İşte Oda TV’nin yeni haysiyet celladı: Fethi Yılmaz!

Oda TV, bu kez Fethi Yılmaz isimli editörüyle Türkiye’de işini yapmaya çalışan gazeteci, kurum ve kişileri hedef almaya başladı. Gazetecileri yandaş, örgüt yapılanması mensubu, iş dünyasını hükümete yakın, gibi göstererek algı oluşturmaya ve haysiyet cellatlığı yapmaya çalışan Oda TV editörü Fethi Yılmaz’ın, hedefe koymaya çalıştığı kişilere yönelik yaptığı operasyonlar tek tek deşifre oldu. İşte Fethi Yılmaz’ın hedef tahtasına oturttuğu kişiler... Sabah Gazetesi'nden Damla Kaya'nın özel haberi.

Giriş Tarihi 04 Mayıs 2020, 16:48 Güncelleme 04 Mayıs 2020, 17:22
İşte Oda TV’nin yeni haysiyet celladı: Fethi Yılmaz!

İÇİNDEKİLER

Oda TV haber müdürü Barış Terkoğlu ve genel yayın yönetmeni Barış Pehlivan, 'Sessiz, sedasız ve törensiz defnedilen Libya şehidi MİT mensubunun cenaze görüntülerine Oda TV ulaştı' başlıklı skandal haberi ile MİT mensuplarını deşifre ettikleri gerekçesiyle tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Savcılık; Oda TV Sorumlu Haber Müdürü Barış Terkoğlu, Oda TV Genel Yayın Yönetmeni Barış Pehlivan, haberin sahibi Hülya Kılınç, Yeniyaşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Çelik, Yeniyaşam Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Aydın Keser, Birgün Gazetesi Yazarı Erk Acarer, Yeniçağ Gazetesi yazarı Murat Ağırel ve CHP Akhisar Belediyesi Basın Birimi görevlisi Eren Ekinci'den oluşan 8 şüpheli hakkında iddianame düzenlemişti. Şüpheliler MİT Kanunu'nun 27. Maddesi ile TCK'nın 329. Maddesi'nden (Gizli kalması gereken bilgileri açıklama) yargılanacak.

Bu gelişmeler yaşandığı sırada Oda TV'nin MİT şehitlerini deşifre etme olayını başından beridir takip edilip haberleştiren gazeteciler hedef tahtasına oturtuldu. SABAH Gazetesi Özel İstihbarat Müdürü Abdurrahman Şimşek MİT mensuplarının deşifre edilmesine ilişkin soruşturma çerçevesinde çarpıcı haberleri ile gündem belirleyince ODATV tarafından hedef tahtasına oturtuldu. Şişmek'i açık hedef gösteren Oda TV'nin bu işi yeni tetikçisi Fethi Yılmaz eliyle yapması dikkat çekti.

KİMLERİ HEDEF YAPTI, KİMLERİ PARLATTI?
Fethi Yılmaz'ın ODATV sitesinde yanlızca Abdurrahman Şimşek'i değil periyodik şekilde gazeteci, sanatçı, siyasetçi ve iş dünyasından seçtiği kişileri sözde haber adı altında hedef tahtasına koyarak haysiyet cellatlığı yaptığı ortaya çıktı. Arşivlerin bu duruma tanıklık etmesi dikkat çekti.

PELİKAN ADI ALTINDA İTİBAR SUİKASTİ YAPIYORLAR
Oda Tv'nin yayınladığı 'Defne Joy Foster öldürüldü mü' başlıklı haberde; gazeteciler Hilal Kaplan, Süheyb Öğüt, Nafiz Can Paker, Melih Altınok, Kurtuluş Tayiz, Cemil Barlas, Haşmet Babaoğlu gibi gazetecileri hedef gösteren Fethi Yılmaz, Pelikan adı altında bir yapılanmanın mensupları oldukları iddiasında bulunarak kamuoyunda itibar suikastı yapmaya çalıştı.. Yılmaz'ın 2018 yılında kaleme aldığı haberde bu gazetecileri sanki yasadışı bir oluşumun mensupları gibi göstermeye çalışması dikkat çekti. Aynı haberde, Sabah gazetesi yazarı Hilal Kaplan'ın eşi Suheyb Öğüt, Can Paker, Sadık Ünay ve Bünyamin Bezci'nin de hedef tahtasına oturtulduğu gözleniyor. Fethi Yılmaz'ın karalamak istediği isimler, Türk basının en önemli isimleri arasında yeralıyor.

