Tarihi 9 Temmuz 2021

Keskin Sirke

Cumhurbaşkanlığı seçimlerine daha uzun bir süre var. Ancak HDP destekli CHP ittifakında hemen her gün aday spekülasyonu yaşanıyor. Haklarını teslim etmek lazım; henüz kamuoyu önünde "kim aday olacak?" kavgası yaşanmadı. Ama karanlığa kurşun sıkarak, birbirlerine laf duyurarak, üstü örtülü mesajlarla iyiden iyiye adaylık rekabeti başladı.

Hatırlayalım; "Ali Babacan 2023'e mutlaka ortak adayla gidilmeli. 2018'de ortak aday çıkarılsaydı Tayyip Erdoğan seçilemezdi" diyerek Meral Akşener'e bir uyarı gönderdi. Malum 2018'de Meral Akşener aday olmaktan vazgeçmeyince ortak aday çıkarılamamıştı. Buna mukabil Meral Akşener ortak aday çıkması gerektiğini, aday konusunda uzlaşmacı olacaklarını ama HDP'nin de kendi adayını göstermesi gerektiğini söyleyerek CHP'ye bir mesaj gönderdi. Akşener'in sözlerini "eğer siz beni tabanın önüne uzlaşmayan kişi olarak atarsanız ben de sizin HDP ile ittifakınızı konuşurum" şeklinde tercüme etmek mümkün.

O esnada Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığı daha sık gündeme gelir oldu. Kılıçdaroğlu kendi adaylığından bahsederek hem Akşener'i hem de kendi partisinden İmamoğlu ve Yavaş gibi isimleri frenlemeye çalışıyor. "Kimse kendi kendine havaya girmesin, en çok oya sahip muhalefet partisinin genel başkanı olarak ben de varım" diyor. Kılıçdaroğlu'nun gerçekten aday olup olmayacağı henüz kesin değil ama adaylığından bahsettirerek aday olmasa bile adayı belirleme imkanını elinde tutmak istiyor.

Muhalefet cephesinde aday bolluğu var. Ama adayların hiçbirisi kendi inisiyatifi ile ortaya çıkamıyor. Sorumsuz muhalif politikacılar tabanlarını yıllar içerisinde keskin sirke haline getirdiler. Gerekirse muhafazakar bir adayı çıkartıp, HDP ile ittifak yapabilmek için, herkesi çıkan adayın kimliğinden ve ideolojisinden bağımsız olarak oy verebilir duruma getirmek için her şeyi yaptılar. Taban "Erdoğan olmasın da kim olursa olsun" kıvamına çoktan geldi. "Kim olursa olsun" diyen tabana şimdi "o değil de ben olayım" demeye çalışıyorlar fakat diyemiyorlar. Kimse tabanın gözünde "oyları bölen, ittifakı bozan" kişi olmayı istemiyor. Dolayısıyla adaylık başvurularını açıktan değil üstü örtülü mesajlarla yapıyorlar. Ali Babacan, Meral Akşener'e mesaj yolluyor; Akşener, HDP üzerinden CHP'yi vuruyor; Kılıçdaroğlu, yardımcısını konuşturarak İmamoğlu ve Yavaş'ın önünü kesmeye çalışıyor.

Ve daha seçime iki yıl var. Bu kavga iki yılda nereye evrilir. Kanlı bıçaklı olunmasa da aday kavgaları görür müyüz belli olmaz. Unutmadan; Muharrem İnce de bir köşede bekliyor. Hem Erdoğan'ı hem de Kılıçdaroğlu'nu eleştiriyor. Muhalif seçmene her gün daha yüksek sesle "kop gel" çağrısı yapıyor. Ortalık toz duman; bekleyelim görelim.