Tarihi 6 Ağustos 2021

Sosyal Medya Nereye Kadar?

Türkiye günlerdir orman yangınları ile boğuşuyor. Görevlisi, gönüllüsü, amiri, memuru, askeri, sivili ile ülkemiz seferber oldu. Kısa sürede iki yüze yakın orman yangınını büyük bir gayretle söndürdü. Ancak yangınlar o kadar büyük ki bu gayretin bile yetersiz kaldığı yerler var. Maalesef bazı bölgelerde bütün çabalara rağmen orman yangınlarını kontrol altına almak mümkün olmadı.

Topyekûn seferberlik halinde ormandaki yangını söndürmeye gayret ederken bir yandan da sosyal medyadaki yalan yangını ile mücadele etmeye çalışıyoruz. Eline telefonu, tableti veya bilgisayarı alan tepesinden vızır vızır helikopterler geçtiği halde "bulunduğum yerde acil hava desteği lazım" paylaşımında bulunabiliyor. Bu tür bireysel sahtekarlıklar veya gayretkeşliklerin yanında bir de daha organize olanları var. Mesela güya Türkiye adına uluslararası camiadan yardım isteyen #helpturkey etiketinin reklam ajansları tarafından organize edildiği, etiket altında paylaşımda bulunmaları için internet fenomenlerine ödeme yapıldığı ve binlerce paylaşımın aslında hiç olmayan kişiler adına bot hesaplarla yapıldığı ortaya çıktı. Dahası bu türden manipülasyonların önünü almak için kılını kıpırdatmayan Twitter, yangınla mücadelede dayanışma için açılan DEVAM etiketi altında atılan binlerce tweeti hiçbir gerekçe göstermeden kaldırıldı.

Bir an için ABD seçimlerinde Twitter'ın Trump'a neler yaptığını ve diğer taraftarlık örneklerini unutalım. Twitter'ın şirket politikasının tamamen tarafsız olduğunu düşünelim. Bu durumda bile bireysel kullanıcıların yaptığı manipülasyon ve dezenformasyonun önünü almak için kılını kıpırdatmaması büyük bir sorun. Koronavirüsle ilgili yapılan en masum paylaşıma bile uyarı etiketi yapıştıran Twitter'ın ormanlarımızı yakan ve can kaybına neden olan, günlerdir devam eden felaket hakkındaki yalanların yayılmasını uzaktan izlemesi kabul edilemez. Twitter'dan reklam algoritmasını iyileştirmek ve dolayısı ile daha çok para kazanmak için ayırdığı bütçenin bir kısmını da yalan haberlerle mücadele etmek için ayırmasını istemek hakkımız. Kaldı ki Twitter'in siyasi meselelere bu kadar masum yaklaşmadığının, taraf olduğunun ve kendi tarafını dayattığının sayısız örneği var.

Görünen köy kılavuz istemez. Hiçbir devlet sorumsuz, hesap vermeyen ve fakat kendi otoritesini tehdit eden bir yapılanmaya sonsuza kadar müsamaha göstermez. Eninde sonunda devletler sosyal medya mecralarından daha fazla hesap soracak. Bakalım bizim için dananın kuyruğu nerede kopacak. Kâhin olmaya gerek yok, o gün yaklaşıyor!