ALGILARI DEĞİŞTİRİP HEDEF HALİNE GETİRİYORLAR
ODATV'de yine Fethi Yılmaz imzası ile çıkan bir haberde ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 15 Temmuz darbe teşebbüsünde yerini deşifre eden SÖZCÜ muhabiri Gökmen Ulu'nun cezaevine girmesi olayının çok farklı sebeplerden kaynaklandığı iddiasında bulunarak yargıya saldırıda bulunuluyor. 'Sözcü muhabiri Gökmen Ulu'yu cezaevine sokan aslında bu haberler mi' başlığı ile hazırlanan haberde algı operasyonu yapmayı sürdüren Yılmaz, Gökmen Ulu'nun tutuklanma nedeninin Erdoğan'ın adresinin darbecilere bildirmesinden dolayı değil de iş adamı Mesut Sancak ve Ethem Sancak'tan dolayı tutuklandığı öne sürülüyor. Hem yargıyı hem de iş adamlarını hedef yapan Yılmaz'ın algı operasyonu yürüttüğü dikkatlerden kaçmıyor. Bilindiği gibi Gökmen Ulu Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 15 Temmuz günü Marmaris'te bulunduğu oteli noktasına kadar Sözcü Gazetesi internet sitesinden yayınlamış darbeciler ilerleyen saatlerde Erdoğan'a suikast yapmak üzere söz konusu otele gitmişlerdi. Ulu, söz konusu eyleminden dolayı İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.

ÖRGÜT ÜYELERİNE DESTEK HABERLERİ
Oda TV'nin yeni tetikçisi Fethi Yılmaz'ın, birçok mensubu DHKP-C üyeliğinden yargılanan ve örgüt talimatı ile üyeleri ölüm oruçlarına katılan grup yoruma da destek veren haberler yazdığı gözlerden kaçmadı. İstanbul'da konser vermeyi planlayan Grup Yorum'a valilik tarafından izin verilmediğini 'Grup Yorum konserine yasak' haberiyle duyuran Yılmaz, yazdığı haberde grup için şu ifadelere yer verdi: Grup Yorum'un 12 Nisan Pazar günü düzenleyeceği 5'inci Bağımsız Türkiye konseri için sabah Bakırköy Halk Pazarı'na sahne kurmak için gittiğinde polis engeliyle karşılaştı.



Valilik, Pazar günü yapılması planlanan konseri iptal etti." Fethi Yılmaz'ın Grup Yorum üyeleri hakkında DHKP-C Terör örgütü üyeliğinden yapılan soruşturmaları görmezden gelip sanki valilik legal bir müzik gurubunu engelliyormuş gibi hava estirmesi ilginç bulundu. Aslında valilik provakatif eylemlere mahal verileceği gerekçesiyle konseri iptal etmişti. Yılmaz'ın Grup Yorum üyesi ile de röportaj yapıp ODATV'de yayınlaması da dikkat çekici bulundu. Fethi Yılmaz'ın, bugün birçok üyesi örgüt üyeliğinden yargılanan Grup Yorum'u parlatması da hafızalara kazındı.

MEZHEP AYRIMCILIĞI İÇİN ÖZEL ÇABA
Oda TV'de Pir Sultan Abdal Kültür ve Tanıtma Derneği Başkanı Murtaza Demir tarafından kaleme alınan "Alevi nasıl olunur, ne yapmak gerekir?" başlıklı bir yazıda ise Fethi Yılmaz ile ilgili dikkat çekici bir ayrıntı yer aldı. Murtaza Demir'in söz konusu yazıyı, Barış Pehlivan ve Fethi Yılmaz ısrarlarıyla kaleme aldığını ifade ediyor. Fethi Yılmaz'ın 'Alevi nasıl olunur, ne yapmak gerekir' şeklinde bir yazının kaleme alınmasını neden istediği merak konsu olurken söz konusu yazıda, "…Özellikle (Sünni- Şii) İslam dünyasının insanı 'illallah' dedirten ve dinden imandan eden; hoşgörü, barış, bilim, demokrasi gibi çağcıl unsurlara uzak duran gerçeği, sürekli olarak birbiriyle savaş, şiddet, nefret ve boğazlaşma hali, manevi tatmin arayan ancak aradığı ruhu, yaygın (kitabi) dinlerde bulamayan insanları çağcıl, insani ve barışçı bir inanç arayışına sevk etti. Ülkemizde dindarlık maskesiyle ortaya dökülerek, kutsallarımızı siyaset ve ticaretlerine araç edenlerin maskelerinin düşmesiyle birlikte, bu arayış daha da yaygın hale geldi"ifadeleri dikkat çekiyor. Fethi Yılmaz'ın teşviki ile kaleme alınan yazıda İslam inancının aşağılanmaya yeltenildiği gözlendi.

Fethi Yılmaz'ın Sanat camiasını da hedef aldığı anlaşıldı. Mustafa Ceceli'yi hedefe koyarak Alevilerin tepkisini ünlü sanatçıya çekmeye çalıştığı belirlendi. Bunun için de 'Şarkıcı Mustafa Ceceli'den Alevileri kızdıracak hamle' başlıklı bir haber hazırladığı, haberde Mustafa Ceceli'nin Alevi kültürünün önemli temsilcilerinden Ozan Aşık Daimi'ye ait deyişi sansürleyerek okuduğunu iddia etti.

DAMLA KAYA/SABAH