"Türk Silahlı Kuvvetleri'nin internet sitesinde 03 Mayıs 2012 tarihinde yapılan 4 maddelik açıklama ile ilgili olarak, bazı basın-yayın organlarında, bu açıklamanın muhatabının bir köşe yazarı ile birlikte İstanbul Barosu Başkanı olduğu yönünde yorumlar yayınlanmıştır. Bu nedenle aşağıdaki açıklamanın yapılması zorunlu görülmüştür:
1) İstanbul Barosu Başkanları, toplumsal konumları ve tarihsel görevleri gereği davet edildikleri toplantılarda sadece hukuksal konularda değil, güncel sorunlarla ilgili görüşlerini de açıklamaktadırlar. Baro Başkanımız bu çerçevede 29 Nisan 2012 tarihinde, Eskişehir'de, Anadolu Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Topluluğunun düzenlediği bir panele katılarak görüşlerini açıklamıştır.
2) İstanbul Barosu Başkanı toplantıda yaptığı konuşmada Cumhuriyete halkın sahip çıkması gerektiğini vurgularken, bir teşbih olarak halkı, "silahsız kuvvetler" şeklinde nitelendirmiştir. Yapılan bu benzetmede Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yönelik bir niteleme sözkonusu değildir. Anlatılmak istenen Cumhuriyeti koruma ve kollama görevinin halka ait olduğudur. Kısaca "silahsız kuvvetler" benzetmesinin asıl amacı demokrasidir. Bu nedenle Baro Başkanının konuşmasından Türk Silahlı Kuvvetlerine yönelik bir "çağrı" veya "itham" sonucu çıkartmak, zorlama ve maksatlı bir yorumdur.
3) Ne söylendiği bu kadar açıkken, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yaptığı açıklama eğer İstanbul Barosu Başkanı'na da yönelik ise, haksız ve üzüntü vericidir.4) Nitekim bugüne dek, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kurumsal kimliği ve Cumhuriyetin değerleri ile ilgili olarak Baromuzun ve Baro Başkanımızın yaklaşım ve tutumu açıktır. İstanbul Barosu her türlü çarpıtmaya ve tahrike karşın, Cumhuriyete, onun temel değerlerine, demokrasiye sahip çıkma kararlılığını sürdürecektir."