Tarihi 8 Kasım 2019

Ilıcak ve Altan’ın tahliyesine neden karşı çıkıyorlar?

FETÖ'NÜN medya yapılanması içerisinde yer alan Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak tahliye edildi.
Hepten suçsuz bulunmadılar.
Mahkeme Altan'a 10 yıl, Ilıcak'a ise 9 yıl ceza verdi. Ancak hapiste oldukları süre göz önünde bulundurularak tahliye edildiler.
Yargıtay eğer cezaları onarsa geri kalan cezalarını çekmek için tekrar hapse girecekler.
Meselenin hukuki detayları bir yana ama tahliyelerin kamu vicdanını yaraladığı bir gerçek. 15 Temmuz'dan önce alenen darbe çağrısı yapan, FETÖ'nün ekranlarından inmeyen bu isimlerin birkaç yıl sonra hapisten çıkması ister istemez insanların tepkisini çekiyor.
Döndük dolaştık tekrar aynı soruya geldik. Gazeteciden terörist olur mu? Gazeteciler hapse atılmalı mı? Kemal Kılıçdaroğlu'na kalsa bırakın teröristi gazeteciden hiçbir şekilde suçlu olmaz. Gazeteci ne yaparsa yapsın suçlanmamalı, yargılanmamalı, hapse atılmamalı.
Abartmıyorum, bunlar kendisinin defalarca tekrar ettiği ifadeler.
Altan ve Ilıcak'ın tahliyesi üzerine bir kez daha tekrarladı. Haber sevindirici, inşallah hapisteki diğer gazeteciler de bir an önce özgürlüklerine kavuşurlar dedi.
Şüphesiz tüm CHP'liler böyle düşünmüyorlar. Altan ve Ilıcak'ın tahliyesine öfkelenenler, kararı yanlış bulanlar da var.
Altan ve Ilıcak'ın Ergenekon ve Balyoz kumpaslarında başrolde olduklarını, TSK'nın komuta kademesini hapse atmak için uydurulmuş olan düzmece delilleri gazetede yayınladıklarını, kumpasların sözcülüğünü yaptıklarını hatırlatarak daha fazla ceza almalarını, tahliye edilmelerinin yanlış olduğunu söylüyorlar.
Haksız da değiller. Ergenekon ve Balyoz kumpasları bile bu iki ismin daha fazla ceza alması için yeterli. Üretilmiş sahte delilleri bile isteye yayınlayan, attığı manşetlerle yargı süreçlerini etkilemeye çalışan, FETÖ'nün yargı yapılanmasının emir ve direktifleri doğrultusunda yazı yazıp gazete çıkartan isimlerden bahsediyoruz.
Bunlar az buz cürüm değil.
Ama bir şey dikkatinizi çekti mi? Sayıları ve etkinlikleri hızla tükenen CHP içerisindeki ulusalcı kanat Altan ve Ilıcak'ın tahliyesini Ergenekon ve Balyoz davaları nedeni ile haksız bulurken 15 Temmuz'dan hiç bahsetmiyor. Sanki 15 Temmuz Darbe Girişimi yaşanmamış, 251 şehit verilmemiş, meclis bombalanmamış gibi davranıyorlar. 15 Temmuz'a giden süreçte Ilıcak ve Altan'ın yapıp ettikleri, darbe çağrıları suç değilmiş gibi onlardan hiç bahsetmiyorlar. Altan ve Ilıcak'ın günah galerisinde gördükleri tek şey Balyoz ve Ergenekon.
Geldik can alıcı noktaya.
Haktan gözüküp tahliyelere karşı çıkan CHP'liler bile kendi dertlerine düşmüşler. Balyoz ve Ergenekon'un mağdur ettiği askerler olmasa Altan ve Ilıcak'a hiç günah bulmayacaklar.
15 Temmuz'da yaşananlar, şehitlerimiz umurlarında değil.
O zaman Kılıçdaroğlu tahliyelere karşı çıkan ulusalcı CHP'lilerden daha tutarlı olduğunu söylemek gerekiyor. O en azından meselelere ilkesel yaklaşıyor.
Tüm teröristlerin hapisten çıkartılmasını, tüm Türkiye düşmanlarına dokunulmamasını istiyor. Ulusalcı CHP'liler gibi seçici davranmıyor. Bana dokunan gazeteci hapse atılsın, bana dokunmayan gazeteci darbeyi desteklese bile serbestçe ortalıkta dolaşsın demiyor.