SSK ve Bağ-Kur emeklisine ek zam! Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz açıkladı: İki formül masada | Süreç nasıl işleyecek?

Önümüzdeki hafta Başkan Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde yapılacak Kabine toplantısında SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yönelik ek zam görüşülecek. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da emekliye ek zamla ilgili açıklama yaptı. Enflasyon sonrası merak edilen emekli zamlarıyla ilgili çalışmanın Meclis’e sunulacağını belirten Cevdet Yılmaz, 2024 zamlarının dengeli olacağını belirtti. TAKVİM Müdürü Faruk Erdem Ocak-Temmuz formülündeki detayları yazdı. İki formül masada. Milyonları ne bekliyor? Süreç nasıl işleyecek? İşte detaylar....

Giriş Tarihi 12 Ocak 2024, 18:48 Güncelleme 12 Ocak 2024, 19:43
SSK ve Bağ-Kur emeklisine ek zam! Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz açıkladı: İki formül masada | Süreç nasıl işleyecek?

İÇİNDEKİLER

İstanbul'da gazete ve TV'lerin ekonomi yöneticileriyle bir araya gelen Cevdet Yılmaz ekonomideki son gelişmeleri değerlendirerek, soruları cevaplandırdı.

Son günlerde milyonlarca vatandaşın merakla beklediği emekli maaş zamlarıyla ilgili soruları cevaplayan Yılmaz, bu konuda bir yasal düzenlemenin önümüzdeki günlerde Meclis'e geleceğini de duyurdu.

Yılmaz, "Cumhurbaşkanımızın bir genel prensibi var o prensip çerçevesinde bu 20 yıl hep hareket edildi. O da şu: Hiçbir zaman çalışanları, emeklileri enflasyona ezdirmemek, bu ana prensibimiz. Bunu yaparken tabii ki gerçekçi bir şekilde imkanlarımıza da bakmak durumundayız. Memur ve ve memur emeklilerinin artışı zaten belli yüzde 50'lere yakın bir rakam gerçekleşmiş oldu. Yıl ortasında daha farklı bir tablo var. Temmuz'da zam sistemi gereği SSK ve Bağ-Kur daha yüksek görünüyor. Ocak ve Temmuz artışlarına baktığımızda yıl bazında memur emeklileri ile SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin artışları dengeye gelmiş olacak" dedi.


KÖK AYLIK DÜZENLEMESİ
7.500 TL'lik taban maaş ve bunun altındaki düşük aylıklarla ilgili de düzenleme olacağını belirten Yılmaz şunları söyledi: "En düşük emekli alanlara dönük olarak da ne yapabiliriz diye çalışıyoruz. Bunlar Hükümetimiz Kabinede tartışılacaktır önümüzdeki günlerde, Kabinede bir ele alınacaktır diye düşünüyorum, ardından da Meclis'imizin takdirine sunulacaktır. Çalışma Bakanlığımızın bir paketi var. Yani bu konular dışında da kurumsal ihtiyaçlarından kaynaklanan, yine işgücü piyasalarına ilişkin bazı tedbirler içeren paket de söz konusu. Bu paketle birleştirilerek Meclis'imizin gündemine gelir diye düşünüyorum."



EŞİTLEME İLE YÜZDE 44-45 ARTIŞ
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın belirttiği 2024 yılı zam oranlarındaki eşitleme refah payı ayarlamasıyla gerçekleşebilir. Bir süredir gündemde olan bu konu aslında memur emeklileriyle SSK ve Bağ-Kur emeklileri arasında 6 aylık enflasyon ve toplu sözleşmeden kaynaklı 11.68'lik fark ile ortaya çıktı. Temmuz ayında SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin zam oranı memur emeklilerinden fazla olacak. Örneğin; Ocak-Haziran döneminde enflasyonun yüzde 24 olması halinde Temmuz zammı SSK ve Bağ-Kur emeklilerinde yüzde 24, memur emeklilerinde ise yüzde 18.60 çıkacak. Buna göre de Temmuz'da memur emeklilerinin 5.4 puan daha düşük zam alma durumu oluşacak. Bu nedenle Ocak ayında SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yansıtılacak refah payında bu durumun da dikkate alınması gündeme geldi. Bu formüle göre zam oranının refah payıyla birlikte yüzde 44-45 seviyelerinde belirlenebileceğine dikkat çekiliyor. Söz konusu formül kabul görürse SSK ve Bağ-Kur emeklilerine bu ay yansıtılacak refah payı 6.5-7.5 puan seviyelerinde olabilecek.



MECLİS'TEKİ ÇALIŞMADA İKİ FORMÜL
Öte yandan AK Parti grubu ve ilgili bakanlıklar alternatifli bir çalışma yaptı. Hedef, SSK ve Bağ/Kur emeklileri ile memur emeklilerinin maaş zamlarının eşitlenmesi. Bunun için iki formül üzerinde duruluyor: "SSK ve Bağ-Kur emeklisine ocakta 11.68 puanlık ek zam ile ocak ve temmuzda iki kademeli artış." Ayrıca 7. 500 liralık en düşük maaşın da 10-11 bin liraya kadar çıkabileceği belirtiliyor.

OVP HEDEFLERİ TUTUYOR
Makro ekonomik gelişmelerin OVP ile uyumlu seyrettiğini, farklılaşmaların genelde olumlu yönde gerçekleştiğini belirten Yılmaz, "Büyüme, kişi başına gelir, istihdam, ihracatta OVP ile uyumlu seyrettiğini görüyoruz. Nokta atışı hiçbir zaman olmaz, önemli olan doğrultuyu ve genel ağırlığı yansıtmasıdır. Temel büyüklükleri sağlıklı bir şekilde ortaya koyuyor" ifadelerini kullandı.

DÖRT ADIMLI HEDEF
Önümüzdeki dönem 4 ana konunun öne çıkacağını belirten Yılmaz şunları söyledi: "Afetin yaralarını sararak Türkiye'yi daha dirençli hale getirmek, fiyat istikrarı sağlayarak enflasyonla mücadele etmek ve tek haneli rakamlara indirmek, bunları yaparken büyümeyi ve istihdamı sürdürmek ve bütün bunların kalıcı sosyal politikalara yansıtmayı hedefliyoruz" dedi.



KKM GÖREVİNİ YAPTI
Kur korumalı mevduattan kademeli çıkışın süreceğini vurgulayan Yılmaz, "Kur korumalı mevduatın o dönemdeki ihtiyaçları karşılamak üzere getirildi. Kademeli çıkış sürecek. Ağustos ayında 3,4 trilyon lira olan KKM tutarı bugün itibarıyla 2 trilyon 576 milyar lira seviyesinde geriledi. 832 milyar lira azaldı. KKM tutarı azalırken kurlar üzerinde istikrarsızlaştırıcı bir etki yapmadı. 2024 sonlarında KKM'den fazla bahsetmeyeceğiz" dedi.



BANKALARA KARNE NOTU
Cevdet Yılmaz yakın dönemde açıklayacakları toplumsal yatırım notuyla ilgili bilgi verdi. Yılmaz, "Toplumsal yatırım notu amacımız daha nitelikli kredilerin verilmesini sağlamak ve bunu sistematik şekilde yapmak. Bankalara verilen bir not. Bankaların kredileri nerelere verildiğine bakılacak. Yatırıma ihracat, girişimcilere destek olan bankaların toplumsal yatırım notu daha yüksek olacak. Buna göre Merkez Bankası bir takım teşvikler sağlayacak" dedi.



