TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, geçirdiği kalp krizi sonucu hastaneye kaldırıldı. Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "TBMM Meclis Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, geçirdiği rahatsızlık sonucu hastaneye kaldırılmıştır. Tedavisi hastanede devam etmektedir" denildi.
SAĞLIK PROBLEMLERİNİ ANLATMIŞ
Önder'in daha önce katıldığı bir programda sağlık problemlerini anlatması gündem oldu. Önder'in o programda ağır bir hastalık süreci geçirdiğini söyleyerek, "Hastane servislerinde epey bir dolaştım" dediği ortaya çıktı.
"SIKINTILI BİR TABLOM VAR"
Kendisine yardımcı olan doktorlara ve dönemin Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'ya teşekkür eden Önder'in yayında "Çoklu sıkıntılı bir tablom var. Bunlarla boğuşuyorum" dediği görüldü. Önder'in "Hepimiz ölümlüyüz. Ölmeyen ikinci bir kişi varsa ikincisi biz olalım. Böyle dönemler insanı muhasebe yapmaya teşvik ediyor" demesi dikkat çekti. Sırrı Süreyya Önder, konuşmasının sonunda Kur'an-ı Kerim'den Ankebut Suresi 57. ayeti okuyarak, süreci manevi bir boyutta değerlendirdi. Arapça olarak "Küllü nefsin zaikatül mevt, sümme ileyna turce'un" ayetini seslendiren Önder, bu ayetin mealini de paylaştı:
"Her canlı ölümü tadacaktır. Sonunda bize döndürüleceksiniz."
ÖNDER'İN DOKTORU KONUŞTU
Önder'in doktoru Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bilal Boztosun, kalp krizi ve Önder'in geçmiş sağlık problemleri ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. "Ana damarlardan ya da yan damarlardan birisinin tamamen tıkanmasına kalp krizi diyoruz. " diyen Boztosun, "Burada Sırrı Bey bizim çok sevdiğimiz değer verdiğimiz birisi. Bize geldiği zaman aort damarı 4.6, 4.7 civarındaydı. 5.5'a kadar bekleyebiliyoruz. Ancak yaşanan ani stresi gerginlik, tansiyon yükselmeleri bazı diğer risk faktörleri devreye girdiği zaman 4.6,4.7 dahi aort damarı kalpten çıkan ana damar yırtılabiliyor ve yırtıldığı zaman da bu yırtılma nereye kadar uzandığıyla ilgili olarak eğer beyne giden damarlara uzanıyorsa şuur kapanması, böbreklere kadar yırtılıyorsa böbrek bozuklukları, bağırsak damarlarına kadar yırtılıyorsa da yani vücudumuzdaki ana damarın nerede ve ne kadar yırtıldığı hayati tehlikemiz oluyor. Bazen ne yazık ki o yırtılmayla birlikte damarda patlama oluyor. Ne yazık ki istenmeyen olaylarla sonuçlanıyor." dedi.
"HER AN PATLAYABİLECEĞİ KONUSUNDA UYARDIK"
Önder'in daha önce Meclis'te fenalaştığına dikkat çeken Boztosun, "Meclis'te bir geçici bir şuur kaybı daha sonra Ankara'da yakın takip edildi. Acaba bu pıhtı neden beyne attı diye? Geçici bir olay yaşanmıştı. Bize İstanbul'a geldiği zaman detaylı araştırma yapıldı. Yapılan araştırmada aort damarının 4.bts'ni çektik. Kalp damarında tıkanma var mı? diye. Kalp damarları tertemizdi. Yaşına göre kalp daralması yoktu. Ancak aort damarı 4.6-4.7 civarında ölçülmüştü. Daha sonra pankreasta bir kitle tespit edildi. Daha sonra bu kitle ve aort damarı için gerekli doktorlar arkadaşlarla çalışmaları yaptık. Aort damarı için kendisini takip edelim dedik. Biz kendisine sıkı sıkı tembih ettik. Bunun belli aralıklarla takip edilmesi gerekiyor. 4.6-4.7 ne kadar hızlı büyüyor. 4.8-4.9 eğer hızlı büyüyorsa o zaman hızlı büyümeyle birlikte her an yırtılabilecek demektir. Yani eğer sizin 4.6 3 yıl sonra 4.7 olduysa bu bizi korkutmuyor. Ama 4.6 3 ay sonra 4.7-4.8 oluyorsa kısa zaman bir büyüme emaresi gösteriyorsa o zaman bu şu demektir her an patlayabilir. Bu damar yırtılabilir demektir. Dolayısıyla biz kendisini seviyoruz. Sıkı sıkı tembih ettik. Kilonuzu, tansiyonunuzu, kolesterol, şekerinizi takip etmeniz lazım diye." şeklinde konuştu.
KALICI HASAR BIRAKIR MI?
Prof. Dr. Boztosun, ameliyat süreciyle ilgili de bilgi aktardı. Boztosun süreçle ilgili "Akşam olayın başlangıcından itibaren ameliyatı yapacak doktor arkadaşlar benim birlikte uzun yıllar çalıştığımız bir arkadaş. Gerekli müdahaleler yapıldıktan sonra uzun bir ameliyat. Bu tür vakalarda ameliyatın uzunluğu hiç önemli değil. İnşallah sonu iyi olur. Geldiği zaman da durumu çok kritikti. Arkadaşlar bütün müdahaleyi yaptılar. Belli bir toparlanma oluyordu tekrar sıkıntıya giriyordu. Kalp bir kendine geliyor tekrar duruyor. Gerekli müdahaleler yapılıyor. Stabil hale getirmek için bazı cihazlarla müdahale edildi. Sabaha kadar ameliyat devam etti. Önemli olan ameliyattan sonrası. İlk 24 saat en önemli dönem. Kalbin kendine gelmesi, toparlanması, ritmin düzelmesi, kalp şuanda yoğun bir destek alıyor. Bu yırtılan kısmın tamiri, kalbin birkaç defa sürekli desteğe ihtiyaç olması bu ritmin düzelmesi inanın bu dönem bizi korkutmuyor. Yeter ki sonu iyi olsun. Buraya kadar geldikten sonra inşallah umut ediyoruz ki kalp eski haline dönüp Sırrı Bey'i tekrar aramızda görürüz." dedi. Yırtılmanın kalıcı bir hasar bırakıp bırakmayacağına ilişkin soruya Boztosun, "Bu durum kalbin beslediği organların durumuna göre değişebilir. Kötü şeyleri çağrıştırmak istemiyorum. İnşallah her şey yoluna girer" şeklinde yanıt verdi.
DOKTOR UYARILARDA BULUNDU
Öte yandan Önder'in kalpten çıkan ana damar olan aort damarında yaşanan yırtılma, toplumda bu hayati damarın önemi ve riskleri hakkında soru işaretlerine neden oldu. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bilal Boztosun, aort yırtılmasının belirtilerini, risk faktörlerini ve korunma yollarını anlatarak önemli uyarılarda bulundu. Önder'in sağlık durumunu da yakından takip eden Prof. Dr. Boztosun, bu tür vakaların sadece genişleme boyutuna değil, büyüme hızına ve genetik faktörlere göre değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
AORT DAMARI, VÜCUDUN ANA TAŞIYICI HATTI
Aort damarının kalpten çıkan ve vücuttaki tüm organlara kan taşıyan ana damar olduğunu belirten Prof. Dr. Boztosun, "Aort damarı beyne, kola, bacağa, böbreğe, bağırsaklara kadar uzanan, tüm hayati organlara kan taşıyan ana yoldur. Bu damarda meydana gelen bir yırtık, hayati riski beraberinde getirir. Aort genişlemesi genellikle sessiz ilerler ama zamanında fark edilip önlem alınmazsa ciddi sonuçlara yol açar" dedi.
ERKEKLERDE 3 CM ÜZERİNE DİKKAT!
Aort damarındaki genişlemenin belirli sınırların üzerine çıktığında tehlike oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Boztosun, "Erkeklerde 3 santimin üzerinde olan genişlemeler dikkatle izlenmelidir. 5,5 santime ulaştığında genellikle cerrahi müdahale gerekir. Ancak bu rakamdan daha da önemlisi, damarın büyüme hızıdır. Eğer bir damarda 6 ayda hızlı bir artış görülüyorsa, o zaman 5,5 santimi beklemeden doktor müdahalesi gerekir" diye konuştu.
GEÇMEYEN GÖĞÜS AĞRILARINA DİKKAT!
Hastaların belirtileri dikkate alması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Boztosun, "Geçmeyen göğüs veya sırt ağrıları varsa, aort kapağı iki yaprakçıklıysa ya da kısa sürede ciddi genişleme gözlemleniyorsa, bu durum çok ciddidir. Bu hastalara 'lütfen doktorunuza danışın' diyoruz. Çünkü erken müdahale hayat kurtarır" dedi. Aort damarındaki genişlemeyi artıran temel faktörleri açıklayan Prof. Dr. Boztosun, şu uyarılarda bulundu:
"Sigara, yüksek tansiyon, obezite, diyabet ve yüksek kolesterol gibi faktörler aort damarının genişlemesini hızlandırır. Bu riskleri kontrol altına almak, damarın büyümesini yavaşlatır ya da durdurabilir. Bazı hastalar 5 yılda ameliyatlık hale gelirken, bazıları 20 yıl boyunca izlenebilir durumda kalabiliyor. Farkı yaratan, bu risk faktörlerinin kontrol altına alınıp alınmamasıdır."
ÖNEMLİ OLAN KRİTİK EŞİĞİ GEÇMEK
Aort damarındaki yırtılmanın hangi organa yayıldığına göre farklı klinik tablolar ortaya çıktığını vurgulayan Prof. Dr. Boztosun, "Şah damarına uzanırsa bilinç kaybı, böbrek damarına giderse böbrek yetmezliği, bacak ya da kola giderse o organların fonksiyonları bozulabilir. İstiyoruz ki hiç yırtılma olmasın. Bunu sağlamak için de genişlemenin önüne geçmeliyiz" dedi. Aort yırtılması sonrası tedavi sürecinin çok hassas yönetilmesi gerektiğine işaret eden Prof. Dr. Boztosun, "Bu gibi durumlarda ilk 24 saat çok kritik. Ameliyatın uzun sürmesi bu süreçte olağan. Ancak ameliyat sonrası hastanın olumlu yönde seyretmesi için bu ilk evreyi başarıyla atlatmak şart. Sürecin olumluya dönmesiyle birlikte iyileşme birkaç hafta sürebilir. Ama önemli olan bu kritik eşiği geçmektir" ifadelerini kullandı.
KALP KRİZİNİN BELİRTİLERİ NELER?
Boztosun, kalp krizi belirtileri hakkında ise "Ağrı ile birlikte bulantı ve kusma eşlik eder. Çeneye yayılan sırta yayılan, sağ kol sol kol ağrısı olabilir."dedi. Kalp krizinde ilk müdahelenin hayati öneme sahip olduğunu söyleyen Boztosun, "Eğer hasta kusuyorsa başını çevirmeniz lazım. Kusmuk ciğerlere kaçmasın diye. Rahat bir pozisyona almanız lazım." şeklinde konuştu.