Tarihi 11 Mart 2021

Kaplumbağa!

PANDEMİNİN insanlar üzerindeki etkisine baktığımız zaman "gemisini kurtaran kaptan" duygusunun acı biçimde dışa vurduğunu görebiliriz.
Şu sıralar insanlardan sıkça duyduğum söz; "iyi gün dostları ne kadar çokmuş!" Eskiden de bal tutan parmağını yiyordu ama insanlar zor günlerinde dost bellediklerinden bir hal hatır sorgusu görüyordu.
Özlediğimiz geçmişe dönebilme ihtimalimiz elbette yok ama geleceğin kötülüklerle dolduğu bir dünyada geçmişin güzelliklerini hatırlatmak istiyorum.
Paranın çok olmadığı insanlığın yok olmadığı zamanları arıyoruz bugünlerde.

***

Bir arkadaşımı kaybettim;
Hakan Dilek. Yazardı, gazeteciydi, iş bulamayınca tek kişilik gösteriler yaptı ekmeğinin peşinde koştu.
Kimseye boyun eğmedi, kimsenin elini eteğini öpmedi, direnmeyi hüner kabullendi.
"Mahallenin Güzel Abileri" adlı kitabını defalarca okudum.
İki yıl önce kolon kanseri oldu ve iki gün önce hayata onurlu biçimde veda etti.
Yalakalığa zarf atanlar tarafından mektup açacağıyla sırtından vurulanların bol olduğu bir ülkede mahallenin güzel abilerini arıyoruz bugünlerde.

***

Toprağın bile vicdanı vardır insanı doyurur. Nice insanda o vicdanın zerresi yoktur, insanların ekmeğine kan doğrar.
Dünyanın en acımasız sloganıdır; "açlıktan kim ölmüş!" O insanların ölmeleri gerekmiyor doymaları gerekiyor.
Ve eğer insanlık diye bir gerçek varsa; "doyurulması" gerekiyor.
"Para parayı çeker" diye bir düşüncenin egemen olduğu toplumlarda kötülüğün mıknatısı da kendine gerekenleri çekiyor.
Eski insanlıkların payına bir selamın bile düşmediği günlerden geçiyoruz.
Komşuda pişenin komşuya düştüğü zamanları arıyoruz bugünlerde.

***

Kimilerinin ocakları söndü de kimileri kendi tezgahında tilki.
Orta halli insanlar için kurulan süpermarketlerin fiyat etiketiyle nasıl oynadığını en çok pandemi döneminde gördük.
Onlar parası olanları yolunacak kaz gibi görüyor parası olmayanları "hayat artıkları" olarak!
Koronavirüsün hiç olmazsa aşısı var ama insanların içindeki virüsün ne telafisi var ne tedavisi.
Oysa insanlık her zaman bir sınavdan geçer, bu sınavın sonuçları gönlümüze göredir, çıkarlarımıza göre değil.
İnsanlığın şefkatini siyah beyaz yılların merhametini arıyoruz bugünlerde.

***

Şu bir yıldır kabuğunda yaşayan kaplumbağalar o kadar çoğaldı ki.
Onlar vefasızlığın kralını gördükleri için kendi içlerine kapandılar. Bazıları insanlara küstü bazıları hayata.
Hayat cilve seviyor çünkü, hayat yalanı seviyor üstelik insan ayrımı yapıyor.
Onlar hayatı ölümle aldatıyor şu sıralar, "en fazla canımı alırsın hayat" notuyla birlikte.
Biliyorlar ki bu dünyada kötüler günü kutlansa yer yerinden oynar, iyiler gününde kaynar sular dökülür iyi insanların başından.
Haksız yere cebini doldurmayı hüner sayanların bol olduğu bir ülkede yaşlı bir insan için sürahiye su doldurmayı ilke edinen insanları arıyoruz bugünlerde.

***

Shakespeare'in harika sözü; "haksızlık etsen de senin hakkını savunacağım." Her şeye rağmen ipinizle kuyuya inilen insan olun, başkasına uzattığınız ip yarın size de uzatılacaktır.
Hala ölmeyen bir şeyler vardır da onlar da kabuğuna çekilmiştir belki.
O insanların gözlerindeki parıltıları arıyoruz bugünlerde!