Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, döviz piyasalarında yaşanan hareketlilikle ilgili değerlendirme yaptı.
Twitter hesabından açıklama yapan Zeybekci şu ifadeleri kullandı:
"Reel ekonomi, büyüme, ihracat, istihdam ve kapasite kullanım oranları, ayrıca gelecek beklentilerine ilişkin öncü gösterge olarak yatırım teşvik başvuruları ve dünyanın en iddialı teşvik sistemine olan ilgi ile dünyada bu bakımdan ilklerde yer alan ülkemiz kur ve faiz oranlarında hak etmediği dalgalanmalar ve döviz piyasasında sağlıksız fiyat oluşumları yaşamaktadır.
İlgili kurumlarımız, reel sektörün başarısının, emeğinin ve alın terinin bu doğrultuda heba edilmemesi; döviz piyasasındaki dengesizliğin kaldırılması için gerekli araç ve yetkiye sahiptir.
2/5 kur ve faiz oranlarında hak etmediği dalgalanmalar ve döviz piyasasında sağlıksız fiyat oluşumları yaşamaktadır
— Nihat Zeybekci 🇹🇷 (@ZeybekciNihat) 23 Mayıs 2018
Bu sorumluluğu alarak, en doğru hamlenin en uygun zamanda yapılacağı konusunda güvenimiz tamdır.
Hükümetimiz her zaman serbest piyasa ekonomisini esas almıştır ve bu anlayışla devam edecektir. Mali disiplinden ve enflasyonla mücadeleden ödün verilmeden, sürdürülebilir ve dengeli büyüme hedeflerimiz gerçekleştirilecektir."
BEKİR BOZDAĞ DA AÇIKLAMA YAPTI
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Yozgat'ta gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Döviz kurlarındaki dalgalanmayı değerlendiren Bozdağ, şunları kaydetti:
"Dolarla oynayarak milletin cebine, millete zarar verecek sonuçlar ortaya koyarak, bu seçimin sonuçlarını değiştireceğini düşünenler varsa aldanıyorlar. Millet oyunu gördü, oyuncuyu da gördü. Millet kuklayı da gördü, kuklacıları da gördü. Onlara fırsat ve izin vermeyecektir. Allah'ın izniyle 24 Haziran yeni bir gün olacağı gibi yeni bir dönemin de başlangıcı olacaktır."
"EKONOMİNİN KURALLARINI ÇOK İYİ BİLİYORUZ"
Türkiye ekonomisinin güçlü olduğuna dikkati çeken Bozdağ, şöyle konuştu:
"Seçime giderken pek çok şey de yapacaklardır kaybettirmek için. Şu anda dolar üzerinde yaşanan oynamayı hep beraber görüyoruz. Bilesiniz ki 24 Haziran seçimlerine giderken dolar üzerinden vatandaşımızı etkilemek isteyen, hükümete fatura kestirmek isteyen ve sandığa bu faturayı yansıtmak isteyen bir irade de var. Biz onu da görüyoruz, ekonominin kurallarını çok iyi biliyoruz. Türkiye'nin ekonomisi, Allah'ın izniyle güçlü bir ekonomidir."
DOLAR NEDEN YÜKSELDİ?
BloombergHT'ye katılan Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan,kurdaki değişim reel gerçeklere dayanmadığını vurguladı. Arslan, "Kurdaki hareketler gerçeği yansıtmıyor, bir takım kesimler panik havası yaratmaya çalışıyor. Bu tür kısa dönemli dalgalanmaları geçmişte de çok gördük. Sakin olmakta fayda var" dedi.
Arslan'ın açıklamaları şöyle:
YURT DIŞI KAYNAKLI DALGALANMA
"Dövizde yaşanan hareketlilik bugüne ya da son bir haftaya ait değil. Son birkaç aydır yurtdışı kaynaklı dalgalanmalara şahit oluk. Birincisi, Abd'de faizlerin yükseliş trendine girmesi ve ABD tahvil faizlerinin yüzde 3'ün üzerine çıkması. İkincisi gelişmekte olan ülkelerde yerel paraların değer kaybı, üçüncüsü de petroldeki artış. Bu üçlü mekanizma bir araya geldiğinde biz de etkilendik.
Biz ayrıca seçim sürecine girdiğimiz için, bazı analist ve kredi derecelendirme kuruluşlarının temel makroekonomik gerçeklerle bağdaşmayan, reel ekonomiyi esas almayan, büyümeyi göremeyen, sadece masa başında yazılan bir takım raporlarla piyasada panik havası yaratılmaya çalışıdığını gördük. Ben bir bankacı olarak bunu hissediyorum da.
Her gün müşterilerle görüşüyoruz, tüketim ve yatırım tarafında hayat sürüyor, çarklar dönüyor.
Finans tarafı ile reel ekonomi tarafında bir denge olması lazım. Son dönemde yapılmaya çalışılan, finans tarafında 'dayak atmaya' yönelik bir anlayışa doğru gittiğini görüyoruz.
Kurdaki değişimin reel gerçeklere dayanmadığını, Türkiye'nin makroekonomisi güçlü olan temele dayanmadığını görüyoruz.
YABANCI YATIRIMCI DURUYOR
Yabancıların yatırımları sadece tahvil ve bonoya değil, borsaya da yatırım yapıyorlar. Eğer piyasada bir problem varsa, o zaman borsadaki yabancı yatırımcıların da hisselerini satıp çıkıyor olması lazım. Şu anda Halkbank'ın hisselerinin yüzde 75'i yabancılarda. Bizde bir düşüş yok, tam tersine hisse fiyatlarında çıkış var.
Eğer doğrudan yatırım yapan yabancı yatırımcılarda bu çöküş beklentisi olsa o zaman onlar da çıkış beklentisine girebilirler.
Güncel bir örnek vereyim, Körfez bölgesinin en büyük bankalarından Emirates NBD Denizbank'ı 3.2 milyar dolara satın aldı. Bu insanlar bu ülkeye para yatırıyor. Eğer ülke ve piyasaların geleceği ile ilgili bir endişeleri olsa bu yatırımı yapmazlardı. Gidip başka bir yere yatırım yapması mümkün iken Türkiye'nin geleceğine güvenip 3.2 milyar dolara bir Türk varlığını alıyorlar.
Kurdaki hareketler gerçeği yansıtmıyor, bir takım kesimler panik havası yaratmaya çalışıyor. Bu tür kısa dönemli dalgalanmaları geçmişte de çok gördük. Sakin olmakta fayda var"
