Şampiyonlar Ligi gitti, "Avrupa Ligi" kafi dedi.
Malatya'da ligdeki sınavında da 3 puanlık darbe yedi.
Sezon başlarken ne demişti;
"Geçen sezonun futbolunu oynayamayacağız!" Geçen sezon mumla aranıyor da, yanlışların doğrulanması için birçok şeyin kaybedilmesi gerekiyor belki. Bir Fenerbahçe klasiği olarak!
Malatya maçını oğluyla seyreden baba, son dakikalarda "yatalım oğlum" dedi.
"Bu Fenerbahçe'yle bize bayramın da geleceği yok!"
Yüz ifadelerinden bile kazanma duygularının açığa vurduğunu görürdük.
Çökmüş ruhlar orkestrası sahanın ortasında fasıl yapıyor sanki. Örnek mi istiyorsunuz, Hasan Ali'ye bakın, Mehmet Topal'a, Josef'e ve diğerlerine.
Müşahede altında tutulması gerekirken el üstünde tutulan adamlara!
Medyadaki goygoycular Şampiyonlar Ligi'nden elenmeyi bile gururlu huzur sayarken.
Yeniden başlamak için bir ruh devrimi gerekirdi.
Fenerbahçe bunu yapamadı.
Geçmişin tükenmiş uzantıları geleceğin yolunu kesiyor.
Teknolojiymiş, saha içindeki istatistiklermiş geçiniz!
Navigasyonlar iptal!
Yüreği olan yolu biliyor.
Yüreği olmayan da taraftarın bayramını böyle kutluyor!