YASTIK ALTINDA 300 MİLYAR DOLAR
Cevdet Yılmaz yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılmasının son derece önemli olduğunu belirterek, "Geçmiş diyelim 40 yıla, 50 yıla baktığınızda ithal ettiğimiz belli, ürettiğimiz belli, ihraç ettiğimiz belli rakamlar. Bunları biraz netleştirdiğinizde ciddi anlamda bir stok birikimi olduğunu görüyoruz Türkiye'de. Kabaca 300 milyar dolar civarında belli bir ton rakamı da veriliyor, bir hesaplamalar yapılıyor. Aslında bu sadece makroekonomi için bir kayıp değil, o tasarruf sahipleri için de bir kayıp. Tasarruf sahipleri altınlarını, evde tuttukları zaman hiçbir getirisi olmuyor. Amerika dolarını evinizde tutuğunuzda Amerika'ya sıfır faizle kredi açmış oluyorsunuz. Sisteme dahil olmalı bunlar" diye konuştu.



KİRADA YÜZDE 25 SINIRI
Yılmaz, kira artışlarında uygulanan yüzde 25 sınırlamasına en köklü çözümün enflasyonu düşürmek olduğunu belirterek "Evlerde yüzde 25 kira limiti; bunu tartışıyoruz zaman zaman. Burada aslolan, enflasyon düşürmek tabi, enflasyonu düşürürseniz bu tür konulara da çok fazla ihtiyacınız kalmaz" dedi.




STAJ VE KADEMELİ EMEKLİLİK YOK
Cevdet Yılmaz staj ve kademeli emeklilik konularında da şunları söyledi: Sosyal güvenlikle ilgili şu anda bir çalışmamız yok, bu gelecekte olmayacak anlamına gelmiyor, ama sosyal güvenlikle ilgili yapılacak çalışmaların daha bütüncül bir çerçevede, daha kapsamlı, bütün dengelerin gözetildiği bir anlayışla gerçekleşmesi.

"GENÇLERİ DAHA FAZLA TARIMA TEŞVİK ETMEMİZ LAZIM"

Tarımsal planlamaya yönelik soru üzerine Yılmaz, kent tarımını, gençlerin tarıma dahil olmasını desteklediklerini belirtti. Yılmaz, tarımdaki yaş ortalamasının 60'lara yaklaştığını, gençlerin daha fazla tarıma teşvik edilmesi gerektiğini vurguladı.

Dijitalleşme, kayıt dışıyla mücadele gibi konularda daha güçlü inisiyatif alınacağını kaydeden Yılmaz, ilerleyen dönemde bir vergi reformunu tartışacaklarını aktardı.

Cevdet Yılmaz, "Belki bir gecede yapamayabiliriz ama doğrudan vergilerin payını artırmamız lazım. Bunun için toplam vergi oranını değiştirmeniz gerekmiyor ama doğrudan vergilerin vergiler içindeki payını artırmamızda fayda görüyoruz, hem daha istikrarlı bir gelir yapısı açısından hem de sosyal adalet açısından böyle bir perspektifimiz var. Bugüne kadar da bu alanda çok şey yaptık. Asgari ücreti vergi dışı tuttuk, tarım desteklerini vergi dışına çıkardık, basit usule tabi esnafımızdan vergi almadık, binlerce, milyonlarca insanı, daha düşük gelir sahibi olanları kayırıcı politikalar izledik." ifadelerini kullandı.

Geniş halk kitlelerinin kullandığı ürünlerde KDV'nin düşük, yüksek gelirlilerin daha fazla kullandığı ürünlerde yüksek olduğunu belirten Yılmaz, "Bu da aslında kendi içinde bir sosyal adalet amacına hizmet ediyor, ama bunu daha sistemli baza oturtabilmek için doğrudan vergilerin payını yükseltici bir perspektifimiz var. Vergilerle ilgili Hazine ve Maliye Bakanlığımızın hazırlıkları var, çalışmaları var, önümüzdeki dönemlerde olgunlaştığında bu çalışmalar kamuoyuyla paylaşılacaktır." dedi.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN