Lahey’den İsrail'e 1 ay süre! Uluslararası Adalet Divanı’ndan karar geldi: Refah'ta saldırılar durmalı, sınır kapısı açılmalı!

Uluslararası Adalet Divanı Güney Afrika’nın geçtiğimiz hafta, İsrail'in Refah saldırısını durdurması ve Gazze'den çekilmesi yönündeki talimat talebine ilişkin kararını verdi. Uluslararası Adalet Divanı, İsrail saldırısı altındaki Gazze'deki insani durumun daha da kötüleştiğini ve yeni tedbir kararlarına ihtiyaç duyulduğunu bildirirken İsrail'e bir ay süre verildiğini duyurdu ve saldırıların sona ermesi, Refah sınır kapısının açılması gerektiğini bildirdi. Aynı zamanda alınan karar sonrası Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından, Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) İsrail'in Gazze'deki saldırılarını derhal durdurması kararına ilişkin, en kısa sürede uyması gerektiğini vurguladı.

Giriş Tarihi 24 Mayıs 2024, 11:26 Güncelleme 24 Mayıs 2024, 19:29
Lahey’den İsrail’e 1 ay süre! Uluslararası Adalet Divanı’ndan karar geldi: Refah’ta saldırılar durmalı, sınır kapısı açılmalı!

İÇİNDEKİLER

BM yüksek mahkemesindeki yargıçlar, Güney Afrika'nın İsrail'i soykırımla suçlayan daha geniş bir davanın parçası olarak İsrail'in Refah saldırısını durdurması ve Gazze'den çekilmesi yönündeki talimat talebi hakkındaki kararını verdi.

REFAH'A ASKERİ OPERASYONU DURDURMA KARARI AÇIKLANDI

Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Güney Afrika Cumhuriyeti'nin İsrail aleyhine açtığı "soykırım" davasında, İsrail'in Refah'a yönelik askeri operasyonlarını durdurmasını da içeren ek ihtiyati tedbir taleplerine ilişkin kararını açıkladı.

Divan Başkanı Lübnanlı Yargıç Nawaf Salam, mahkemenin kararlarını kamuya açık oturumda okudu.

GAZZE'YE YÖNELİK SALDIRILARIN DERHAL DURDURULMASINI EMRETTİ

Gazze'deki durumun 26 Ocak'taki karardan bu yana özellikle gıdaya erişim ve insani durum bakımından ciddi şekilde kötüleştiği belirtilen kararda, Refah'a yönelik İsrail saldırılarının devamı durumunda insani durumun felaket düzeyinde kötüleşeceği ifade edildi.

İsrail saldırıları altındaki Gazze'deki insani durumun daha da kötüleştiğini ve yeni tedbir kararlarına ihtiyaç duyulduğunu bildiren Divan, İsrail'in Refah kentine yönelik askeri saldırılarını derhal durdurmasını emretti.

''REFAH SINIR KAPISI AÇIK TUTULMALI''

Divan ikinci olarak İsrail'den, Gazze'de acilen ihtiyaç duyulan hizmetlerin ve insani yardımın engelsiz bir şekilde sağlanabilmesi için Refah sınır kapısını açık tutmasını istedi.

İsrail'in, BM yetkili organları tarafından soykırım iddialarını araştırmak üzere görevlendirilen uzmanların, Gazze Şeridi'ne engelsiz erişimini sağlamak üzere etkili tedbirler almasını da isteyen UAD, İsrail'in alınacak tüm tedbirlere ilişkin bir ay içinde Mahkeme'ye bir rapor sunmasına hükmetti.

TUNÇ'TAN ALINAN KARARA İLK TEPKİ: İSRAİL EN KISA SÜREDE UYMALI
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından, Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) İsrail'in Gazze'deki saldırılarını derhal durdurması kararına ilişkin paylaşımda bulundu. "Uluslararası Adalet Divanı'nın 7 Ekim'den bu yana Gazze ve Refah'ta soykırım yapan işgalci İsrail'in saldırıları durdurmasına ve insani yardımların önünün açılmasına yönelik verdiği karar, Filistin'de akan kan ve gözyaşının dinmesi adına önemli ancak yetersizdir." değerlendirmesini yapan Tunç, İsrail'in UAD'nin aldığı kararlara en kısa sürede uyması gerektiğini vurguladı.

Bakan Tunç, şunları kaydetti: "Yaklaşık 8 aydan bu yana 36 bine yakın Filistinlinin hayatını kaybetmesine, 80 binden fazla Filistinlinin ise yaralanmasına neden olan barbar İsrail, işlediği savaş ve insanlık suçlarına son vermelidir. İsrail, terör örgütü gibi davranmayı bırakmalı, uluslararası hukukun gereğini yerine getirmelidir. Demokrasiye ve insan haklarına inanan ülkeler ve uluslararası kuruluşlar da İsrail'in kararlara uyması noktasında harekete geçmelidir."

İnsanlık vicdanında mahkum olan İsrailli yetkililerin, en kısa sürede hak ettikleri cezaya çarptırılması gerektiğini belirten Tunç, Türkiye olarak İsrail'in saldırıları duruncaya ve İsrailli yetkililer cezalandırılıncaya kadar mücadeleyi sürdüreceklerinin altını çizdi. Bakan Tunç, masum Filistinlilerin haklı davasında yanlarında olmaya, dünyada hakkı ve adaleti savunmaya devam edeceklerini kaydetti.

800 BİN FİLİSTİNLİ DAHA YERİNDEN EDİLDİ

Kararda, İsrail'in haftalarca süren yoğun bombardımanın ardından 7 Mayıs'ta Refah'ta askeri bir saldırı başlattığı ve bunun sonucunda 18 Mayıs 2024 itibarıyla yaklaşık 800 bin Filistinlinin Refah'ta yerlerinden edildiği belirtildi.

Üst düzey Birleşmiş Milletler (BM) yetkililerinin, sürekli olarak, Refah'a yönelik bir askeri harekatın büyük riskler içerdiğinin altını çizdiğine işaret edilen kararda, BM kaynaklarının Gazze'de Filistinlilerin insani bir felakete uğrama riskinin gerçekleşmeye başladığı yönündeki uyarıları hatırlatıldı.

İSRAİL, SİVİLLERİN GÜVENLİ TAHLİYESİ KONUSUNDA DİVAN'I İKNA EDEMEDİ

İsrail'in, askeri operasyon başlattığı Refah'taki sivillerin güvenli şekilde tahliyesi konusunda Divan'ı ikna edemediği vurgulanan kararda, "Divan, Refah'taki askeri saldırı sonucunda Filistin halkının maruz kaldığı büyük riski hafifletmek için (İsrail'in aldığı) tedbirlerin yeterli olduğuna ikna olmamıştır." ifadelerine yer verildi.

Mahkeme, İsrail'in Mavasi bölgesinde bugüne kadar tahliye edilen 800 bin Filistinli için gerekli miktarda su, temizlik, gıda, ilaç ve barınak bulunup bulunmadığına ilişkin yeterli bilgi sağlamadığını aktardı.

Kararda, İsrail'in Refah'taki askeri saldırısının yarattığı endişeleri yeterince ele almadığı ve muhtemel tehlikeleri gidermediği bildirildi.

MEVCUT İHTİYATİ TEDBİRLERİN DEĞİŞTİRİLMESİ GEREKLİ

Kararda, Refah'ta sıkışan Filistinlilerin karşı karşıya kaldığı insani felaket tehlikesi nedeniyle daha önce Divan'ın hükmettiği 28 Mart tarihli tedbir maddelerinin değiştirilmesi gerektiği ifade edildi.

İsrail saldırıları altındaki Gazze'deki insani durumun daha da kötüleştiğini ve yeni tedbir kararlarına ihtiyaç duyulduğunu bildiren Divan, İsrail'in Refah kentine yönelik askeri saldırılarını derhal durdurmasını emretti.

Divan ikinci olarak İsrail'den, Gazze'de acilen ihtiyaç duyulan hizmetlerin ve insani yardımın engelsiz şekilde sağlanabilmesi için Refah Sınır Kapısı'nı açık tutmasını istedi.

İsrail'in, BM yetkili organları tarafından soykırım iddialarını araştırmak üzere görevlendirilen uzmanların, Gazze Şeridi'ne engelsiz erişimini sağlamak üzere etkili tedbirler almasını da isteyen UAD, İsrail'in, alınacak tüm tedbirlere ilişkin bir ay içinde Mahkeme'ye rapor sunmasına hükmetti.

DEĞİŞTİRİLEN YENİ TEDBİRLER

Divan yargıçları, 13'e karşı 2 oyla

"26 Ocak 2024 ve 28 Mart 2024 tarihli tedbir kararlarının geçerli olduğunun teyit edilmesine;

Gazze'deki Filistinli grubun kısmen ya da tamamen fiziksel olarak yok olmasına yol açabilecek yaşam koşullarına neden olabilecek askeri saldırıların ve Refah vilayetindeki diğer eylemlerin derhal durdurulmasına;

Acil olarak ihtiyaç duyulan temel hizmetlerin ve insani yardımın engelsiz bir şekilde sağlanması için Refah Sınır Kapısı'nın açık tutulmasına;

Soykırım iddialarını araştırmak üzere Birleşmiş Milletlerin yetkili organları tarafından görevlendirilen herhangi bir soruşturma komisyonu, araştırma misyonu veya diğer araştırma organlarının, Gazze Şeridi'ne engelsiz erişimini sağlamak için etkili tedbirler alınmasına;

İsrail'in, mevcut kararın yürürlüğe girmesi için alınan tüm tedbirlere ilişkin olarak, karar tarihinden itibaren bir ay içinde Mahkeme'ye bir rapor sunmasına hükmetti.

Divan Başkan Yardımcısı Ugandalı yargıç Sebutinde ve İsrailli geçici yargıç Aharon Barak, tüm tedbir maddeleri için ret oyu kullandı.

GÜNEY AFRİKA, 10 MAYIS'TA YENİ TEDBİR KARARI TALEP ETMİŞTİ

Divan, 26 Ocak'ta açıkladığı kararda İsrail'in Soykırım Sözleşmesi'ndeki yükümlülüklerine uygun davranması gerektiğini belirterek, 6 maddede ihtiyati tedbir kararına hükmetmişti.

İsrail'in bu tedbir kararlarına uymaması ve Gazze'de kötüleşen insani durumun ardından Güney Afrika, ilk olarak "İsrail'in Refah kentine planladığı saldırının ortaya çıkaracağı büyük çaplı öldürme, zarar verme ve yıkım eylemleri" nedeniyle 12 Şubat'ta UAD'den acilen yeni tedbirlere hükmedilmesini talep etmişti.

Divan, 16 Şubat'taki kararında, mahkemenin yeni tedbirlere hükmetmesini gerektiren ölçüde önemli gelişmeler olmadığı gerekçesiyle 26 Ocak'ta hükmedilen tedbirleri yeterli bulmuştu.

Güney Afrika ikinci olarak 6 Mart'ta Gazze'de baş gösteren kıtlık nedeniyle ikinci kez ek tedbir talebinde bulunmuş ve Divan, 28 Mart'ta İsrail aleyhine özellikle insani yardımların Filistinlilere ulaşmasını sağlaması için ek tedbirlere hükmetmişti.

Güney Afrika, 10 Mayıs'ta Divan'a üçüncü kez ek tedbir kararına hükmetmesi için başvurmuştu.

Güney Afrika'nın ek tedbir taleplerine ilişkin 16 ve 17 Mayıs'taki duruşmalarda, Güney Afrika tarafı, UAD'nin 26 Ocak'taki ilk kararından bu yana İsrail'in Filistinlilere yönelik saldırılarını tırmandırarak Divan'ın bağlayıcı emirlerini kasten ihlal ettiğini belirtmişti.

İsrail adına söz alan uluslararası hukuktan sorumlu Başsavcı Yardımcısı Gilad Noam, 17 Mayıs'taki duruşmada, Güney Afrika'nın iddialarının yersiz olduğunu savunarak, "Trajik bir savaş yaşanıyor ancak ortada bir soykırım yok." iddiasında bulunmuştu.

UAD'DE İSRAİL ALEYHİNE AÇILAN SOYKIRIM DAVASI

Güney Afrika Cumhuriyeti, 1948 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle 29 Aralık 2023'te İsrail aleyhine UAD'de dava açmıştı.

Güney Afrika, Gazze'deki durumun aciliyet teşkil etmesi sebebiyle UAD'den ihtiyati tedbirlere hükmetmesini istemiş ve tedbir talebine ilişkin duruşmalar 11 ve 12 Ocak'ta Hollanda'nın Lahey kentindeki Barış Sarayı'nda yapılmıştı.

Divan, 26 Ocak'ta açıkladığı tedbir kararlarında, İsrail'in Soykırım Sözleşmesi'nin 2. maddesinde tanımlanan fiillerin işlenmemesi için elinden gelen tüm önlemleri almasına, İsrail ordusunun Soykırım Sözleşmesi'nin 2. maddesindeki fiilleri işlemesini engelleyecek önlemleri ivedilikle almasına, Gazze'deki Filistinlilere yönelik soykırım çağrısı yapanları önlemek, engellemek ve cezalandırmak için gereken tüm adımları atmasına, Gazze'deki Filistinlilerin karşılaştığı olumsuz yaşam koşullarını ortadan kaldırmak için ihtiyaç duyulan temel hizmetlere ve insani yardımın sağlanmasını mümkün kılan acil ve etkili önlemleri almasına, Gazze'deki Filistinlilere karşı Soykırım Sözleşmesi'nin ihlalini gösteren delillerin yok edilmesini önlemek ve korunmasını sağlamak için etkili tedbirler almasına, kararın yürürlüğe girmesinden itibaren 1 ayda alınan tüm tedbirler hakkında mahkemeye bir rapor sunmasına hükmetmişti.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye'nin davaya müdahil olacağını açıklamıştı.

GÜNEY AFRİKALI AVUKATLAR REFAH İÇİN HAREKETE GEÇMİŞTİ

Güney Afrikalı avukatlar geçtiğimiz hafta mahkemeden acil durum önlemleri alınmasını talep etmiş ve Filistin halkının hayatta kalmasını sağlamak için İsrail'in güney Gazze kentine yönelik saldırılarının "durdurulması gerektiğini" belirtmişti.

İSRAİL'DEN REFAH TEHDİDİ

İsrail hükümet sözcüsü perşembe günü yaptığı açıklamada, "Dünyadaki hiçbir güç İsrail'in vatandaşlarını korumasını ve Gazze'de Hamas'ın peşine düşmesini engelleyemez" dedi.

BM'nin en yüksek hukuk organının İsrail'e karşı vereceği kararın Başbakan Binyamin Netanyahu hükümeti üzerinde daha fazla diplomatik baskı oluşturması bekleniyor. Özellikle de son dönemde Avrupa ülkeleri art arda Filistin'i tanıdıklarını açıklarken Tel Aviv üzerindeki baskı giderek artıyor.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN