DOĞUDAN batıdan gelen "Türkiye operasyonu bitirsin" çağrıları yapılsa da yaptırım tehditleri gelse de kınama açıklamaları yapılsa da PKK yalan haberleri dolaşıma soksa da sakın moralinizi bozmayın. Tepkileri tabii ki ciddiye alalım. Harekatı muhataplarımıza doğru anlatalım. Gerçekleri bıkmadan usanmadan haykıralım. Ama öte yandan; Yapılan kınama açıklamalarının ve yaptırım kararlarının Türkiye'yi haklı davasından vazgeçiremeyeceğini;
TSK'nın sahada başarılı bir harekat yürüttüğünü ve hamle üstünlüğünün bizde olduğunu; bozduğumuz oyun çok büyük için fazla gürültü çıktığını da unutmayalım. Kervan öyle ya da böyle yürüyecek. Birileri istese de yürüyecek istemese de yürüyecek. Hem de seve seve yürüyecek. Aşırı acıklı haline güldüklerim; ABD Türkiye'ye yaptırım uygulayacak diye sevinen solcular.
Türkiye terörle mücadele ederken savaş karşıtı kesilen cihangir tayfası. Dinimiz savaşa karşıdır diyerek Barış Pınarı Harekatı'na muhalefet eden bilumum Acem oğlanları. İstisnasız her öngörüleri yanlış çıkan, ne Türkiye'nin kapasitesini ne de günümüz güç dengelerini okuyabilen emekli büyükelçiler. Sosyal medyadan duyduğu dedikoduları "bölgedeki kaynağımdan gelen bilgi" diye pazarlayan sözde güvenlik uzmanları. Ve tabii ki ABD'ye güvenip kendini devlet zanneden, ABD kullanıp kenara atınca da ağlaşan PKK'lılar.
Rakamlarla aram düzeliyor:
Ben de rakamlarla arası pek iyi olmayanlardandım. Eğitim hayatım boyunca matematik en başarısız olduğum derslerden birisiydi. Ama şimdi sayılarla aramı düzeltmeye başladım. Her gün PKK'dan temizlenen yerleşim yerlerinin sayısı arttıkça dört işlemi sevmeye başlıyorum; Öldürülen terörist sayısını duydukça gün başına kaç tane düştüğünü hesaplıyorum; Teslim olan terörist sayısını öğrendikçe hesap kitaba başlıyorum;
Kaç tane mültecinin güvenli bölgeye döneceğini hesapladıkça hem onlar için hem de ülkem için seviniyorum.