Kızıl şehir, şişman (Grassa) şehir, bilgili şehir olarak adlandırılan, Roma, Milano, Napoli gibi İtalya'nın turizm kalbi olarak nitelendirilebilecek şehirlere bir tren yolculuğu mesafesi yakınlığında, hem İtalya'da gezip hem de cebinizi yormayacak bir şehir Bologna. Yani Bologna, hafızalarda Galatasaray'ın UEFA Kupası'nda elediği takım, bolonez soslu makarnanın anavatanı olarak kalmış da olsa bundan daha fazlası. (Songül SOYSAL)
DENEYİMLENEBİLEN TARİH
Şehirde kendinizi bulduğunuzda ilk fark edeceğiniz iki şey var. Bunlardan ilki Ortaçağ hala oralarda bir yerlerde yaşandığı, ikincisi de güneşin dahi bu şehri kırmızı ışıkla aydınlattığı.
Bologna tarihi yaşatan değil, tarihi yaşayan bir şehir. Revaklı binalar, belediye binalarında bile bulunan, gözlerinizi ayıramadığınız için boynunuza ağrılar sokan freskler, zamanın bir şekilde yavaşladığını hissettiğiniz enfes sokaklar… Tabi ben kış günlerinde gittiğim için haliyle denk gelemedim ama şehrin kalbinin attığı Piazza Magiore (Magiore Meydanı)'de yaz aylarında açık hava sineması kuruluyormuş.
ÖNCEKİ RESİMLER İÇİN TIKLAYINIZ