İngiliz Financial Times'dan Türkiye ekonomisine övgü: Oynak fon akışları azaldı, ekonomi ayakta

İngiliz Financial Times gazetesinde yayınlanan bir makalede Türkiye ekonomisine övgüler dizildi. Gelişmekte olan Piyasalar Baş Yatırım Danışmanı olarak görev yapan Francesc Balcells'in kaleme aldığı yazıda oynak fon akışının azaldığı ve çökecek denilen ekonominin dimdik bir şekilde ayakta durması anlatıldı.

Giriş Tarihi 11 Şubat 2022, 18:53 Güncelleme 11 Şubat 2022, 19:01
İngiliz Financial Times’dan Türkiye ekonomisine övgü: Oynak fon akışları azaldı, ekonomi ayakta

İÇİNDEKİLER

Merkezi Londra'da bulunan yatırım şirketi FIM Partners'ta Gelişmekte olan Piyasalar Baş Yatırım Danışmanı olarak görev yapan Francesc Balcells'in kaleme aldığı analizde, "2011-2013'te uyarılar yapılıyordu; 'Türk Lirası'nın dolar karşısındaki değeri 2 lirayı geçerse ekonomi çöker' deniyordu." ifadelerine yer verildi.

TÜRKİYE EKONOMİSİNE ÖVGÜ
Türk ekonomisine ilişkin durum tespitinin yapıldığı analizde "2 lira aşıldığında, çökme sınırı 3'ten 5'e çıktı. Şu anda dolar 13 lira. Ekonomi hala ayakta duruyor." değerlendirmesine yer verildi.

BENZER ÜLKELERDEN DAHA FARKLI KONUMDA
Türkiye'nin benzer deneyimleri geçiren ekonomilerden daha farklı bir sonuç ortaya koyduğuna işaret eden Balcells, "Türkiye gibi dolar borcu çok yüksek olan bir ülke, bu döviz çalkantısında uzun süre önce çökmeliydi. Gelişmekte olan piyasaların tarihi, para birimindeki benzer düşüşlerle, ödemeler dengesi krizleriyle dolu." ifadelerini kullandı.

PİYASALARDAKİ OYNAKLIK BÜYÜK ÖLÇÜDE AZALDI
Zaman içerisinde hem bankaların hem de hane halkının şoklara karşı direncinin arttığını belirten Yatırım Uzmanı Balcells, bankaların hane halkına döviz cinsinde döviz borcu vermesinin yasaklanmasının dayanıklılığa katkıda bulunduğunu kaydetti.

Bu yasağın düzenleyici kurumların en büyük öngörüsü olduğunun altını çizen Balcells, Türkiye'nin kredi profilinin değiştiğini, oynak fon akışlarının büyük ölçüde azaldığını kaydetti.

Geçmişte yabancıların Türkiye'nin tahvil piyasasının yaklaşık yüzde 30'una sahip olduğunu hatırlatan Balcells, bu oranın yüzde 5'in altına, bir başka deyişle 3 milyar dolara, gerilediğini; bu sırada da Türk vatandaşlarının ülkenin Avro tahvillerinin neredeyse yarısına sahip olduğunu belirtti.

Barcells makalesinde Türkiye'nin dış kredi kaynaklarına bağımlı hale geldiğini belirtse de, sendikasyon kredisi, ticaret finansmanı, şirketler arası borçlanma ve yerli borç verenler olarak sıraladığı kaynakların, yabancı portföy yatırımcılarına kıyasla daha sabırlı, daha uzun vadeye odaklı olduklarını kaydetti.

Barcells ayrıca geçen zaman içerisinde "dış borç zincirinde en zayıf halka" olarak tanımladığı Türk şirketlerinin de borç seviyelerini azaltıp olumlu kısa vadeli döviz alım-satım pozisyonuna girdiklerini ifade etti.