hizmetler sunduklarını belirterek, konuşmasına şöyle devam etti:
"Sizlerin nezdinde ülkemizdeki tüm hanım kardeşlerimize soruyorum. Evinizde, işinizde, sokakta, evladınızın okulunda, sevdiklerinizin hayatında 20 yılda hangi değişimleri gerçekleştirdiğimizi biliyorsunuz değil mi? Sıraların üzerinde artık kuşe kağıtla ücretsiz olarak kitapları nasıl dağıttığımızı biliyorsunuz değil mi? Bizler teksir kağıtlarla hazırlanmış, o kağıt parçalarıyla okuduk. Bizim jenerasyon bunları çok iyi bilir. Ama şimdi biz bunu yaşadık, artık bu nesil bunu yaşamasın istedik ve bütün sıraların üzerine kitapları koyuyoruz. Bu hizmetlerin artarak sürmesi için 14 Mayıs'ta bizimle beraber misiniz? Gençlerimize soruyorum. Eski Türkiye'yi yaşamamış olsanız da ülkemizi dünyada nereden nereye getirdiğimizi, sizlerin geleceğinde nasıl ufuklar açtığımızı biliyorsunuz değil mi? Önümüzdeki dönemde de her gencimizin, her çocuğumuzun geleceğini olumlu yönde değiştirecek adımlar için 14 Mayıs'ta bizimle beraber misiniz? Engellilerimize soruyorum. Evlerinizin dört duvarı arasına mahkum edilen sizleri, istihdamdan spora ve sanata kadar her alanda destekleyerek hayatın içine katan projelerin hepsinin de altında bizim imzamızın olduğunu biliyorsunuz değil mi?"
Partililere, "Bütün hizmetlerin artarak sürmesi için 14 Mayıs'ta bizimle beraber misiniz?" diye soran Erdoğan, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
"Emeklilerimize soruyorum. En düşük emekli maaşını 66 liradan 7 bin 500 liraya çıkardığımızı, bayramlarda ikramiye verdiğimizi biliyorsunuz değil mi? Ömürlerini aileleri ve ülkeleri için çalışmaya adamış emeklilerimizin, ikinci baharlarını en güzel şekilde sürdürmeleri için gereken ilave destekleri de kendilerine yine biz verebiliriz. İkramiyeyi de 2 bin lira olarak açıkladık mı? Bunun için emeklileri kardeşlerime sesleniyorum, 14 Mayıs'ta bizimle beraber misiniz? Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza soruyorum. Kendinize yeni bir hayat kurduğunuz ikinci vatanlarınızda sizlerin, devletinizin arkanızda olduğunu bilerek, başı dik bir şekilde yaşayabilmenizi temin edecek ikilimi birlikte oluşturmadık mı? Başınızın tekrar yere eğilmemesi için 14 Mayıs'ta bizimle beraber misiniz? Aynı soruyu, esnaflarımıza, işçilerimize, çiftçilerimize, sanayicilerimize de sorsak, inanıyorum ki yine aynı cevabı alacağız."