HER dönemin moda lafları vardır. Tekrarlanır da tekrarlanır.
Sloganlaşmış, ezber laflar. Doğru mu yanlış mı sorgulamadan tekrarlamak esastır. Ve tabii bu tekrarlar üzerinden fikir beyan ediyormuş gibi yapılır. Ezber lafları tekrarlayan kişi sanki çok önemli, çok yeni, çok farklı bir şey söylüyormuş gibi havalara girer.
Seçime giderken sık duyulan moda laflardan bir tanesi de 'yerel seçime gidiyoruz ama yerel seçimleri konuşmuyoruz'. İktidar, muhalefet, Cumhur İttifakı, CHP'nin 4 benzemez ittifakı.... Hemen hemen herkes bu lafı ediyor.
Cumhur İttifakı cephesi bu laf üzerinden CHP'nin başını çektiği 4 benzemez ittifakının projesizliğini eleştiriyor. Hakları da var. Ülkenin iyi yönetilmediğini, ekonominin krizde olduğunu, battığımızı, bittiğimizi iddia eden CHP ve yandaşları, var olduğunu iddia ettikleri sorunları çözmek için ortaya proje koyabilmiş değil.
Dahası yerel yönetimlerle ilgili proje de yok ortada. CHP'nin Ankara adayı Mansur Yavaş Ankara hakkında proje açıklamak yerine emeklilikte yaşa takılanların sorununu çözeceğini söylüyor.
Belediye başkanlığı ile emeklilik ne alaka diye sormayın. Ya tutarsa diye konuşuyor.
Zaten konuştukça oy kaybettiği için konuşmayı, ekrana çıkmayı da bıraktı.
İstanbul'da da durum farklı değil. Ekrem İmamoğlu'nun en büyük projesi de 'megabüs'. Yani İstanbul'da yıllardır uygulamada olan ve eksiklerine rağmen toplu taşımayı oldukça kolaylaştıran metrobüsün adının değişmiş hali.
Cumhur İttifakı çevreleri, CHP ve yandaşlarının projesizliğine dikkat çekmek için yerel seçimlere gidiyoruz ama yerel projeleri konuşmuyoruz diyor. Garip olan şu; henüz somut bir proje açıklamamış CHP de aynı şeyleri tekrarlıyor. CHP böyle yaparak Cumhur İttifakı'nın dikkat çektiği beka sorununu inkar etmeye çalışıyor. Beka sorununu bir kenara bırakın, yerel seçime gidiyoruz, yerel sorunlardan bahsedin diyor.
Şimdi bir adım geriye çekilip, arkamıza yaslanıp şu soruyu soralım;
Yerel seçime giderken genel sorunlar konuşulamaz diye bir kaide mi var? Varsa bu kural nerede yazıyor? Kim koydu?
Nihayetinde seçim kampanyası ve söylemi siyasi partiler tarafından belirlenir. Partiler söylemleri ile seçmenin karşısına çıkarlar. Seçmen bu söylemlere itibar ederse oy verir, etmezse oy vermez. Cumhur İttifakı, örneğin hem yerel projelerini açıklıyor hem de beka sorununa dikkat çekiyor. Bu ikili söylem toplum nezdinde karşılık bulursa seçimi kazanır. Karşılık bulmazsa seçimi kaybeder. CHP'nin başını çektiği ittifak ise ne yerel proje açıklıyor ne de genel bir söylemi var. Öyle olduğu için de hiçbir zaman seçim kazanamıyor.
Ezberler seçim kazandırmaz, vaatler de seçim kazandırmaz. Seçmen günün sonunda vaat sahibinin vaatlerini gerçekleştirme ihtimaline bakar. Gerisi boş laftır, ezberdir, modadır...
Gelir geçer!